|
 |
 |
 |
|
| Ulusoy'a tuzak
|
|
Seçime girmesi için Haluk Ulusoy'un önünü açan bazı güçler, şimdi onu silmek ya da pişman etmek için düğmeye bastı. Ulusoy da tuzağı hissediyor.
G.Saray'ın kurtarıcısı olarak lanse edilip dolandırıcı çıkan Sahip Som'un ipliğini pazara çıkaran, Blatter'in aslını astarını ortaya döken, Fenerbahçe'ye operasyon yapılıyor iddiasıyla gündemi sarsan Ahmet Çakar, Şimdi de federasyon seçimleriyle ilgili çarpıcı bir kehanette bulunuyor:
Futbol Federasyon Başkanlığı için geri sayım devam ediyor. Futbolu oluşturan tüm üniteler, yani kulüpler ve taban birlikleri, Ulusoy isminde uzlaştı. Cuma günü yapılan taban birlikleri toplantısında ben de vardım. Herkes neredeyse 5-10 dakikalık tartışma sonrası 'Ulusoy' dedi. Bir tek benim muhalefet şerhim dışında herkeste müthiş bir Ulusoy fanatizmi gözledim.
Aynı taban birliğinde bana sordular, "Ne düşünüyorsun?" diye. Şöyle cevap verdim: "Bir devlet aleyhine kanun çıkartıp pasifize ettiği bir adamı tekrar federasyon başkanı yapmaz. Hele bin yıllık geleneği olan Türkiye Cumhuriyeti devleti hiç yapmaz. Ulusoy aleyhine çıkan kanun kesinlikle yanlış ve insan haklarına aykırıydı. Düşünebiliyor musunuz? Bir ülkede milletvekili ya da bakan olmak için üniversite mezunu olmanız şart değil ama federasyon başkanlığı için üniversite diploması isteniyor.
Bülent Ecevit lise mezunuydu, yıllarca bu ülkeyi yönetti. Ama Ulusoy üniversite mezunu olmadığı için başkan olamazmış.
ÖNÜNÜ AÇTILAR AMA...
Böyle tuhaf kanun olmaz. Ve bu kanun Anayasa Mahkemesi'nden geri döndü. İşin ilginci kanunun Anayasa Mahkemesi'nden geri dönmesi de değil, kararın çıkarıldığı tarihtir. Adeta birileri ya da görünmez bir el önce Ulusoy'un önünü açtı, yani kanuni bir engeli kalmadı.
Hemen 24 saat sonra tüm futbol üniteleri de 'Ulusoy' dedi. Her şey o kadar berrak ki. "Ulusoy daha ne bekliyor ki?" diyeceksiniz. Ama birileri; ya derin futbol ya da sistemin derinliklerindeki bazı güçler, Ulusoy'a müthiş bir kurt kapanı hazırlamış durumda.
Bu kurt kapanı için süreç başladı. Ya bir şekilde böylesine uygun şartlara rağmen Ulusoy aday olmayacak, ya da Ulusoy'un karşısına Bermek dışında bir başka aday çıkartılıp Ulusoy'a seçim kaybettirilecek.
Üçüncü ihtimal ise Ulusoy'u başkan yapıp, o koltuğa oturduğuna pişman ettirecekler. "Benim zamanımda dünya 3'üncüsü olduk" diyen Ulusoy, belki de koltuğa oturduğunda ve aradan birkaç yıl geçtikten sonra çok kötü anıları olacak. Aslında Ulusoy ve ekibi hem deneyimli hem de zekidir. Bir şeyler hissettiler. Ama tam çözemiyoırlar. Bundan dolayı da tam rahatlamadılar. Rahat hareket edemiyorlar. Ulusoy ve ekibinin hissettikleri şu: Zarların bu kadar arka arkaya gelmesi, olayların böylesine Ulusoy lehine berraklaşması onları da kortkutuyor.
Olaya yüzeysel bakarsanız, Ulusoy bu işi götürdü diyecekseniz. Ama iddia ediyorum: Ulusoy için başkan olsa da, ki çok zor görünüyor, olmasa da hayatının en zor günleri bundan sonra başlıyor.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
