Doğru formül budur
Erkekler tarafından, bir yazımda sözünü ettiğim; "fazla mükemmeliyetçi, her daim üstü başı, saçı, evi, derli toplu, temiz-pak deterjan perisi kadınlar" dan şikayet edildiği kadar, tersi durumlar da olabiliyor tabii. Onları da unutmadık. Zaten mesajlarınızla unutturmadınız. Bakın bir erkek okurum ne diyor: "Sevgili Öncel, Yazında anlattığın ev ortamı bana da tanıdık geldi. Fakat biraz değişik (!) bir açıdan: Sabah kalkıldığında bulaşık makinesi boş, mutfak tezgahı üstü bulaşık doluysa... Pazardan alınan sebze meyve torbaları açılmadan doğrudan çöpe gidiyorsa... İşten dönüşte duş almak için her duşkabin açılışında dolu dolu ıslatılmış "don"ları kaldırmak zorunda kalıyorsan... Çamaşır makinesinin içi ve çamaşır sepeti full ise... Bilmem kaç senede okunan kitap adedi bir elin parmaklarını geçmiyorsa... Saçlara ancak sitemlerle şekil verdirilebiliyorsa... Bir yere gidilecekse ve üstü giyilecek bir şey bulunamıyorsa... Aşk nasıl köpürtülecek? Sevgi nasıl büyütülecek? Saygı nasıl korunacak? Olamadı zaten... Sevgilerimle."
Hay Allah! Okurumun durumuna üzüldüm doğrusu... Aslında bu kadın tipi de, "deterjan tipi kadınlar" kadar çekilmez tabii... Bu erkeklere nasıl yaranılacak peki? İkisinin ortası bulunarak... Off yahu... Hem elden vileda düşmeyecek hem de o vileda adamın olduğu ortamlarda bir kenara saklanıp ağızda bir gül ile direk dansı (!) yapılacak... Evet evet... İşte mutlu beraberliklerin doğru formülü... Tabii önce bütün bunları hakedecek bir adam bulunacak... Bulunacaaaak.... Bul!
HASTAYIZ HASTA Türkiye'de 500 binden fazlası ağır derecede, en az 6-7 milyon, sigortanın tellerini sıyırmış, hatta motor yakmış eleman bulunduğunu biliyor muydunuz? (Arada ben de onların arasına karışıyorum ama Allah'tan kendi tedavimi kendim yapabiliyorum artık.) Sağlık Bakanlığı'nın verileri bunlar... Devamı daha vahim: Türkiye'de her yıl 6 binden fazla yeni şizofren hastası ortaya çıkıyor ve 15-54 yaş grubu içinde en az 300 bin dolayında şizofrenik hasta bulunuyor. Ve başta da dediğimiz gibi, Türkiye'de 500 binden fazla ağır derecede, en az 6-7 milyon da tedavi gerektiren orta ve hafif şiddette ruhsal bozukluk tanısı konabilecek birey bulunduğu tahmin ediliyor. Ruhsal rahatsızlıklar içinde en çok rastlanansa depresyon... Depresyonlar, yaygınlığı ve insan yaşamındaki önemi nedeniyle Türkiye'de de önemli bir halk sağlığı sorunu olarak kabul ediliyor. (Benim sık sık girip çıktığım vazgeçilmezim... Canım benim...) Nevrozlar ve strese bağlı bozukluklar da oldukça yaygın. Ben de zaman zaman, sevgili arkadaşlarıma bakıp "Hey güzel Allah'ım, neden etrafımda bir tek normal insan yok benim?" der dururdum. (Kendimi dahil ederek). Meğer memleket özelliğiymiş!
|