|
|
|
|
|
|
Muhtıra gibi!
AK Partili Geçen, parti yönetimini mektupla uyardı: Gensoruların siyasi nedenle reddi, iktidar milletvekillerinde rahatsızlık yaratıyor.
AK Parti Hatay Milletvekili Fuat Geçen parti yönetimine muhtıra gibi mektupla şu uyarıları yaptı:
* Yolsuzluk iddiaları ülke gündeminde önemli yer tutuyor. Kamuoyu bunları dikkatle izliyor.
* Ama muhalefetin bakanlarımızla ilgili gensoru önergeleri peşin hükümle "siyasi" diye niteleniyor.
* Bu önergeler "ya doğruysa" ihtimali dikkate alınmadan sayısal çoğunluğa dayanılarak reddediliyor.
* Bu durum kamuoyunda ilgili bakanı töhmet altında bırakıyor, iktidar vekillerinde kuşku yaratıyor.
* Bugüne kadar hükümetlerin bakanlarını bu anlayışla kollaması Yüce Divan sürecini tetikledi.
* Parti tüzüğümüzde, bakanlar hakkında gensoruya varan süreci başlatacak 37. madde var.
* Bu işlerse, bakanlar grup refleksine sığınarak "Ben yapıyorsam doğrudur" hatasına düşmez.
AKP'de 'Kemal Abi' isyanı
AK Parti Hatay Milletvekili Geçen, Unakıtan hakkındaki gensorunun reddi üzerine "rahatsızlığını" yazıya döktü.
Maliye Bakanı Kemal Unakıtan hakkındaki iddialar ve CHP'nin bu nedenle verdiği gensoru önergesi üzerine Meclis'te yapılan görüşmeler, AK Parti Hatay milletvekili Fuat Geçen'i isyan ettirdi. Bakanlar hakkındaki gensoru önergesi görüşmelerinde, işin aslını ortaya çıkarmaktan çok, siyasi hesaplaşma görüntüsünün oluştuğunu savunan Geçen, tepkisini 'mektup' halinde kaleme aldı ve şunları söyledi "Son günlerde ülke gündeminde önemli bir yer tutan yolsuzluk iddia ve isnatları, maalesef iktidar ve muhalefet arasında sonuç alınması mümkün olmayan, kısır bir çekişmeye dönüşmüştür. İktidar partisi milletvekili olarak bende, diğer duyarlı insanlarımız gibi bu durumdan son derece rahatsızlık duymaktayım.
ÖRNEK MADDE "İktidar, hangi mentaliteyle gelirse gelsin bu tür gensoru taleplerine 'hükümetin güvenoyu' gerekçesiyle yaklaşmakta, sayısal yeterliliği ile gensoruyu reddetmektir. Bu durum maalesef, Türk Parlamento tarihinir vazgeçilmez refleksi haline gelmiştir. AK Parti olarak, parti tüzüğümüzde parti içi demokrasi adına örnek kabul edilecek bir madde vardır. Grup İç Yönetmeliği'nin 37'nci maddesi, bakanlar kurulu üyeleri ile ilgili istinat edilecek suçlamalarla ilgili haklarında gensoruya varan bir sürecin işletileceğini öngörmektedir. Ancak halkın dikkatle izlediği gensoru önergeleri, peşin hükümle siyasi olarak nitelendiriliyor.
KUŞKULAR YAŞIYORUZ "Bu durum maalesef kamuoyunda ilgili bakanı töhmet altında bıraktığı gibi, iktidar milletvekilleri arasında da kuşkulara yol açabilmektedir. İddia edilen suçlamanın ya doğruysa, ihtimalinin değerlendirme dışı bırakıldığı bir ortam oluşmaktadır. İktidar partisi olarak yukarıda belirtilen tüzük maddesinin ön yargı ve telkinlerden uzak bir ortamda işletilmesi halinde parti içi demokrasinin varlığına imkan sağlayacak, belki de bir çok bakanın icraatları iktidar milletvekillerince huzurla savunulacaktır. Yürütme organı olan Bakanlar Kurulu da grup refleksine sığınarak 'ben yapıyorsam doğrudur' gibi bir hataya yönelme rahatlığını bulamayacaktır. Bu sürecin işletilmesinden sonra muhalefetçe verilecek gensoru önergeleri iktidar milletvekillerince gönül rahatlığıyla değerlendirilecektir."
ESKİ İKTİDAR ÖRNEĞİ "Bugüne kadar yüce divanda yargılanan başbakan ve bakanların, hükümetlerince yukarıda arz ve izaha çalıştığım kollama, toptan reddetme psikolojisiyle aklanmaları yüce divan sürecini tetiklemiştir. Siyasetçinin ve siyaset kurumlarının itibarının korunması ve demokrasinin arzu edilen seviyeye getirilmesi adına bu hususların önemsenmesi gerektiğini düşünmekteyim."
HABER MERKEZİ
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|