|
|
Aysal-Cansun sahnede
Kültür devrimini tamamlayan toplumlar seçimlerde liderlerin söylemlerinden çok eylem gücüne göre oy kullanırlar. Türkiye'de ise insanlar liderlerin söylemlerine göre hareket ederler. Söylemlerin eyleme dönüşmediğini görünce de saf değiştirirler.
Galatasaray'da 25 Mart'ta müthiş bir kongre yaşanacak. Çünkü ilk kez 6 başkan adayı yarışacak. Ancak seçim günü bu adedin aşağı ineceği söyleniyor. Geçmişteki örnekleri göz önünde bulundurursak adaylar arasında birleşmeler yaşanacağı belirtiliyor. Altı başkan adayının renk çekmesine Alp Yalman'ın, "Bazıları bu işi şaka zannediyor" yaklaşımı bence çok doğru... Divan'da "Adaylıktan çekiliyorum" diyen Semih Haznedaroğlu ile aday olmayacağını açıklayan Yiğit Şardan'ın renk çekmesi beni hayli şaşırttı. Haznedaroğlu ile Şardan'ın söylemleriyle eylemlerinin bağdaşmaması bir strateji mi, yoksa bir seçim manevrası mı? Bu iki sürpriz adaylığın arkasında Sayın Ünal Aysal ile Sayın Mehmet Cansun'un olduğu camiada konuşuluyor. Canaydın'a karşı kaybedilen iki seçimde de Şardan, Cansun'un sağ kolu idi... Divan Başkanı Semih Haznedaroğlu'nun "Çekildim" dedikten sonra "Arkadaşlarımı yarı yolda bırakmam" diyerek renk çekmesi bana inandırıcı gelmiyor. Çünkü Haznedaroğlu bir ekip çalışması içinde hiç olmadı.. Güvencesi; sınıf arkadaşı Ünal Aysal ve vereceği finansal destekti. Ben bu desteğin hâlâ sürdüğüne inanıyorum. Çünkü Sayın Aysal'ın, avukat Hüseyin Yarsuvat aracılığıyla Canaydın'a yolladığı mektupta, "AIG hisselerini ya geri al, ya da satacağım" resti tamamen bir seçim stratejisi idi. Çünkü AIG hisselerinden gelecek parayı Aysal, Haznedaroğlu'na finansal destek olarak aktarmayı planlıyor. Her ne kadar Sayın İnan Kıraç ve Selahattin Beyazıt gibi duayenlerin Semih Haznedaroğlu'nu işaret ettiği haberleri medyada yer alsa da bana akılcı gelmiyor. Çünkü duayenler hep istikrardan yanadır, G.Saray'da kaos yaşanmaması için seçim kazanacak adaydan yana tavır koyarlar. Divan Başkanlığı'na ulaşmış Haznedaroğlu'nun iki kez seçim kaybettiğini düşünürsek duayenler aynı kişinin üçüncü kez aynı sınava girmesine yeşil ışık yakmazlar. Çünkü onlar 'kaybedenlerin' yanında yer almazlar. 2004 seçimleri öncesinde sayın Ünal Aysal Akmerkez'deki ofisinde yaptığım görüşmede bana, "Mehmet Cansun'la çalışmak benim için daha kolay olur" demişti. Cansun'un isminin yıprandığını ve biri iktidarda olmak üzere iki kez seçim kaybettiğini düşünürsek Aysal-Cansun ikilisinin bir başka isim üzerinde yönetim modeli oluşturma konusunda ortak hareket etmeleri bekleniyor. Bu isim de Semih Haznedaroğlu. Seçim günü Yiğit Şardan'ın, Semih Haznedaroğlu'yla birleşip ikinci başkan olacağı konuşuluyor.
|