Kurallara uyanlar ve oralı olmayanlar

Artık Şişli ilçesi sınırlarında bir restorana girdiğinizde, size soracaklar: "Sigara içiyor musunuz, içmiyor musunuz?" Bunu lütfen kişisel bir soru, garsonun geyik muhabbeti olarak almayın. Okumuşsunuzdur; artık Şişli ilçesi restoran ve kafeleri sigara içilen ve içilmeyen bölümlere sahip olacak. Canım ülkemde her kural, özellikle de toplum yararına birşey yapıldıysa, bir grup insanın şiddetli direnişiyle karşılaşır! Sırıtarak bekliyorum, ilk 'sigara içilmeyen bölümde oturup sigara içtiği için garson tarafından uyarılan ve bu yüzden garson döven müşteri' haberi ne zaman çıkacak? 'Sigara içilmeyen bölümde oturup sigara içtiği için kendisini uyaran yan masadaki müşteriye saldıran adam' görüntüsünü bu hafta görecek miyiz?!

İDARE ET ABİ...
'Restoranını sigara içilen-içilmeyen bölgelere ayırmayıp para cezası aldığı için yazar kasasını kırarak belediye ve polisi protesto eden restoran sahibi'ni ne zaman seyredeceğiz?! Direniş bir süre sonra sakinleşecektir! Ardından 'sessiz direniş', yani kaçamaklar başlar. Arabada emniyet kemeri takma gibi tamamen kendi canımızı korumakla ilgili bir kurala bile yıllarca direnmedik mi? İleride polis olduğu için kemeri aceleyle takmış gibi tutan, polisi geçince bırakan insan bunu niye yapmaktadır?! Eminim restoranlarda 'sigara içileniçilmeyen bölümler yapmış gibi' davranan restoran sahipleri ve onların suç ortakları müşteriler, sigara içilmeyen bölümde içenleri şikayet edenlere 'idare et abi'ler olacaktır! Bana kalırsa Türkiye'nin en büyük problemi, doğru kuralların koyulmaması, daha da önemlisi koyulan kuralların uygulanmamasıdır. Bir kısım Türk insanı, ne konuda olursa olsun, illa ki kurallara isyan eder ve bu isyanı; havalı, onurlu, prestijli bir durum olarak görür! Ya da 'oralı olmaz!'

MECBUREN VE TIRSARAK
Ne yazık ki; asıl itiraz etmesi gereken 'yazılı olmayan kurallar'a da mecburen ve tırsarak uyar. Otopark mafyası gibi örneğin..! Ayıptır söylemesi, benim de içinde olduğum, 'sivrilerin' oluşturduğu bir grupsa başını belaya sokma pahasına her seferinde otopark mafyasından hesap sorar. Sinemada konuşanlara 'şşşt' yapar! Çöp kutusu bulamadığı için yarım saat elinde buruşturulmuş bir kağıt mendille dolaşır. Sigara içilmeyen yerlerde, krize girse bile sigara içmez. Ve örneğin birileri, bu bahsettiğim tür insana "Senin malvarlığın ne?" diye sorsa, mümkün olan en kısa zamanda açıklamazsa geceleri uyuyamaz!

YENİ AYRIM HAYIRLI OLSUN
'Malvarlığını açıkla' cümlesinin taşıdığı mikroskobik bir şaibe bile bu tür insanlara hakaret gibi gelir! Bu tür insan, eğer malvarlığı etrafı kıskandıracak kadar uzun bir listeyse bile, bunları nasıl kazandığı açık ve net olduğu için zaten utanıp sıkılmaz. Kendi adıma Türkiye'nin kurtuluşunun daha çok bu ikinci türde olduğu kanısındayım! Sigara içilen-içilmeyen bölge ayırımı hayırlı olsun. Malvarlığı açıklamasını bekliyoruz ki; yöneticilerimizin kurallara uyan, yerlere çöp atmayan, otopark mafyasına kafa tutan, sigara içilmeyen bölümde içmeyen, bahsettiğim 2. gruba ait olduğuna inanalım, içimiz rahat etsin, dumansız, sissiz, net ortamlarda yaşayalım!