|
|
|
|
|
|
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'a açık mektup
SAYIN Bakanım; Sizin ve Denizcilik Müsteşarlığı'ndaki değerli çalışma arkadaşlarınızın Amatör Türk Denizciliği'ne katkılarınızı her zaman ve her fırsatta dile getiriyorum. Bunda amacım; yapılan olumlu çalışmaların kamuoyuna doğru olarak duyurulmasıdır. Gerçekleştirdiklerinizin yanı sıra giderilmesini iyi niyetle arzuladığınız daha pek çok eksiğimiz var. Örneğin hacı yolu bekler gibi yeni "Yönerge"yi bekliyoruz. Bu yönerge ile boyları 24 metreye kadar olan özel tekneler alacakları "Özel Tekne Belgesi" ile artık Gemi Ölçme Belgesi, Yat Kayıt Belgesi bulundurmaktan kurtulacaklar, böylece teknelerin sörveye tabi tutulması gibi "pratikte uygulanmasına gerçekten fayda ve imkan olmayan" bir uygulamadan kurtulacaklardır. Sayın Bakanım, sizin amatör teknelerden alınan "Motorlu Taşıtlar Vergisi" (MTV) ile ilgili olarak da çok doğru teşhisleriniz olduğunu biliyorum. Bunu önce Prof. Şükrü Kızılot hocamıza sonra da Marmaris Denizcilik Festivali'nde şifahen bana söylediniz. Geçtiğimiz günlerde katıldığınız televizyon programlarında da buna benzer açıklamalarınız oldu. Ancak geçtiğimiz ay İstanbul Boat Show'da düzenlenen seminerde öğrendiklerim ve daha sonra duyduklarım bende MTV konusunda izlenen yolun hatalı bir sürece girdiği kuşkusu uyandırdı. Sizin de teşhis ettiğiniz gibi girmeye çalıştığımız Avrupa Birliği'nde özel teknelerden MTV alınmamaktadır. Bizim de bu vergi ile ilgili uygulamalarımızın bu doğrultuda olmasından başka yol yoktur. İyi niyetli ancak işin özünü kavrayamamış bazı girişimlerin, bazı girişimcilerin MTV'de indirime razı olmalarının "Ölümü görüp sıtmaya razı olma"dan farkı yoktur. Yapılması düşünülen düzenlemede kıçtan takma motorların ödeyeceği MTV'yi indirmek sadece belli bir kesimin acısını hafifletir. Ama asıl arzuladığımız amatör denizcilik potansiyelinin artmasına bir faydası olmaz. Burada beni çok rahatsız eden bir başka görüş de denizcileri maddi güçlerine göre ayırmasıdır. Biz kırk yıldır denizlerdeyiz. Bizler için küçük tekne, büyük tekne sahibi ayrımı yoktur. Burada tek bakış açısı sektörün ve denizciliğin önünün nasıl açılacağına bakmak olmalıdır. Açık söyleyeyim güçlü kıçtan takma motoru olan tekneden az vergi alarak denizciliği destekleyemezsiniz. Tekne inşa sanayiinin gelişimine katkıda bulunamazsınız. Belki denize çıkan birkaç dostumuz biraz rahatlarlar ama bu şekilde yabancı bayrak sorununu da çözemezsiniz. Aksine insanları yabancı bayrağa doğru itersiniz. MTV'nin yelkenli teknenin boyu üzerinden de hesaplanmasına gelince böyle bir yanlışlık olur mu? MTV malın değeri üzerinden alınan bir vergi değildir. O tür vergiler ÖTV ve KDV'dir. Sayın bakanım, AB üyelik süreci içinde bu uygulamalara son verileceğini sizler de bizler de biliyoruz. Almanya, İngiltere, Fransa'da hatta okyanus ötesindeki ABD'de özel tekneler KDV dışında başka hiçbir şekilde vergilendirilmezler. Burnumuzun dibindeki Yunanistan'da motoru olsa da yelkenli tekneler "yelkenli" kabul edilirler ve bunları kullanmak için ehliyet de aranmaz, vergi de ödenmez. Bir kez daha özellikle Maliye Bakanlığı yetkililerine de tekrarlamak istiyorum. Amatör denizciliğimizin gelişmesi için Ya ÖTV ya da KDV muafiyeti gelmelidir. MTV tamamen kalkmalıdır. İkinci el tekne ithaline izin verilmelidir. Barınak sayısı arttırılmalıdır Ülkemizin toplam vergi gelirleri içinde MTV'den sağlanan gelir yüzde 2. Bunun içinde teknelerin tutarı ise onun da yüzde birler mertebesine ulaşmaz. Sonuç: MTV boyu 24 metreyi aşmayan özel teknelerden alınmamalıdır. Sayın Yıldırım, sizin "Tamam da bunların bir bölümü benim yetkim dışında" dediğiniz duyar gibiyim. Haklısınız. Ama ne yapalım şu anda bizi anlayan bir tek siz varsınız. Derdimizi başka kime anlatacağız? Saygılarımla
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|