Kanserden korunmak için

İlhan İrem'in tekrar moda olan bir şarkısı var. Hani "Sensizliğin acısını bilemezsin. Sen hiç sensiz kalmadın ki" der. Ben de Kanser Haftası'nın açılışında "Sen kanser hastasının yaşadıklarını bilemezsin. Sen hiç kanser olmadın ki" diye başlamak isterdim. Çünkü her dakika kanserle uğraşan bilim adamları, onun sadece hastalık yüzünü görüyor. Ama bilin ki en büyük yıkım, en büyük sıkıntı, kişinin ilk duyduğu an... O an dünyalar başına yıkılıyor. Kontrolden çıkmış gözyaşları ile mücadele ederken, şaşkın, çaresiz; doktorun yüzünde; kelimelerin arasına sıkışmış bir umut ışığı arıyor. Bir de "altı veya üç aylık ömrünüz var" dendiğini düşünün. Bence çöküş o an başlıyor ve vücut salgılarıyla kendini ölüme programlıyor. Tabii ki hekimlerden her seferinde empati kurup kahrolmasını bekleyemeyiz. Ama "Bunu söylemenin bir üslubu olmalı; milyonda bir umut taşımalı" diye dert yanıyorum Prof. Dr. Murat Tuncer'e (Kanserle Savaş Dairesi Başkanı). O da "Bu sahneyi hiç yaşamasalar daha iyi değil mi?" diyor. "E tabii ki" diyorum. "O zaman sigara içmesinler" diyor. Çünkü dünyadaki ölümlerin birinci sebebi kalp ve damar hastalıkları, ikincisi kanser...

HARİKA İLAÇ
"Haydi Sabah okurlarına kansere karşı harika, bedava bir ilaç tavsiye edelim. Sigara içmesinler!" diye vurguluyor. Çevre ve yaşam koşullarında toksik etkilerin artmasıyla kanser çığ gibi büyüyerek her ailenin hayatına girmek üzere. Korkmak yerine tehlike sinyallerini ciddiye alıp; olmamak için çalışmalıyız. Hava, su gibi ihtiyaçlarımız kanser tetikleyen unsurlarla doldu. Daha çok temiz hava ve temiz suların olduğu bölgelerde yaşayabilsek. Antibiyotikli hayvansal gıdalar, hormonlu sebzeler yerine, beyaz et olarak doğal ortamda yetişmiş tavuk, balık, organik sebze meyve yiyebilsek. Katı yağlar yerine az zeytinyağlı kullanılsa, aşırı tuz, şeker, unlu kimyasal katkılı maddelerden uzak durabilsek. Erken teşhisin hayat kurtardığını unutmamak, kontrolleri zamanında yaptırmak lazım. Kronik endişe hali, stres, hele öfke, kızgınlıkları halledemeyenler yardım almalı. Zayıflayan sistem dışarıdan mikrop, virüs, olmasa da hastalanıyor. Kendi içimizden anarşist hücreler çıkıyor. Bunlar kısa sürede örgütlenip terör uygulayarak vücudumuzu parçalamaya çalışıyorlar. Yalnız değiliz. Doktorlar, cerrahlar, ilaçlar var.

ASLA KORKMAYIN
Aslında tedavisi olan bir hastalık. Beni örnek görebilirsiniz. Arkadaşlarım ölecek diye beni son defa görmek için Amerika'ya gelmek istiyordu. Sapasağlam karşınızdayım. Ben sizi korumak için ciddiye almanızı, iyi alışkanlıklar edinmenizi istiyorum. Not: Burslarıyla eğitimi destekleyen Kavram Dershaneleri'nin ödül töreninde Atatürk'ün ülkeyi emanet ettiği gençleri gördüm heyecanlandım. Dönüşte bana ilaç olur diye Kars balı hediye eden şoförlerinin inceliğinden etkilendim. Şarkıları dinlerken yeni imajıyla Nilüfer'i düşünüp, "Aşkın her türlü kıpırtısını hatırlamak isteyenlere 15 nisan konserini kaçırmayın" diyeyim derken onu gördüm. Bebek Yokuşu'ndan inerken okul bahçesinde çocuk kahkalarıyla büyüyen muhteşem çiçekleriyle manolya ağacını... Bu sene ilk defa tomurcuklandığını fark etmedim. Hayat her şeye rağmen güzel. Geç kalmamalı.