| |
Kitap
Ülkemizde korku imalatçıları var... Bunlar linyit çıkarılmasına, otoyollara, yabancılara karşılar... Bu amaçla korkudan doğan tarikat benzeri hareketler başgösteriyor. Enerji politikası konusunda budalalıklar sergileniyor. Enerji nereden elde edilecek? Sağduyu sahibi her insan risk dağılımı yapmayı ve enerjiyi çarçur etmeden kullanmayı akıl eder. Böylece torunlarımızın karar verme özgürlüğü şimdiden kısıtlanmış olmaz. Korku imalatçıları, tehlikeleri gördüklerini sanıyorlar. Ama sundukları reçeteler çoğunlukla körlüklerini ortaya koyuyor.
Bu sözler galiba biraz "ağır" oldu. Onun için hemen "açıklama" yapalım. Yukarıda sözü edilen ülke, Türkiye değil "Almanya." Ve yine yukarıdaki sözler "bize ait değil." Almanya'da 8 yıl başbakanlık yapan "Helmut Schmidt'in sözleri."
Halkın nezdinde politikacılar, iktidar hırsına kapılmış, gözü nüfuz kazanmaktan, kariyerden, şöhretten başka bir şey görmeyen, bu arada kendi cebini doldurmayı da ihmal etmeyen kişilerdir. Hiç kuşkusuz, genelleme içeren böyle bir izlenim, pek çok politikacıya karşı haksızlıktır. Ama yine de güven yitiminden ve sosyal ahlaktaki çöküntüden politikacıların her birinin bizzat sorumlu olduğunu yadsıyamayız.
Aman kimse alınmasın. Zira yukarıdaki sözlerle kastedilenler "Alman politikacılar." Sözlerin sahibi ise yine "Helmut Schmidt."
Biz yönetilenler, bizi yönetenlerden ve bir bütün olarak politik sınıftan olumlu örnek oluşturacak davranışlar talep etme hakkına sahibiz. Ayrıca önderlik talep etme hakkına da sahibiz. Politik önderliğe ihtiyaç var. 6 milyon kişiye istihdam sağlamak için bunu talep ediyoruz. Bütün yönetici seçkinler arasında en güçlüsü olan politik sınıf bunu kavramak zorundadır.
Hemen kimse kızmasın, gücenmesin. Yukarıdaki söylem "Helmut Schmidt'in söylemi."
Milletvekilliği bir ağır işçiliktir. Muazzam bir meydan okumadır. Ödülü de kamunun takdirinde yatar. Gelirini hiç durmadan ikiye, üçe katlama güdüsüyle hareket eden biri, kendine esas meslek olarak politikayı seçmemelidir. Birinde böyle bir güdüyü fark eden partililer de o kişiyi desteklememelidir.
Artık her bölümün altına bir "not düşmeye" sanırız gerek yok. "Tahmin edileceği üzere" yukarıdaki sözler yine Helmut Schmidt'in sözleri.
Siyaset ve siyasetçilere ait "sözlere" nokta koyalım. Ve "konuyu" değiştirelim.
TV kanallarında sürekli cinayet ve sayısız başka saldırganlık örnekleri gösteriliyor. TV yöneticileri gasp olaylarının altı kat, ev soygunlarının dört kat, adam öldürmenin ise iki kat artmış olduğunu bilmelidir. Üstelik TV'nin yaygınlaşmasının bunda önemli bir rol oynadığını da kendilerine itiraf etmelidirler.
Yukarıdaki sözü edilen TV'ler "Alman TV'leri." Sözlerin sahibi de Helmut Schmidt.
Kitap (Toplumda Ahlak Arayışı-Helmut Schmidt) Sabancı Üniversitesi tarafından Türkçe olarak basılmış ve Rektör bey de bize yollamıştı. Kitap 1998'de yazıldı, Türkiye'de de 2002'de basıldı... 226 sayfa.
|