|
 |
 |
 |
 |
|
Seks hayatımız film oluyor
Eşi Ezel Akay'ın yönettiği 'Hacivat Karagöz Neden Öldürüldü' filminde rol alan Şebnem Dönmez: "Ezel, Türkler'in seks hayatı üzerine bir film hazırlığında."
Türkler'in seks ve şefkat hayatını filme çekiyoruz
Güzel başlık değil mi? Ancak sakın heyecanlanmayın. Ezel Akay ve zevcesi bir porno film değil, biz Türkler'in cinsel hayatı ve şefkat açlığı üzerine kendi deyimleriyle bir 'cemaat' filmi hazırlığında... Şebnem Dönmez ile her telden soy soyladık boy boyladık, biraz da Ezel Akay'ın dedikodusunu yaptık.
Oldum olası Zeyna'yı (Xena The Warrior Princess) sevmişimdir. Uzun süre TRT'de yayınlandı. Savaşçı prenses her bölümde macera peşinde bir o yana bir bu yana savrulup dururdu. Tabii bir de güzeller güzeli idi. En kötü savaş alanına bile manikürünü yaptırmadan, fön çektirmeden, kirpiklerine rimel sürmeden adımını atmazdı. Düşmanlarını önce ileri derecedeki göğüs dekoltesi ile şaşkınlaştırıp sonra Allah ne verdiyse döve döve saf dışı bırakırdı. 'Hacivat Karagöz Neden Öldürüldü' filmini izlediğimde ciddi bir şok yaşadım. Çünkü artık bizim de nurtopu gibi bir Zeyna'mız var. Şebnem Dönmez ile can bulan bu kahraman, tarihi Türk büyüklerimizden Ayşe Hatun idi. Filmde Ayşe Hatun, erkeklerle birlikte harp edip atının tepesinde kılıç çekip suçluları kovalıyordu. Bilirsiniz Osmanlı kültüründe saray kadınları hep ikinci plandaydı. Harem'de takılıp kendi imkanları ile yarattıkları çeşitli entrika ve dedikodu dışında pek bir varlık yaratamazlardı. Hayatlarındaki erkekler de bu entrikalara dayanabildiği kadar dayanıp en sonunda da "Ayy yeter artık, boğun gitsin" der, onların hikayeleri boğazın serin sularında sonlanırdı. Kendi adıma 'Harem'de yaşamadığım için çok memnunum. Gerek beyaz tenli gerekse balık eti (fok gibi daha çok) oluşum ve sohbetimle padişah efendimizi büyüleyecek karizma ve zekaya sahip olmam (Teşekkürler... Beni sizler var ettiniz) dolayısıyla gözdelerden biri olurdum. Ama sanırım şöyle ağız tadı ile bir kavga edemezdim padişah kocamla. Düşünsenize, sıradan sevgilinizle kavga ettiğinizde istediğinizi söyleyip istediğinizi kafasına fırlatabilirsiniz. Çünkü onun "Nöbetçiler yakalayın şu mel'un"u şeklinde bir cümle kurması olanaksızdır. Ama padişah koca ile tartışmak için hakikaten mangal gibi bir yürek gerekir. (Yine de insan mücevherlerle biraz avunabilir!) İşte 'Hacivat Karagöz Neden Öldürüldü'deki Ayşe Hatun karakteri, Levent Kazak ve Ezel Akay tarafından mangal yürekli ve hayli devletlü bir kadın olarak çizilmiş. Bu haftaki kurbanım Şebnem Dönmez gerçekten bu rolde çok iyi bir iş çıkarmış. Filmin galasında kendisini göremeyince biraz şaşırmıştım. 'Acaba filmi beğenmedi ve kocasının tüm yalvarmalarına karşın galaya gelmedi mi?' diye düşündüm. Biliyorsunuz Ezel Akay da günümüz erkeği olduğu için 'Nöbetçiler, tiz Şebnem Hatun'u galaya götüresiz' cümlesini kuramaz. Onun yerine her modern, anlayışlı entelektüel Türk erkeği gibi 'Canımdan çok sevdiğim, gönlümün sultanı, beni yaşama bağlayan kadın...' şeklinde bir monolog sergilemiş ve bunu başaramamıştır diye düşünmüştüm ama öyle değilmiş. Şebnem Hindistan'da arınmak ve temizlenmek ile meşgulmüş. Mış-muş diye devam etmeyeceğim. İşte Şebnem Dönmez ve kendi cümleleriyle hayatı...
KIVILCIMIMI ATEŞLEDİ
* Ezel kendi yükünü taşıyabilen  bir insandır. Bu film dolayısıyla bir sürü yükü oldu. Filmin çekimleri, çekim öncesi hazırlığı çok yoğundu. Filmin çekim hazırlıkları üç ay önce başladı ama bizim evde bu hazırlıklar zaten bir yıl önce başlamıştı. Ezel böyle durumlarda çok suskun ve dertli bir surat oluyor. Normalde çok neşelidir. Ama böyle zamanlarda "Gerginim ve bunu sana bulaştırmak istemiyorum" yüzü ile dolaşıyor.
* Ezel, hayatın eğlenceli kısımları konusunda benden destek alıyor. İlişkimizin birçok boyutu var. Bazen öyle bir entelektüel diyaloglara girip kayboluyoruz ki... Sinemacı bir eşim olduğu için çok mutluyum. Çünkü ilgi alanlarımız çok örtüşüyor. Ezel'e benimle ilgili fikrini sorduğumda "Ona hayatın eğlenceli ve güzel taraflarını hatırlattığımı ve eğlenceye çektiğimi" söylüyor. Benim için de Ezel tam bir görev adamı olduğu için, geriye bakınca anlardan çok iz bırakmayı başarabilen bir insanı hatırlatıyor. Yani onun aksine Ezel bana işi hatırlatıyor.
* Ezel ile birlikte olmak oyunculuk adına önümü açtı. Oyunculuk benim için bir kıvılcımdı, Ezel onu ateşe dönüştürdü. Ama Ezel şimdi buraya gelsin, senin yaptığın işle ilgili de sana fikir verir Rahşancım. O reklamcılık da yaptığı için fikir vermek ve insanları yönlendirmek konusunda çok ustadır. Ezel benim kıvılcımımı ateşledi ama enerji de benden geliyor.
* Net 2.0 filmi için gerçekten çok çalıştık. Bir Hollywood projesinde hem de İstanbul'un en güzel tarihi mekanlarında çalışma şansına eriştiğim için çok şanslı sayıyorum kendimi. Ne yazık ki film gösterime girmeyecek. Sadece DVD olarak piyasaya çıkacak.
* Canlandırdığın rolle gerçek hayatı birbirine karıştırmak bence akıl hastalığı. Ben rol yaparken bir yandan akşam Ezel'e ne pişireceğimi düşünebilirim. Ama asla iki gerçeği birbirine karıştırmam. Benim adıma karıştırılmasını da istemem. Türkiye'de rolleri ile kendilerini özdeşleştiren insanlar var. Bir rol ile televizyonda ünlü oluyor ve o insanmış gibi davranıyorlar. Seyircinin özdeşleştirmesi ise oyuncunun ne kadar başarılı olduğunun göstergesidir.
* Ezel'in durmadan film çekmesini istiyorum. Şimdilerde Türkler'in seks hayatı üzerine bir film hazırlığında. Ezel ile konuşup bunu netleştirirsin ama onun kıyıda köşede var olan bir sürü projesi var. Şimdi bunun üzerinde planlara başladı. Sanırım bu yaz çekmeyi planlıyor. (Teknolojinin imkanlarını kullanıp Sn. Ezel Akay'a bağlanıyoruz:) - Sayın Akay, nedir bu yeni proje? E.A.- Bu porno bir film değil. Şefkat üzerine bir proje. Bizim milletimizin derin bir şefkat ihtiyacı vardır. Bu konu üzerine çekilmiş bir cemaat filmi olacak. Tabii romantik komedi tarzında.
RAHŞAN GÜLŞAN
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
