kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   Son Dakika
  » Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Turizm Rehberi
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Oncel Ozicer @ SABAH
 
Şoför Nebahat'ı unutmayın!
Kandıramazsın beni!

Kandıramazsın beni!

Bir süredir İstanbul'la fazla haşır neşir olmuş bir İzmirli olarak en çok karşılaştığım soruyu ileteyim size? "Neden İstanbul'a gelmiyorsun?" Bu üç kelime, her tanıştığım İstanbullunun ağzından bir kez çıkıyor. İnsanoğlu böyledir işte... Artık ilk besin kaynağının çiğliğinden midir nedir, kendisi mutsuzsa, belki farkında olmadan, belki bilinçli, etrafındaki diğer insanları da ardından sürüklemek ister. Eğer evlenmiş ve aradığını bulamamışsa, etrafındaki bütün bekar arkadaşlarını baş göz etmek ister. Adeta kendi umutsuz durumuna bir "yancı" ara yani. Eğer çocuklarından çok bunalmışa, evli olup da hala çekirdek aileyi oluşturamamış dostlarına ısrarla çocuk yapmaları için telkinde bulunur. Ya da yalnızlıktan çok bunalmış ve yana yıkıla aradığı sevgiliyi, bir türlü bulamamışsa, bulmuş olan arkadaşının ilişkisini bozabilmek için türlü numaralar çeker. Ne dedik? Bazen bilinçli, bazen bilinçdışı... Bu böyledir ama... İşte tanıştığım her İstanbullunun, "Neden İstanbul'a gelmiyorsun" sorusunun altında da, "Neden sen de bizim gibi yanmıyorsun?" sorusu yatıyor bence. Aman birader almayayım ben... Topu topu 2.5 saat önce İzmir'deki evimdeydim. Altı üstü 250 kilometre yol yapıp, Yalıkavak'taki minik fakirhaneme geldim. Dışarıda dalga sesleri... Gün batımı beni her zaman, hiç yazmadığım şiire yönlendirecek kadar romantik ve cilveli bir tavır içerisinde.. Evin önündeki kumsalda yaşayan kazlar sanki daha mı gürbüzleşmiş ne? Sesleri de pek neşeli çıkıyor bugün... Belki bizi özlemişlerdir, kimbilir! Birazdan evden çıkıp 50 adımda, yerken insanın keyiften gözlerini kapattığı karideslerle buluşacağım. Hem huzurun hem insana, insanlığa dair her türlü keyfin iliklerde hissedildiği bir bölgede yaşıyorum. Hepinizin, hepimizin bazen çok yakınlaşıp kaçırdığı, bazen hiç ulaşamayacakmış gibi umutsuzluğa kapıldığı... Daha ne isterim ki? Belamı mı? İstemem. Ben artık büyüdüm.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Şansımı fazlamı zorluyorum?   / 05-02-2006
 Şu "tenezzül" meselesi   / 29-01-2006
 Erkek milleti şakaya dayanıklı   / 22-01-2006
 Şoför Nebahat'ı unutmayın!   / 15-01-2006
 Pabuçlarıyla vedalaşan Melek kadın   / 08-01-2006
 Debelenmeye devam!   / 01-01-2006
 Kurban olurum ben, bize!   / 25-12-2005
 Bedel ödetmeyen hayat arkadaşı   / 18-12-2005
 Her kitap doğruları yazmaz!   / 04-12-2005
 Ahh.. Aşk!   / 27-11-2005
    Pazar Sabah Yazarlar
    Güncel
  » Hobi
    Röportaj
    Gurme
    İyi Yaşa
REFİK DURBAŞ
Bir "esaret" hikayesi
Annem, "Memet Dayı" derdi, bir...
TURGAY NOYAN
Mavi Yol koylarına idam fermanı çıktı
Ülkemizde bazı...
Kendinize güvenin herkes sizi beğensin
Kendinize güvenin herkes sizi beğensin
Başımıza gelen her şey için hayatı suçluyoruz. Başkalarının kendi...
Kitabımı okurken mastürbasyon serbest
16 yaşında yaşadığı ilişkileri anlattığı kitabıyla bestseller olan...
Şöhretten etkilenmeyen insan yoktur
Sultan Makamı, Bir İstanbul Masalı, Omuz Omuza dizilerinde güzelliği...
Prenses Di'ye kaderini söyleyemedim-1
Kişilik analizi ve gelecek tayini yöntemini "İnsanın Pin Kodu" ile açıklayan...
Prenses Di'ye kaderini söyleyemedim-2
Kişilik analizi ve gelecek tayini yöntemini "İnsanın Pin Kodu" ile açıklayan...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.