Evrim teorisi bilmecesi
Nature dergisinin son sayısındaki makaleye göre, Kanada'nın kuzey kutbu bölgesinde bulunan fosillerin, evrim sürecinde 375 milyon yıl önce karaya çıkan dörtayaklı omurgalıyla balık arasındaki ''eksik halka'' olduğu düşünülüyor.
Makaleyi kaleme alan bilimadamlarına göre, bir çeşit balık ve iki metreden uzun vücudu taşıyabilecek eklemli yüzgeçlere sahip bir çeşit timsaha benzeyen ''Tiktaalik rosea'' fosili, evrim sürecinde dörtayaklıları ortaya çıkaran değişime işaret ediyor.
''Tiktaalik'' adının, fosillerin bulunduğu bölgedeki toplulukların bilgeler konseyince verildiği, kelimenin ''sığ suların büyük balığı'' anlamına geldiği belirtildi. ABD'nin Filadelfiya kentindeki Doğa Bilimleri Akademisi'nden Edward Daeschler, ''bu fosiller bulunana kadar dörtayaklıların temel karakteristiklerinin kökenin karanlıkta kaldığını'' vurguladı.
Bilimadamlarına göre, bugün sürüngenler ve hem karada hem de suda yaşayabilen (amfibik) canlılardan oluşan omurgalı dörtayaklılar, kuşlar ve memeliler, evrim sürecinde yüzgeçlerden gelişen bacakları sayesinde karadaki hayata ayak uydurabildi. Bu süreçte ''Tiktaalik'', ''Panderihthis'' adı verilen, en az 380 milyon yıl önce yaşamış balıktan sonra ve 365 milyon yıl önce yaşamış ''Akanthostega'' ve ''İhthiostega'' adlı ilk dörtayaklılardan önce geliyor.
Araştırmacılar, ''Tiktaalik'' parçalarını bir araya getirerek iskelet oluşturmayı başardı. Buna göre, yassı vücuda sahip hayvanın gözleri sırtıyla aynı hizada. Hayvan boynunu oynatabiliyor ve kaburgaları omurgaya bağlı. Hayvanın kürek kemikleri ve vücut ağırlığını çekerken karmaşık hareketleri de yapabilen ön yüzgeçleri bulunuyor.
''Tiktaalik'', o vakitler bitişik olan Avrupa ve Amerika kıtalarının kuzeyinde subtropikal ve tropikal iklime sahip ortamda, fazla derin olmayan ve yavaş akan sularda yaşıyordu. 20 cm uzunluğunda kafası olan hayvan, uzmanlara göre, ağızla solungaç arası bir sistemle nefes alıyordu.
|