|
|
|
|
'Sessizliği seviyorum'
1980'lerin başında Türkiye'ye geldiğimde Kurban Bayramı'nın ilk günü gördüklerim karşısında gerçekten şok olmuştum... Batıda bazı kesimlerde Noel'in anlamını yitirmesi gibi, bayramlar da birçok kişi için artık tatile gitme fırsatı anlamı taşıyor....
Nicole Pope, Fransız Le Monde gazetesinin eski temsilcisi... 20 yıldır Türkiye'de geçirdiği bayramları SABAH için kaleme aldı: "Türkiye'de bayramlarda en çok sevdiğim şey sabah kalktığımda hissettiğim derin sessizlik olmuştur... Üstelik iş günlerinde İstanbul gibi kalabalık bir şehirde en ufak köşeye bile ulaşabilen otobüs, otomobil ve insanların gürültüsünden rahatsız olmasam da, bayramın özellikle ilk günü olan sessizlik şehirde normal hayatı kısa da olsa ertelemiştir. Böyle bir kültürde büyümesem, kendi ülkemde bu bayramları kutlamasak da ömrümün 20 yıldan daha fazlası Türkiye'de geçtiği için Ramazan ve Kurban Bayramı'nın nasıl kutlandığını ve geleneklerini yakından tanıma şansı buldum. Benim için "Bayram" dinlenebileceğim ya da telefonlardan rahatsız olmadan çalışabileceğim dönem anlamına geliyor.
MODERN KESİM UYGULAMASI 1980'li yılların sonlarına doğru Türkiye'ye ilk geldiğimde, Kurban Bayramı'nın ilk günü gördüklerim karşısında şaşkınlığa uğramıştım. İstanbul birden köy yerine dönmüş gibiydi. Direklere bağlı koyunların sesleri ve onların amatör bir şekilde ortalık yerde kesilmesiyle modern apartmanların bulunduğu zengin semtler kırsal kesimdeki çiftliklere benzemişti. Kanlar kaldırımlardan akıyor, caddeleri dolduruyordu. Kırsal kesimde büyümemiş bir yabancı olarak, hayvanların orta yerde kesilmesine alışık değildim. Ancak İstanbullu arkadaşlarımın birçoğu da benimle benzer durumdaydı. Ben doğal olarak yiyeceği eti paketlenmiş bir şekilde marketten alan bir insandım. Daha önce canlı olarak gördüğüm bir hayvanın etini tabağımda görüp yememiştim hayatımda. Gerçi etlerin yoksullarla paylaşılması kültürünü beğeniyordum ancak hayvanların kesilmesine tanık olmaktan hoşlanmıyordum. İstanbul'da yaşarken beni ziyaret eden yabancı arkadaşlarımı hatırlıyorum. Eve geldiklerinde şok içindeydiler ve yüzleri bembeyazdı. Şehrin her köşesinde kesilen hayvanları görmek onları bu hale sokmuştu. Geçtiğimiz yıllarda İstanbul'daki bu tip uygulamaları önlemek için daha modern uygulamalar getirildi. Şimdi politikacılar kurbanlık hayvanların ortalık yerde kesilmemesi kanununu getirdiler. Daha hijyenik bir ortamda kesim yapmak, halkı sağlıksız etlerden ve kaçan kurbanlardan koruyabilmek, kurbanlıkların amatör kişilerin elinde acı çekmesini önleyebilmek amacıyla belediyelerin belirlediği alanlar seçildi.
GELENEKSEL MODERNLEŞME Buna rağmen her yıl yine kesimlerde yaşanan olaylar meydana geliyor. Yine bayram günleri daha çok meydana gelen trafik kazaları, kırmızı etin çok fazla tüketilmesi ve trafik sıkışıklığı konusunda uyarılar yapılıyor. Ancak geçmişte yaşanan talihsizlikler tüm uyarılara rağmen her yıl yaşanmaya devam ediyor. Kurban kesimlerinde daha sağlıklı bir çevre için alınan önlemler, kültürel ve dinsel gelenekleri engellemeden de modernleşme olabileceğini gösteriyor. Birçokları için bayram aile ve yakın arkadaşlarla vakit geçirmek anlamına geliyor. Ancak modernleşme bazılarının kabullendiği bazı çevrelerin kabullenmediği sosyal değişikliklere neden oldu. Bizde Noel'in belli bir kesimde dinsel anlamını yitirmesi gibi, bayram da birçok kişi için sadece egzotik ve güneşli tatil yörelerine seyahat fırsatı anlamına geliyor.
|
|
|
|
|
|
|
|
|