|
|
|
|
Bayramda ulaşım bedava
Adalet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, kamu çalışanlarının arife günü olan 9 Ocak 2006 Pazartesi günü yarım gün idari izinli sayılacaklarını bildirdi.
Bakanlar Kurulu toplantısının ardından açıklamalarda bulunan Çiçek, Kurban Bayramı tatilinin başladığı, 10 Ocak 2006 saat 00.00'dan 15 Ocak Pazar 00.00'a kadar otoyol ve boğaz köprülerinden, belediye toplu taşıma hizmetlerinden ücretsiz faydalanılmasına imkan verecek Bakanlar Kurulu kararı alındığını belirtti.
Çiçek, böylelikle, bayram süresince köprü, otoyol ve toplu taşıma
araçlarının ücretsiz olacağını bildirdi.
Cemil Çiçek, toplantıda ayrıca, Arife günü olan 9 Ocak 2006 Pazartesi günü kamu çalışanlarının yarım gün idari izinli sayılmasına ilişkin karar alındığını kaydetti.
Adalet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, ''ABD'nin bazı ülkelerle ilgili politikalarında Türkiye'nin imkanlarından istifade etmek için bazı ziyaretlerin yapıldığı'' gibi, doğru olmayan, asılsız haberlerin basında yer aldığını belirterek, ''Bu gibi asılsız haberler nedeniyle Türkiye, ister istemez bir kısım terör örgütlerinin veya benzeri şiddetten yana kuruluşların hedefi haline geliyor'' dedi. Çiçek, Kültür ve Turizm Bakanlığı taşra teşkilatlarının bazı hizmet unsurlarının, mahalli idarelere devredilmesiyle ilgili tasarının Bakanlar Kurulu'nda karara bağlandığını ve bayram sonrası TBMM'ye gönderileceğini bildirdi. Bakanlar Kurulu toplantısının ardından açıklamalarda bulunan Çiçek, toplantıda, 2005 yılının çok yönlü değerlendirmesinin yapıldığını belirtti.
2005 yılının hükümet ve Parlamento çalışmaları açısından başarılı bir yıl olduğunu ifade eden Çiçek, 2005 yılında ortaya konan hedeflerin esas itibariyle tutturulduğunu kaydetti. Çiçek, ''Ortaya neyi koyduysak büyük ölçüde gerçekleştirdik'' dedi. Türkiye'nin 3 yıldan beri sürdürülebilir bir kalkınmayı hedeflediğini ve bunu da gerçekleştirdiğini söyleyen Çiçek, ''Bunun devam etmesi lazım. Hedefler tutturulduğu sürece uyguladığımız politikalarda herhangi bir sapmaya meydan vermeden bunu kararlılıkla sürdürmemiz gerekir'' diye konuştu.
Cemil Çiçek, 2005 yılında 165 yasa çıkarıldığını vurgulayarak, bunların önemli bir kısmının reform niteliğinde olduğunu, Türkiye'nin dönüşümüne, değişimine katkı sağlayan, daha etkili, verimli, süratli, kaliteli kamu hizmetinin sunumuna imkan veren yasal düzenlemeler olduğunu söyledi. Önemli düzenlemeleri sıralayan Çiçek, hastanelerin birleştirilmesi, bazı hizmetlerin yerel yönetimlere devri, Belediyeler Kanunu, İl Özel İdarelerin Kurulması, Bankalar Kamu Mali Yönetimi Yasası ve son olarak 15 yeni üniversite kurulmasıyla ilgili yasaların önemine işaret etti.
REKOR SAYIDA YASA...
Çiçek, 2005 yılının, rekor sayıda yasanın çıkarıldığı bir yıl olduğunu belirterek, 18 kasım 2002'den bugüne kadar 571 kanun çıkarıldığını, TBMM Genel Kurulu'nda 105 kanun tasarısı bulunduğunu, bunları 2006'da yasalaştırmayı ümit ettiklerini bildirdi. TBMM Başkanlığı'na 559 tasarı sevk edildiğini söyleyen Çiçek, Başbakan'a arz edilen 1 kanun tasarısı bulunduğunu bildirdi. Çiçek, ''Böylece 3 yıl içinde 1235 kanun gözden geçirilmiş, hata bazıları ilk defa çıkarılmıştır'' dedi. Çalışma gününün 250 gün üzerinden hesaplanması halinde, geçen 3 yılda 750 gün içerisinde 1235 yasa çıkarıldığını, bunun, Türkiye'de dönüşüm ve gelişimin ne kadar temelden olduğunu göstermesi açısından önemli olduğunu vurguladı.
AB SÜRECİNDE YENİ STATÜ
Türkiye'nin 2005 yılında, Avrupa Birliği süreci içerisinde, 3 Kasım ile birlikte yeni bir statüye kavuşması ve lig atlamasının önemli bir gelişme olduğuna işaret eden Çiçek, ''Aslında 2005 yılının bence en önemli olayı budur. Çünkü Türkiye'nin 1963'ten beri hedeflediği en önemli dönüm noktalarından bir tanesidir'' dedi. Çok sayıda olayın 2005 yılına sığdığını ifade eden Çiçek, bu nedenle 3 Ekim'in, televizyon yayınlarında da göz ardı edildiğinden, üzerinde fazla durulmadığından yakındı. Hükümet olarak 2006'da da 2005 yılında olduğu gibi İlerleme Raporu'ndaki yasalaştırma ve kurumsallaştırma çabalarını, gayretlerini sonuna kadar sürdüreceklerini belirten Çiçek, ''Bu konuda hükümet olarak herhangi bir rehavet içinde değiliz. Bunu önemsiyoruz, Türkiye'nin bu süreci hiç yavaşlatmaması lazım. Hükümetin bu noktadaki kararlığı devam ediyor'' diye konuştu.
KÜLTÜR VE TURİZMDE YEREL YÖNETİMLERE DEVİR
Cemil Çiçek, geçmişte bazı hizmetlerin merkezden yürütüldüğünü, bunun da hizmetin kalitesi, verimliliği açısından bazı sıkıntıları beraberinde getirdiğini belirterek, bir kısım hizmetleri devrettiklerini anımsattı. Çiçek bugün de Kültür ve Turizm Bakanlığı ile ilgili bir yasayı görüştüklerini belirterek, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın taşra teşkilatlarının bazı bölümlerinin, bazı hizmet unsurlarının mahalli idarelere devredilmesiyle ilgili bir tasarının bugün görüşülerek karara bağlandığını bildirdi. Çiçek, söz konusu tasarının bayram sonrası TBMM'ye gönderileceğini kaydetti. Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın merkezden görülen bir kısım hizmetlerinin, belediyeler, il özel idareleri, geri kalan bölümlerin yine merkez teşkilat tarafından yerine getirileceğini ifade eden Çiçek, tasarıdan örnekler verdi.
Belediye sınırları içinde Devlet Güzel Sanatlar Galerileri, müzeler, kütüphaneler, kültür merkezleri ve enformasyon hizmetlerinin belediyeler tarafından sürdürüleceğini dile getiren Çiçek, belediye hudutları dışında kalanların ise il özel idarelerince yürütüleceğini bildirdi. Kültür Turizm İl Müdürlükleri, Arkeoloji Müzeleri, İl Halk Kütüphaneleri'nin il özel idarelerince, ulusal nitelikteki müzeler, yazma eser kütüphaneleri ve ören yerlerinin ise merkezden yönetileceğini kaydetti.
YASA HAZIRLIKLARINDA USUL VE ESASLAR YÖNETMELİĞİ
Çiçek, Bakanlar Kurulu'nda ayrıca, yeni bir yönetmeliğin de görüşüldüğünü söyledi. Türkiye'nin yasama çalışmaları açısından yepyeni bir döneme girdiğini, önümüzdeki dönemde de bu yasama çalışmalarının sürdürüleceğini dile getiren Çiçek, bu nedenle mevzuatta yasaları hazırlarken bir kısım sıkıntılar olduğunu kaydetti. Yasa hazırlıkları sırasında uyulması gereken usul ve esasların yeni baştan gözden geçirilmesi gerektiğine işaret eden Çiçek, ''Bir yasa tasarısı hazırlarken dikkat edilmesi gereken hususlar nedir, nelere riayet edilerek daha mükemmel bir yasa yapabiliriz? Bununla ilgili bir yönetmelik bugün görüşüldü'' dedi. Bu yönetmeliğe göre, yasa tasarıları hazırlanırken, öncelikle dikkat edilmesi gereken hususları anlatan Çiçek, ilk olarak, konuyla ilgili bir yargı kararı söz konusuysa, bunun mutlak surette göz önünde bulundurulması gerektiğini söyledi.
GÖRÜŞ İÇİN SÜRE
Yasa tasarısı hazırlanırken, AB süreci içinde bu yasama faaliyetleri sürdürüldüğü için AB Müktesebatı'na uyumun da bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra daha büyük bir hassasiyetle üzerinde durulacağını ifade eden Çiçek, ''Bu konuyla ilgili AB Genel Sekreterliği daha bu konularda müdahil durumda olacaktır'' dedi. Yasa hazırlanırken, konuyla ilgili mahalli idareler, meslek odaları, kamu kurumları, üniversiteler ve sivil toplum kuruluşlarının görüşlerinin mutlaka alınacağını kaydeden Çiçek, tasarılar hazırlanırken sürati temin etmek adına ilgili kurum ve kuruluşların konularla ilgili görüşleri için süre getirildiğini söyledi. Çiçek, ilgili kurum ve kuruluşların yasa tasarılarıyla ilgili görüşlerini en geç 30 gün içinde bildirmeleri gerektiğini dile getirdi.
9 GÜN TATİL
Çiçek, Bakanlar Kurulu'nda iki karar aldıklarını belirterek, bunlardan birinin, Kurban Bayramı tatili nedeniyle 10 Ocak 2006 00.00'dan, 15 Ocak Pazar 00.00'e kadar, otoyol ve boğaz köprülerinden, belediyelerin ve onların kurduğu işletmelerin toplu taşıma hizmetlerinden ücretsiz faydalanılmasına imkan verecek bir karar olduğunu bildirdi. Çiçek, ''Bu tarihler arasında hem otoyol hem köprü hizmetlerinden, belediyeler kendileri uygun görüyorsa, vatandaşlarımız bayram süresince ücretsiz hizmet görebileceklerdir'' dedi. Cemil Çiçek, ayrıca alınan bir başka karar gereği, Pazartesi günü mesainin açık olduğunu, ancak aradaki zamanı hesaba katarak, yarın günü kamu görevlileri bakımından idari izinli olarak saydıklarını bildirdi. Çiçek, ilgili kurumların, hizmetin asgari ölçüde sürdürülmesi için gerekli düzenlemeleri yapacağını kaydetti.
MİT VE CIA'NIN ZİYARETLERİ
Üzerlerinde durdukları bir başka konunun da Türkiye'nin Bağdat Büyükelçisi Ünal Çeviköz'ün bulunduğu konvoya Irak'ın başkenti Bağdat'ta silahlı saldırı düzenlenmesi olduğunu söyleyen Çiçek, ''Kendisi ve konvoyda bulunanlar herhangi bir yara almamıştır. Bu sevincimizin en önemli kaynağıdır'' dedi.
Bölge ve konumu açısından önemli bir ülke olan Türkiye'nin çevresinde de önemli olayların meydana geldiğine dikkati çeken Çiçek, şöyle devam etti:
''Bütün bunlardan dolayı, son zamanlarda, hem müttefik ülkelerden, hem de içerisinde bulunduğumuz ittifaklardan Türkiye'ye bir kısım ziyaretler yapılıyor. ABD, NATO başta olmak üzere. Bu ziyaretler, esas itibariyle rutin ziyaretlerdir. Ancak kamuoyuna yansıyan bir kısım asılsız beyanlar var. Bunun altını çiziyorum. Bu ziyaretlerin, 'ABD'nin bazı ülkelerle ilgili politikalarında Türkiye'nin imkanlarından istifade etmek için yapıldığı' gibi, doğru olmayan, gerçeği yansıtmayan tümüyle asılsız bir kısım haberler basında yer almaktadır ya da bu konularla ilgili değerlendirmeler yapılmaktadır. Bu türlü beyanların Türkiye'de çıkmış olması, yazıların çıkmış olması dış basın açısından da zaman zaman kaynak teşkil ediyor, asılsız haberler oralarda da çıkıyor. Tabii bunun getirdiği bir sonuç var. Bu gibi asılsız haberler nedeniyle Türkiye ister istemez bir kısım terör örgütlerinin veya benzeri şiddetten yana kuruluşların hedefi haline geliyor. Bunun bedelini de büyük ölçüde yurtdışında büyük bir fedakarlıkla görev yapan insanlar ödüyor.''
Basında yer alan bu türlü haberlerin doğru olmadığını kaydeden Çiçek, ''Bunun altını bir defa daha çiziyoruz. Ümit ediyoruz ki bundan sonra bu konularla ilgili yazılar yazılırken, haberler verilirken, büyük bir sorumluluk duygusu içinde, yazdığımız her haberin Türkiye'yi nelerin hedefi haline getirdiği noktasında daha sorumlu davranılmış olur. Tekrar ifade ediyoruz; Bunlar rutin ziyaretlerdir, yazılıp çizilenlerle kesinlikle alakası yoktur'' diye konuştu. Çiçek, Büyükelçi Çeviköz ve beraberindeki görevlilere ''Geçmiş olsun'' dileklerini iletti.
"RUSYA'DAKİ DOĞALGAZ KRİZİ TÜRKİYE'Yİ ETKİLEMEZ"
Hükümet Sözcüsü ve Adalet Bakanı Cemil Çiçek, Ukrayna ile Rusya arasında doğalgaz konusunda yaşanan sorundan Türkiye'nin etkilenmesinin söz konusu olmadığını bildirdi. Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısında ele alınan konulara ilişkin açıklama yaptıktan sonra gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin, ''Rusya'nın Ukrayna ile doğalgaz konusunda yaşadığı anlaşmazlıktan Türkiye'nin etkilenmesi söz konusu. Acaba bu konuyu görüştünüz mu, önlem düşünüyor musunuz?'' sorusu üzerine Çiçek, ''Siz peşinen hüküm veriyorsunuz. Ben soruyu 'etkilenmesi söz konusu mu?' diye soracaksınız bekledim. Tam tersi Enerji Bakanı arkadaşımız Ukrayna ile Rusya arasındaki doğalgaz konusundaki ihtilaftan Türkiye'nin kesinlikle etkilenmeyeceğini açıkça ifade etmiştir. Bunun detaylarını icap ediyorsa kendisi de açıklar. Bir etkilenme söz konusu olmayacaktır. Sayın Bakan bu konuda bilgi vermiştir'' dedi.
Bir gazetecinin, ''Genelkurmay Başkanı 'yeni yasalarla teröristlere büyük imkan kazandırıldı' diyor ve terörle mücadele yasasının değişmesi gerektiğini vurguluyor. Sayın Özkök'ün eleştirilerine ne diyorsunuz? Bununla ilgili çalışmalar vardı, onlar ne aşamada?'' sorusunu Çiçek, şöyle yanıtladı:
''Bakanlar Kurulu toplantısında bu konu konuşulmadı. Terörle ilgili konular zaman zaman Bakanlar Kurulu'nda ama esas itibarıyla, Milli Güvenlik Kurulu'nun hemen her gündem maddesi zaten iç ve dış güvenlik konularıdır. Bu konular oralarda konuşuluyor. Terörle mücadele süreklilik arzeden bir konudur. Keşke bütün dünyada terörle mücadelede belli bir dönem sonra bunları yok farzetsek ve ona göre düzenleme yapsak. Ama anlaşılıyor ki terörle mücadele hem bölgemiz, hem ülkemiz, hem de bütün dünya açısından süreklilik arzeden bir konudur. Bunun için mevzuat düzenlemeleri gerektiğinde bunlar her zaman yapılabilir, yapılması gerekebilir. Biz zaten bu konularla ilgili bir kısım düzenlemeleri ceza mevzuatımız içerisinde yaptık. Daha özel düzenlemeler gerekiyorsa onları da yapabileceğimizi ifade ettik. Bu konuda yapılmış çalışmalar da var. Hem Bakanlık olarak bir taslak hazırlamıştık, hem de partide bu konu belli ölçüde değerlendirildi. Ümit ediyorum, önümüzdeki günlerde eğer ihtiyaçlara göre bunu tekrar güncelleştirmek gerekirse bunları da yapabiliriz, bu konuda yeterli hazırlığımız da var.''
Bir gazetecinin, ''Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Bakanlar Kurulu toplantısında 301. maddenin ele alınacağını söylediğini'' belirterek, bunun gündeme gelip gelmediği sorusuna Çiçek, ''Başbakan, 'değiştirilebilir' demiştir, 'değiştirilecektir' dememiştir. Bugün gündeme gelmedi. Gündemde o konu yok'' karşılığını verdi.
''KUŞ GRİBİ''
Kuş gribi vakaları ile ilgili değerlendirme yapılıp yapılmadığı sorusu üzerine Çiçek, ''Bugün o konularda fazla konuşmadık'' dedi. Çiçek, şöyle devam etti:
''Daha önce de bu konuyu burada ifade etmeye çalıştım. Bir konuyu kendi dar sınırları içinde tutmaz da sanki 'böyle bir rahatsızlık, böyle bir hastalık Türkiye'de yaygın bir şekilde varmış' dersek, Türkiye'den yapılan ithalatlar açısından sıkıntılar meydana getirir. Neticede bir sağlık olayıdır. Bunu kendi çerçevesinde tutmak lazım. Aynen Manyas'ta meydana gelen olayda olduğu gibi, Sağlık Bakanlığı ve Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nın bu konuda tecrübesi var, birikimi var. Tedbirleri zamanında alıyorlar. Bu noktada endişe edilecek bir durum yok. Bu konuyla ilgili zaten Sağlık Bakanı ve Tarım Bakanı arkadaşlarımız gerekli açıklamayı, icap ediyorsa yaparlar.
Ancak bazı konularda, bizim dışımızda, bir kamu görevlisi, biraz da işgüzarlık olsun diye bir işlemi yapıyor, bir ihtimali gündeme getiriyor, o zaman da bütün dünyada Türkiye'de kuş gribi varmış gibi bir algılama meydana geliyor. 'Kuş gribi olabilir' diyor; olabilirden, 'kuş gribi vardır'a geliyoruz. Bundan da Türkiye büyük ölçüde zarar görüyor. Beyanlara da dikkat etmek lazım gelir. Şu anda Bakanlık seviyesinde yapılan çalışmalar var. Vahamet arzeden, kesinleşmiş bir durum söz konusu değil. İcap ediyorsa onlar teknik düzeydeki açıklamalardır, ilgili bakanlık yapar. Bugün için endişe verici herhangi bir durum söz konusu değil.''
ABD'DEN YAPILAN ZİYARETLER
Bir gazetecinin, ''Türkiye'ye son dönemde yapılan ziyaretlerle ilgili haberin yapıldığı gazetenin bir İsrail gazetesi'' olduğunu anımsatması üzerine Çiçek, şunları söyledi: ''Hatırlarsanız, üst üste ABD'den güvenlik birimlerinin başındaki yöneticiler Türkiye'ye geldi, onun dışında gelenler var. Önümüzdeki günlerde gelecekler olacak. Bunların hepsi, bazı ülkelerle ilgili ABD'nin uygulayacağı bir politika var, uygulamakta olduğu bir politika var. Bu politikalardan dolayı Türkiye'nin bazı imkanlarından istifade edeceği söyleniyor. İlla haber olarak değil, yorum olarak, değerlendirme olarak yapılıyor. Bunun üzerine de Türkiye bu politikadan rahatsız olanların hedefi haline geliyor. Benim söylemek istediğim budur.''
İNCELEME
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, Demokratik Toplum Partisi üyesi 56 belediye başkanının, Roj TV'nin kapatılmaması için Danimarka Başbakanı'na gönderdikleri mektup ile ilgili inceleme başlattığı anımsatılarak, konunun ele alınıp alınmadığının sorulması üzerine Çiçek, şöyle konuştu:
''İncelemeyi cumhuriyet başsavcılığı başlattıysa onu biz burada nasıl görüşürüz? Bir savcılık inceleme başlattıysa hükümet ne diyecek buna... Türkiye bir anayasal devlettir. Anayasası var, kurumları var. Kurumların yetki, görev ve sorumlulukları belli. Ortada suç teşkil eden bir şey varsa, hiçbir yerden izin almaksızın, cumhuriyet savcıları gereğini yapar, yasalar neyi gerektiriyorsa onu yaptırır. Dolayısıyla cumhuriyet savcılığının görev alanına giren bir konuda hükümet olarak bizim birşey dememiz söz konusu değil. İçişleri Bakanlığı da çünkü belediyeler bazı faaliyetleri sebebiyle İçişleri Bakanlığı ile irtibatlılardır, bu konunun değerlendirilmesini İçişleri Bakanlığı yapar. Benim sizden ricam yargının el attığı konuyla ilgili bir daha soru sormayın. Çünkü bu doğru olmuyor. İster istemez ya siz, ya ben anayasaya, yasaya aykırı bir şey yapmış oluruz. Ben da anayasaya uyayım, siz de uyun. Bırakalım Türkiye'de herkes kendi görevini yapsın. Hükümet olarak bizim işimiz, bizim görevimiz, herkesin görevini yasaların kendine yüklediği yükümlülükleri yerine getirmesi noktasında her türlü kolaylığı sağlamıştır. onun dışındaki konu, yargının kendi işidir.''
''İşçi ikramiyelerinin bayramdan önce ödenip ödenmeyeceği''nin sorulması üzerine Çiçek, konunun toplantıda gündeme gelmediğini belirtti. Bir başka soru üzerine Çiçek, hükümet olarak henüz yapamadıkları bazı konular bulunduğunu söyledi. Bunların başında ''sosyal güvenlik reformu''nun geldiğini ifade eden Çiçek, ayrıca TBMM'ye sevk edilen veya TBMM Genel Kurulu'na giden bazı kanun tasarıları olduğunu anlattı. Her yasanın belli bir alandaki ihtiyacı karşılamak ve belli bir problemi çözüme kavuşturmak amacıyla hazırlandığını ifade eden Çiçek, ''Demek ki bu yasalardan bazıları çıkmadığına göre, o konularda yapamadıklarımız var. Bunları da önümüzdeki dönemde yapma gayreti içerisindeyiz'' diye konuştu.
|
|
|
|
|
|
|
|
|