|
|
Rakamlar konuşacaksa...
Rakamlarla karşımıza çıkan ve hak ettiği övgüleri alamamaktan şikayet eden bir Daum var. Alman hoca iki senedir şampiyon yaptığı takımda, kendi performansının eleştirilmesinden ve beğenilmemesinden şikayetçi. Gerçekten de Türkiye Ligi'nde kendi rekorlarını kıran Fenerbahçe'nin başındaki isim, hiç kuşkusuz en başarılı teknik direktörler arasındadır. Futbolda geçerli sözlerden biri de bu prensibe dayanmaktadır; "İyi hoca yoktur. Başarılı hoca vardır." Daum bu gerekçelere dayanarak, yürüttüğü performans mantığında haklıdır. Sonunda gemiyi limana yanaştırmış bir kaptandır. Şimdi O'nu sorguluyoruz. Neye dayanarak? Fenerbahçe'nin futbol kalitesine ve yer aldığı kulvara dayanarak... Haklı mıyız? Diyelim ki, değiliz... O zaman 52 binlik Saracoğlu Stadı'nda, 20 bin kombine bilet sahibi olmasına rağmen, tribünlerdeki seyirci sayısı neden 15 bini bile bulmuyor? Gerçek taraftar artık Fenerbahçe'yi izlemek için para ödemeye katlanamıyor. Bu şov dünyasında takımının gereken yerde olduğuna inanmıyor. Parasını peşin ödediği halde, cebindeki kombineyi kullanmıyor. Christoph Daum ve müritleri, performanslarının sorgulanmasına kızarken (kendilerince haklılar) bunu da sorgulasınlar bakalım.
Daum'u eleştireceğiz. Özellikle Appiahsız dönemdeki taktik ve takım kurgusu için. Ganalı, milli takımına gittiğinde Deniz Barış'ı sol beke çekip Ümit Özat'ı göbeğe aldı. Teoride doğru olmasına rağmen Deniz isteneni vermedi. Sadece Gençlerbirliği maçında değil, Sarıyer ve Erciyes sınavlarında da beklenildiği gibi değildi. Daum'un maç sürecinde tutuk kalmasına zaten alışığız. Maç sonrasında, videodan maça bakmıyor mu? Biliyoruz ki, bir analiz ekibi var. Hem devre arasında, hem de maç sonunda raporlar veriliyor. Buralarda rakibin nasıl atak yaptığı veya kendi takımının nerelerde etkisiz olduğu O'na anlatılmıyor mu? Bütün bu şartlarda Deniz Barış'ı sol bekten almaya karar vermesi tam 3,5 maç sonra gerçekleşiyor. Ümit Özat sol beke geçiyor, Fenerbahçe etkili bir şekilde kanatları kullanmaya başlıyor ve maç sonunda Daum, "Niye ilk yarıda böyle oynamadılar" diye şikayet ediyor.
Önümüzdeki hafta Appiah gelecek, takım eski düzenine kavuşacak, çarklar işlemeye başlayacak. Kimse merak etmesin Fenerbahçe yine kazanma serisine başlayacaktır. Bu sonuçlar alındıktan sonra Daum veya "müritleri", "Gördünüz mü?" diyerek ortaya çıkacaklar, bugün bu yazdıklarımız unutulacaktır. Ta ki, başka bir kazaya kadar... Fenerbahçe'yi yönetenler ve takımı yönetmesi için göreve getirilenler, "rakamlar" üstünden, eleştirdikleri şeyi; "sonuç" edebiyatını yapıyorlar. Bunu kurdukları dünya takımına ve büyük hocasına rağmen, tribünlerden kaçan 30 bin kişiye de anlatsınlar bakalım. Alın size de bizden bir rakam...
|