Ne örgüt ne tarikat
Trabzon'daki Santa Maria Katolik Kilisesi Rahibi Andrea Santoro'nun, 16 yaşındaki O.A. tarafından öldürülmesi Trabzon kadar, Ankara'da da güvenlik birimlerinin öncelikli işi haline gelmiş. İstihbarat birimleri O.A. ile ilgili incelemedik bir tek nokta dahi bırakmamış. Mahallesindeki arkadaşlarından, sürekli gittiği yerlere kadar her nokta birkaç kez kontrolden geçirilerek incelenmiş. Polisteki sorgusu dün tamamlanan 16 yaşındaki O.A.'nın ifadeleri ve yapılan teknik takip de dahil incelemelerden elde edilen sonuç net: "Ne tarikat, ne de örgüt bağlantısı var..." Emniyet birimlerinin aktardığına göre, O.A.'nın babası ve ağabeyinin basında yer alan ifadeleri de gerçeği yansıtmıyor. Özellikle de "bir tarikatın toplantılarına katılıyordum, o toplantılardan birinde cinayeti işleme talimatı verildi" dediği iddiası da doğru değil. Çünkü, O.A. ifadelerinde katıldığı iddia edilen tarikat hakkında veya toplantının yapıldığı yer konusunda herhangi bir bilgiye sahip değil.
Silah ağabeyin Katil zanlısı 16 yaşındaki O.A.'nın, rahip Santoro'yu öldürmede kullandığını söylediği Glock marka silah konusuna gelince... Ankara'ya ulaşan verilere göre, emniyet Glock marka silahın O.A.'nın ağabeyi A.A.'ya ait olduğunu tespit etmiş. Baba Hikmet A.'nın, basında yer alan "silahı örgüt verdi" iddialarının aksine, emniyet birimleri silahın ağabey A.A.'ya ait olduğuna ilişkin kesin kanıtlara da sahip. Yine baba Hikmet A.'nın "Oğluma 'Ya rahibi öldürürsün, ya da babanı öldürürüz' demişler" yönündeki iddiası da emniyet birimlerine göre doğru değil. O.A.'nın cinayeti neden işlediği sorularına ise tam yanıt bulunamıyor. Üst düzey bir yetkili bu konuda şu yorumda bulunuyor: "Çocuk sosyal değil. Ailenin içinde bulunduğu durumun yarattığı bunalım, mafya tarzına, çeteciliğe özenti ve içine kapanıklık kendisini bu hale getirmiş..." Nitekim O.A.'nın emniyetteki sorgusu sırasında sergilediği davranış kalıbı da psikolojisinin çok iyi olmadığını ortaya koymuş. Sorgu sonucundan veya yapılan araştırmalardan çıkan bir diğer sonuç ise O.A.'nın herhangi bir kişi veya örgütün telkini olmadan cinayeti işlemeye kendisinin karar verdiği yönünde.
Ayinlerde yok Gelelim, katil zanlısı O.A.'nın Santa Maria Katolik Kilisesi'ne sürekli gittiği ve rahip Andrea Santoro'nun ayin başına 100 dolar ödediği iddialarına... Bunlar da doğru çıkmamış. Yapılan araştırmalara ve bazı tanıkların ifadelerine göre, O.A. kilisedeki herhangi bir ayine katılmamış. Dışarıda bir yerde buluşup buluşmadıkları bilinmiyor, ancak O.A.'nın, rahip Andrea Santoro ile kilise içinde daha önce görüştüğüne ilişkin bir veri de yok. Emniyet yetkililerinin tepkisi ise O.A.'nın yakın çevresi ve avukatlarına. Yani, kendisini "örgüt kapsamına sokma" uğraşılarına... Eğer ki O.A. örgüt kapsamına sokulursa ve baskı sonucu kendi iradesi dışında suçu işlediği iddiası kabul ettirilirse, daha az süre cezaevinde kalacak. Emniyet yetkilisi bu durumu kayda geçirdikten sonra ekledi: "Ancak akıl sağlığının yerinde olduğu anlaşılırsa, bu çocuğun 13 yıl daha fazla yatacağını da hesaba katmıyorlar..." O.A. dün mahkemeye çıkarılırken, sorgusu sonrası durum böyle. Şimdi şu sorunun yanıtını da aramak gerekmiyor mu? Her olay sonrası yaratılan ve sonunda gerçek olmadığı ortaya çıkan bu haberler nereden yayılıyor?
|