kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   News in English
   Son Dakika
  » Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Turizm Rehberi
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Ali Kirca @ SABAH
 

Yalnızlığın kıskacında!

Onun için ölüm cezası istiyor savcılar... Yargıçların bağımsızlığı, savcıların "hazımsız" lığı tartışılabilir. Çok isterdi "o" da; "Hazreti Ömer" in adaletine sığınmayı...
Verecekse, adaletin "yerli" kılıcı önünde hesap vermeyi...
Ama neylersin; "Bush hazretleri" nin kurduğu divanda yargılanmak oldu kaderi.
Lakin...
Ne fark eder?
Çoktan mahkumiyetlerin ve cezaların en ağırını çekmekte olan bir adam portresi vardı önceki gün Bağdat divanında: Yalnızlığın kıskacında...


Saddam Hüseyin esip gürlüyordu.
Gözlüklerini takıp çıkararak elindeki savunmasından "yüksek sesli" itirazlar dillendiriyordu.
Saltanatının en kanlı ve şanlı günlerindeymiş gibi, tehditler savuruyordu güya...
Ama... Sesini her yükselttiğinde daha çok "tebessüm" derliyordu, kendisini muhtemel cellatlarının huzuruna yollayacak savcı ve yargıçlarından...
Çünkü...
Orada...
Ortadoğu'nun göbeğinde kurulmuş "1600 Pennsylvania Avenue" damgalı mahkeme divanında zerrece ciddiye alınacak bir şey yoktu.
Sanık sandalyesinden fırlayıp, elindeki kağıtları karşısındakilere sallayan "adam" ın hükmü çoktan verilmişti çoktan...
Yargıçlar tarafından değil, hayır. Yargıçların "atama kararnamesi" ne mührünü basan yeni dünya patronundan da değil.
İşgal ordusunun komutanları, tankları toplarından hiç değil.
Yalnızlığından. Kendisini en son terk edecek oğulları işin başında yitip gitmişlerdi hayatından bir gece baskınında. Ailesi neredeydi kim bilir? Devlet başkan yardımcıları, başbakanları, bakanları, komutanları, Baas'çı partizanları...
Hepsi... Hepsi... Çoktan çekilip gitmişlerdi hayatından, çoktan.
O gün de; rastlantı işte. Ardındaki sanık sandalyeleri de boştu. Getirilmemişti yanında kalan bir elin parmakları kadar dava arkadaşları.
Yalnızlığın resmi "iyi çıksın" diye sanki...
O gün, "hayatın en ağır hükmü" cümle aleme ilan edilmişti Bağdat divanında:
Bakın demişlerdi, bakın da görün:
Yalnızlık en büyük celladıdır insanın!


İçine hapsolduğu yalnızlıkla; "hayatın en ağır hükmü" ne mahkum edilmiş adam, bundan böyle tarihin en "namlı" savunmasını yapsa ne yazar!
Kim okur, kim bakar?
İşlenmiş bütün suçların bedelini, günü gelince böyle ödetir hayat:
Bir bakarsın ki ardına... Yalnızca...
Issız bir hatırat!


Bağdat dersleri herkese "ilham" olmalı kendi ömür "seyr-ü seferi"nin fırtınalı sularında.
Gül-gülistan bahçelerde, şenşakrak "iktidar" zamanlarında; hoyrat tekmelerle çiğneyip geçtiğiniz çiçekleri daha çok beklersiniz "dar"
zamanlarda! Sormak için çok geçtir, vakit geçtiği zaman: Kim kuruttu bu bahçeyi, haberin yok mu zalim kral?


Vaktiyle dostluklarının zalim kralları olmakta "beis görmeyen" ler, kimi kime şikayet edecektir iş işten geçtikten sonra? Elinizde sayfalar dolusu yazdığınız savunmalara kıymet biçen yargıçlar bulunur belki! Ama arkanızı döndüğünüzde kimse olacak mı bakalım?
Siz asıl ona bakın!
Nerede o okul arkadaşları kalemini kırdığınız sınav hasetliklerinde; nerede üçbuçuk terfi nispetlerinde omuz vurduğunuz yorgun mesai yoldaşları? Bir de hoyrat kelimelerin yaralayıp karanlık kuyulara ittiği kırık aşklar var ki; sor bakalım kendine? Nerdeler şimdi, nerde?
Siz asıl ona bakın!


Önceki günkü "Bağdat divanı" ndan "bedava" bir nasihat çıktı işte:
"O" nun için çok geç! Ama siz farkına varın şimdiden ki:
Hayatın en ağır hükmüdür yalnızlık.
Ve... Yalnızlık en büyük celladıdır insanın!

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 53 yıl önceydi...   / 05-04-2006
 Kuşlara dair - 4   / 03-04-2006
 Fakir fukara...   / 31-03-2006
 Trençkot mafyası   / 27-03-2006
 Erişti nevbahar...   / 22-03-2006
 Şahin kardeş...   / 20-03-2006
 Arka kapak   / 17-03-2006
 Harbiyeli olmak!..   / 15-03-2006
 Diktatörler de ölür!..   / 13-03-2006
 Kadınlardı "kast"ımız!   / 10-03-2006
ALİ KIRCA
Yalnızlığın kıskacında!
Onun için ölüm cezası istiyor...
YILMAZ ÖZDİL
Demokrasinin Beş'iği...
"Demokratik" gösteri hakkını...
ERGUN BABAHAN
Hukuk devletine düşen asli görev
Önceki gece Siyaset...
MEHMET BARLAS
Kafamızdaki izdihamdan ötürü göz gözü...
FATİH ALTAYLI
Celalettin Cerrah konuşmamalı
İstanbul Emniyet Müdürü...
ERDAL ŞAFAK
Bitmeyen kavga
Başbakan Erdoğan iki...
'Şartlar değişmezse KKTC, Tayvan olur'
Kıbrıs Rum kesiminin önde gelen gazetelerinden Politis'in Genel Yayın...
İmajı düzeltmek patronlara kaldı
İngiltere Maliye Bakanı, dünyanın önde gelen patronlarını ülkesine...
Fener yüzde 80 şampiyon
Fener yüzde 80 şampiyon
Fenerbahçe, tarihinde kupada 10 kez final oynadı. Final oynadığı 10...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu