| |
|
|
'Uzman' görüşü
Başbakan "din çimentodur" deyince... Çimento Sanayii'nin (ÇİTOSAN) eski genel müdürü Sedat Yıldız bize "mesaj" gönderdi. Sedat bey, ülkemizde "çimento işini en iyi bilen üst bürokratlardan." Mesajı "ilginç." Bu "uzman görüşünü" sizlerle paylaşmak istiyoruz.
Sayın Yavuz Donat, Çimentolar (çeşitli tipleri vardır) CaO, SiO2, Fe2 O3 ve belirli bir miktarda (en çok % 5) MgO içeren ham maddelerin uygun oranlardaki karışımının klinkerleşme sıcaklığında (1300C) yakıldığında oluşan Kimyasal bileşimlerin, belirli bir oranda alçı (Ca SO2, 2 H2O) ile (% 1 % 5) bir arada öğütülerek elde edilen toz halindeki HİDROLİK (su ile) BAĞLAYICI bir inşaat malzemesidir. Yani: Çimentoya, tipine göre, belirli bir oranda Su katmazsanız hiçbir BAĞLAYICI özelliği olmaz. Dikkat edilirse, BİRLEŞTİRİCİ kelimesini kullanmıyorum. Zira birleştirmekle, Bağlamak aynı anlamda kullanılamaz. En azından bu bağlamda kullanılamaz. Buna açıklık getirdikten sonra, günlerdir gazetelerin sayfalarını renklendiren DİN..............'in ÇİMENTOSUDUR gibi çeşitli beyanatlar, yorumlar ve iddialı savunmalara bende; yukarıda açıkladığım İlmi tanımlamanın ışığında görüşlerimi belirtmek istiyorum. Madem ki DİN, bir Birleştirici olarak düşünülüp ÇİMENTO olarak KABUL ediliyorsa, diyebiliriz ki; DİN=ÇİMENTO'dur. Bu durumda ortaya iki tez çıkar; 1- DİN=ÇİMENTO ise BAĞLAYICI olması gerekecektir. 2- DİN=ÇİMENTO ise BAĞLAYICI olarak bu işleri yerine getirmesi için, içine belirli oranda su katılması gerekecektir. Yani DİN sulandırılmalıdır.
Sayın Donat a- Gazetelerde yer aldığı şekliyle SÖYLEV (NUTUK)'de ATATÜRK'ün böyle bir ifadesine rastlamak mümkün değildir. b- DİN Bağlayıcı değil, Birleştirici olabilir. Dolayısıyla Dinin Çimento olduğu, bu şekliyle uyum sağlamayacağından, düşünüş ve kullanış biçimi yanlış olacaktır. c- DİN'e su katıldığı anda, yani sulandırıldığı anda, DİN kavramı ve içeriği deforme edilmiş, O'nun Dokusu bozulmuş olacaktır. d- Dokusu bozulmuş bir malzemeyi, kendi doğrularımız yönünde kullandığımız zaman, gerçek doğrularla arasında farklılıklar olacağından, Toplumsal doğrulardan sapılmış olacaktır. Bu da gösteriyor ki öyle görüşler bırakalım Bağlayıcı olmayı Birleştirici de olamayacaktır. e- Toplumdaki başkalaşımlar, ayrılıklar hatta ve hatta kopmalar aynı DİN'e sahip olan insanlar arasında bugünkü gibi KAOS'a neden olacaksa, O DİN'e, O Çimento'ya bozuk mu dememiz gerekecektir? Veya su normalden fazla verirsek, çok sulandırılmış bir Dinin sağlıklı bir düşünceyi oluşturması mümkün olabilecek midir? Bugünkü olaylar, böylesine basite indirgenerek çözüme kavuşturulamaz. Aksine, her geçen gün kutuplaşmalar keskinleşir ve BAĞ kopma noktasına gelir. Bilerek veya bilmeyerek böyle bir oyuna zemin hazırlamak, tüm ulusumuzun felaketine neden olabilecektir. Sevgi ve saygılarımla Sedat Yıldız
|