|
 |
 |
 |
 |
|
Biz bir 'Susurluk' filminde objektif olabilir miyiz?
Senaryosunu kendisinin yazdığı politik bir film çekme hazırlığında olan Emre Kınay, Münih'i çok beğendiğini söylüyor. Kınay'a göre filmin tek kusuru temposunun biraz yavaş olması ve uzun sürmesi: "Bu tip konularla çok ilgili değilseniz bayıltabilir. Ama ikinci perde biraz daha ritm kazanıyor." Münih'in politik sinema örneği olduğunu söyleyen Kınay'a göre filmin en iyileri yönetmeni Steven Spielberg, görüntü yönetmeni Janusz Kaminski, müziklerini yapan John Williams ile oyuncular Geoffrey Rush ve Michael Lonsdale. Yahudi olan Spielberg'in filmde tarafsız olup olmadığı konusundaki görüşü ise şöyle: "Spielberg biraz İsrailli bakmış galiba ama senaryonun bir anıdan alınması da bu şekilde yönlendirmiş olabilir. Ama filmde İsrail açısından özeleştiri de var tabii. Biz Türkiye'de örneğin Susurluk gibi bir olayı iki taraf için de cesurca anlatabilir miyiz bilmiyorum. Bu yönden Spielberg'i ayakta alkışlamak lazım."
YAHUDİLER NİYE İNGİLİZCE KONUŞUYOR?
Emre Kınay'a göre Münih, uzun süre tartışılacak bir film; "Kesinlikle Arapların  da, Yahudilerin de hoşuna gitmeyecek. Çünkü ortada bir günah çıkarma durumu yok, tespit var. Ama derin devlet tanımlaması sadece Türkiye'de yokmuş, onu da görmüş olduk." Başarılı oyuncuya göre filmin başrolünde oynayan Eric Bana ikinci bölümde, özellikle paranoya yaşadığı kısımlarda olağanüstü oynuyor. Ama birinci perdede bu başarıyı yakalayamıyor: "Birinci perde de normal çizgideydi, belki de doğrusu oydu." Kınay, sinematografik açıdan çok önemli bir film olarak gördüğü Munich'i tekrar seyredeceğini de sözlerine ekledi: "Film izlettirme, açı, çerçeve, atmosfer açısından olağanüstüydü. Bir yönetmenden önce bana atmosferi yaşatmasını, sonra hikayeyi doğru aktarmasını isterim. Spielberg de bunu başarıyla yapıyor. Bu yüzyılın akla gelecek en iyi on yönetmeninden biri bence. Ama dil kullanımı ilginçti. Almanlar Almanca, Araplar Arapça konuşuyordu, fakat Yahudilerin dili İngilizceydi. Bu beni rahatsız etti açıkçası. Ya herkese, çok özel alanlar hariç İngilizce konuşturacaktı ya da Yahudilerin konuştuğu dil İbranice olacaktı."
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
