Uygulanamayan cezalar

Futboldaki cezaların standartsızlığı, cezanın uygulandığı takıma göre önemi ve yer bulması, cezaların uygulanabilirliği... Maddeler halinde üstte sıraladığımız, tespitlerin tamamı bugün Türkiye de tartışılır durumdadır. Sporun standardını yakalamada mükafat yanında cezanın da önem arz ettiği, apaçık ortadadır.

FIFA'NIN CEZASI EMSAL
Teşvik için başarı ödüllendirilirken, kötü davranış ve hareket de mutlaka karşılığını bulmalıdır. Biz ne denli beğenmeyip karşı koysakta FIFA'nın Türkiye'ye verdiği ceza bu konuda önemli bir emsaldir.
Dönelim Türkiye'ye..
Derbiler öncesi yöneticilerin tahrik yüklü konuşmaları, doğuda terör düşüncesi ile bölge takımlarının liğde kalmasına müsamaha.. Daha bir yığın buna benzer tutarsızlık, maalesef futbolumuzu çözümsüzlüğe sürüklemektedir.
Göreceksiniz söz konusu tutarsızlıklar, ligin zirve ve tabanındaki eşitlik ve yakın puanlar nedeni ile önümüzdeki günlerde hat safhaya çıkacaktır.
" Cehaletin bir bütün olduğu" ifadesi ile de açıklayabiliriz. Türkiye'deki uygulamanın; " Hak haklının değil, hak kuvvetlinin" prensibine dayalı olmasıyla da açıklayabiliriz!
İnsafsızca mı yükleniyoruz?
Bence değil!.. Yıllardır çıkması veya liğ de kalması için umumi kanaat sahibi olduğumuz "Diyarbakırspor'a" bir bakınız.
Seyircisinin eylemi dolayısı ile verilen ceza "Uygulanamıyor ya da kusurlu" uygulanıyor! Ceza almış idareci yine maçta boy gösteriyor. Maç hakemi Özgür Türkalp soyunma odasın da tartaklanıp tehdit ediliyor!
Yöneticiler gergin bir sürece girilen liğ maratonunda, ortamı usulsüzlükle itham ediyor!.. Ceza makamı da bütün bu ciddi işleri bir kenara bırakıp, "seyircisinin sevincine iştirak eden ve karşılığı bir uyarıyı bile gerektirmeyen Tuncay Şanlı'yı" disiplin kuruluna veriyor.!
Biraz komik değil mi?

ZAN ALTINDA...
Ne zaman sona erecek bu idareyi maslahat çılığımız. Ya da ne zaman Türk futbolunda ciddi bir kurumun varlığı hissedilecek! Ben söyliyeyim;
Uygulanmayacak cezalar verilmediği zaman...
Terör gerekçesi ile bazı takımlara yol verilip,diyetini başka takımlar ödemediği zaman... Aksi takdirde inanılırlığınızı yitirirsiniz.
Ve de "sözünüz sadece mazlum takımlara geçercesine" "ZAN" altında kalırsınız.
Aynen şimdi olduğu gibi!..