| |
|
|
Bir türban bilançosu
Ankara Hacıbayram Camii'ne cuma namazı kılmaya gelen... Ancak cami erkekler tarafından doldurulduğu için kara kışta dışarıda bırakılan... Namazı karın üstüne serilen halılarda, soğuktan titreyerek kılan kadınları gösteren fotoğrafa dikkatlice baktınız mı? (Sabah, 28 Ocak) Hepsi düşük eğitimli ev kadını. Emeğini evdeki işler için harcıyor: Yemek yapıyor, ortalığı toplayıp temizliyor, çocuklara bakıyor. Bunun karşılığında da bir ücret almıyor. Para kazanmayan sıradan bir kadın, erkeğin eline bakar. Erkek ne derse o olur. İstisnalar vardır elbette ama çoğunluk böyledir. Kadının söz sahibi olabilmesi için ekonomik hayatın içinde yer alması, aile bütçesine katkıda bulunması gerekir. "Bu, benim param "ya da" ben eve şu kadar parasal katkıda bulunuyorum " diyemeyen bir kadın, eğitimi ve kazancı düşük bir erkeğin karşısında hep horlanacaktır. Mesela, evlere temizliğe giden gündelikçiler üstüne yapılan araştırmalar... Bu kadınların, para kazanmayan hemcinslerine kıyasla 'daha fazla' aileyle ilgili kararlara katıldıklarını, saygı gördüklerini ve 'daha az' dayak yediğini gösteriyor.
Ancak eğitimin ve para kazanmanın İslam'a inanmış bir kadının tüm sorunlarını çözdüğünü düşünmek yanlış olur. Sabah editörlerinden Metin Sever, yeni çıkan 'Türban ve Kariyer: Evden İşe, Bizden Bireye' adlı kitabında (Timaş Yay.) bu kadınların çektiği sıkıntıları da ortaya koyuyor. Metin Sever beşinci kitabında iyi eğitim almış, çalışan, sekiz türbanlı kadına kulak vermiş: Özlem Albayrak, Nihal Bengisu Karaca, Fatma Bostan Ünsal, Ayşe Böhürler, Emine Eroğlu, Merve Kavakçı, Mehtap Kayaoğlu ve Havva Sula, türbanlı olmanın ev ve çalışma hayatında ne anlama geldiğini anlatıyor. Kariyer yapan bu türbanlı kadınlar, sadece 'laikçi', 'dışlayıcı' yaklaşımdan yakınmıyor... Onları daha da rencide eden, dini kimliğini öne çıkaran erkeklerin yaptıkları! Tam da Cezmi Ersöz'ün dediği gibi: 'Ancak bir benzerim öldürebilir beni.' 'Kitabı tek cümleyle özetle' derseniz: 'Bir sor, bin ah işit!' Yine de namazı soğukta kılmaya zorlanan (zorlanmasa dahi mecbur bırakılan) o kadınlara kıyasla, kariyerli türbanlıların çok daha rahat, özgüven sahibi, hatta mutlu olduklarını söylemek mümkün. Eğitim görmek... Bunu çalışma hayatında kullanmak... Ve kendi parasını kazanmak... Türbanlı olsun olmasın kadınları değiştiriyor.
|