kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   News in English
   Son Dakika
  » Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Turizm Rehberi
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Oncel Ozicer @ SABAH
 

Kemancııı başımın tacı!

Sen hayattan ne istersen hayat da sana onu sunar. Kimsenin lafı değil bu. Zaten öyle altına imza atılacak matah bir söz de değil. En basit gerçek.. Eskilerin "Allah yağ yakana yağ, çıra yakana çıra verir" dedikleri yani.. Koskoca kadın olana kadar 14 Şubat'lara tavır aldım durdum. Tabi Sevgililer Günü kavramından haber olduğumuz yıllardan itibaren. Neyse işte, "Aman ne saçma, ne saçma" diye diye, gerçekten de her 14 Şubat'ım saçma sapan geçti haliyle.. Sevgilim varsa, üstün körü geçiştirdi, yoksa, "adaylar" bile yeteri kadar ilgilenmedi vs. (Yeteri kadardan ve "üstün körü" nden ne kastettiğim de önemli tabii. Öyle iki çiçek, bir böcek kesmez beni.. Büyük şehir kadınıyım bennnn; Tatminsizzz, huysuzzz!) Ama efendim geçen hafta da yazımda üzerinde ısrarla durduğum gibi, artık yaşın kemale ermesiyle mi ilgili bilemeyeceğim, 14 Şubat için "Bırakınız kutlasınlar, bırakınız coşsunlar moduna" geçmiştim. Ne kırmızı kalpleri, ne demet demet gülleri aptalca bulmuyor, en azından bu kombinasyona gıcık olmuyordum. İşte ben böyle düşününce, yani spritüelcilerin diliyle anlatırsak, "evrene bu düşüncemi gönderince", evren de bana cevap olarak, bol çiçekli, acayip sürprizli bir 14 Şubat gönderdi. E fena mı oldu? Hiç de bile.. Süperdi! Romantizm denilince akla gelebilecek en ağdalı öğeler kullanılarak, bu kadar mı eğlenceli bir ortam oluşturulur? Yani romantik öğeler tam kadro mevcuttu ama durum sevgili tarafından o kadar abartılmıştı ki ortam son derece eğlenceli bir hale gelmişti. Ayrıntıları anlatmayayım şimdi. Benim ağzımda bakla ıslanmaz gerçi.. Bayılırdım sizinle o akşamı paylaşmaya ama, bazılarınız kızıyorsunuz sonra; "Özel hayatını bize anlatma!" fırçasıyla.. (Ama şunu yazmazsam çatlarım: Rüyamda, ben içerde otururken, mutfağımda keman çalan bir adamın durduğunu görseydim, hayra yormaz, en kısa zamanda kurşun döktürürdüm!) Neyse yahu.. Demem o ki, "Kendinize dürüst olun".. Evrene yalan söylemeyin! O'na hep dürüst olun, gerçek isteklerinizi samimiyetle dillendirin ki, O da bunları gerçekleştirmek için tüm gücünü emrinize sunsun. Kısacası bu hayatta en sıkı "işbirlikçiniz" iyi dilekleriniz olsun. Gerisinden korkmayın.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Boğanın doğasında var!   / 12-03-2006
 Leylek, leylek havada...   / 05-03-2006
 Nüktedan kişi günü yaklaşırken   / 26-02-2006
 Kemancııı başımın tacı!   / 19-02-2006
 İtiraf: Çuvalladım!   / 12-02-2006
 Şansımı fazlamı zorluyorum?   / 05-02-2006
 Şu "tenezzül" meselesi   / 29-01-2006
 Erkek milleti şakaya dayanıklı   / 22-01-2006
 Şoför Nebahat'ı unutmayın!   / 15-01-2006
 Pabuçlarıyla vedalaşan Melek kadın   / 08-01-2006
    Pazar Sabah Yazarlar
    Güncel
    Hobi
    Röportaj
  » Gurme
    İyi Yaşa
İslami holdinglerin darbesi ağır oldu
İslami holdinglerin darbesi ağır oldu
İslami holding adı altında topladıkları birikimleri batırıp birçok...
Matematik aşkta da işe yarar
Matematik aşkta da işe yarar
Üniversiteye hazırlık için gittiği dershanede harçlığını çıkarmak...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.