|
|
|
|
|
|
Operacı Deniz nasıl canlı bomba oldu?
Kıblenin yerini bile bilmeyen, siyasetten anlamayan sadece azıcık sevgi arayan genç bir adam nasıl din uğruna intihar eylemcisi olabilir? Sedef Ecer "Hercai Fişek" adlı kitabında "Narkoz yemiş hercai bir yürek" dediği Deniz'in öyküsünü anlatıyor.
PARİS'te yaşayan ve Türkiye ile Fransa arasında pek çok sanat olayına imza atan Sedef Ecer, oyunculuk, yönetmenlik ve küratörlükten sonra "sert" bir öykü kitabıyla edebiyat dünyasına girdi. "Hercai Fişek" son günlerin en ilgi gören kitaplarından biri. Öykünün kahramanı Deniz, sevgisiz bir ailede maddi sıkıntılar içinde büyümüş, öğretmeni sayesinde konservatuarda opera okumaya başlayan yetenekli bir kastrato. Ecer'e göre psikolojik yapısı çok derin ve karmaşık tünellerden oluşuyor. Piroman yani tutuşturmayı, alev görmeyi seviyor. Erotoman yani cinsel hayalgücünü kontrol edemiyor. Deliler gibi aşık oluyor. Bu aşk devam etse her şey yoluna girecek ama terkediliyor ve o acıyla yanlış bir viraj alıveriyor.
ONU YAKAN AŞKTI İşte onu İstanbul'dan alıp Mısır'a oradan da Paris'e "canlı bomba" olmaya götüren olaylar da böyle başlıyor. Cinselliği ilk keşfettiği, ayrılmak zorunda kaldığında adeta varlığınını yarısını yitirdiği, kimliğini kaybettiği, fiziksel olarak canını yakarak, yaşadığı ruhsal acıdan kurtulmaya çalıştığı büyük aşkı Derya... Ve ona yaşatmaya söz verdiği unutulmaz havai fişek gösterisi... İşte her şey bu kadar basit ve bir o kadar karmaşık... Yazar Sedef Ecer kitabın doğuş öyküsünü şöyle anlatıyor; "Üç yıl önce bu kitapta yer alan karakterlerle bir hikaye yazmaya başlamıştım, bir yandan da intihar bombacılarına merak sarmıştım, gazetede çıkan, psikolojileriında ipucu verebilecek her türlü haberi kesiyor, uç eğilimleri, patolojileri inceliyordum. Bir gün arkadaşım Tevfik Başer'e bütün bunları karman çorman bir şekilde anlattım. O da sinemacı kafasıyla 'Sen kızın hikayesini boşverip sadece çocuğunkini anlat" dedi. Yine tam o dönemde Kahire'ye gittim ve müthiş etkilendim. Döner dönmez Deniz'in bu yola girişini anlatmaya karar verdim ve bir anda her şey yerine oturdu." Bugüne kadar hep sanatla iç içe olan Sedef Ecer, içinde yaşadığımız dönemde terörizme ilgi duymamanın imkansız olduğunu söylüyor; "Kamikaze, herhalde psişik açıdan gelmiş geçmiş en ilginç figürlerden birisi. Ecer kitabında bir intihar eylemcisinin psikolojik yönünü ele alsa da da Deniz'in ideolojik fikirleri olan arkadaşlarının geçmişini de kurcalıyor. Ecer terörün kişisel intikam alma yolu olabileceğini araştırarak öğrenmiş; "Paris Başsavcısı Jean- Claude Marin, kamikaze olmaya aday çocukların çoğunun din ve ideolojik bilgilerinin sıfıra yakın düzeyde olduğunu söylüyor. Cihat"ın yazarı Profesör Gilles Kepel ise bir çok gencin din öğrenmeden eyleme geçtiklerini söylemiş. Bazılarının gerçek yaşam hikayesini okuyunca 'Bu kadarı da olur mu?' diyorsunuz."
|
|
|
|
|
|
|
|
|