Orta oyunu!
Trabzonspor Süper Lig'de üçüncülüğe oynuyor! "Üçüncülüğü hedef seçen bir takımın kazanma azmi, coşkusu, temposu olması gerekmez mi" diye düşünüyorum. Öncelikle belirtmeliyim ki, dünkü maçı gördükten sonra sözlerin eyleme geçmediği zaman hiçbir şey ifade etmediğini söyleyebilmemiz mümkün. Şurası bir gerçek ki,Trabzonspor'un oynadığı oyunun adı futbol değil. Bana göre tam bir orta oyunu. Koskoca ilk yarıda Gençlerbirliği kalesine Fatih ile atılan şutun dakikası 44. Bu dakikaya kadar oyunda istediğini yapan topun olduğu her yerde çoğalabilen ve hücumda da Trabzonspor takımının savunmasının zaaflarından yararlanan takım Gençlerbirliği'ydi. İlk yarının ilk 10 dakikalık bölümünde Gençlerbirliği'nin yakaladığı iki net gol pozisyonunda Fatih Akyel'in çabukluğu olmasa, Trabzonspor'un iki farklı yenilgiye düşmesi kaçınılmazdı. Trabzonspor, nedense savunmadan ileriye atılan uzun toplarla gol pozisyonu yakalamaya çalışıyor. İki kenardan da atak girişimi hiç yok. Savunma oyuncuları topu ayaklarına aldıklarında 5 oyuncunun ileriye doğru hareketlenmesi çağdaş futbolda yok. Orta alan oyuncularınız savunmadan top alıp daha fazla pas yaparak kenarlardan rakip savunmanın arkasına sarkmadığınız sürece dünkü maçta olduğu gibi gol pozisyonlarını şansa bırakırsınız.
HAKEM BAŞARISIZDI İkinci yarı ilk yarıdan farklı olarak orta alanda varlığı yokluğu belli olmayan Szymkowiak'ın yerine Djokaj girdi. Fatih Tekke orta alana yakın oynarken Djokaj da sol kenara geçti. Böylesi bir oyun düzeninde ilk yarıya göre Trabzonspor'un yakaladığı üç net gol pozisyonu var. Yalnız Yattara gibi bir silah eğer sakat değilse 70. dakikaya kadar nasıl kenarda bekler? Ayrıca 70'inci dakikada sahaya giren Yattara'ya atılan ilk topun dakikası 82! Gençlerbirliği'ne gelince... Mesut Bakkal'ı kutlamak gerekiyor. Mücadele gücü yüksek koşan ve saha içi yardımlaşmaları üst düzeyde bir takım yaratmış. Özellikle orta alanda Mehmet Nas dünkü maçın en iyi oyuncusuydu. Hakem Yunus Yıldırım, çok başarısız bir yönetim gösterdi. Öncelikle avantaj kurallarını uygulaması gereken pozisyonlarda düdük çalması oyundaki tempoyu düşüren en önemli etkendi. Gençlerbirliği ceza alanı içerisinde Ömer Rıza'ya İsmail Güldüren'in yaptığı hareket bana göre tartışmaya açık.
|