|
|
|
|
"Yargının bağımsızlığına saygı duyulmalı"
Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, demokrasinin Türkiye'de daha iyi işliyor oluşunun, güçlerin bağımsızlığı, yargının bağımsızlığı ilkelerini göz ardına alamayacaklarını belirtirken, ''Bugün güçlerin ayrılığı ilkesi eğer temel bir prensip ise buna herkesin saygı duyması lazım, AB'nin de saygı duyması lazım, bizim içimizde de saygı duyulması lazım'' dedi.
Başmüzakereci Babacan, AB'ye katılım süreci çalışmaları kapsamında ''Kamu Alımları'' ile ''Rekabet Politikaları'' fasıllarının tarama çalışmaları hakkında, Hazine Müsteşarlığı'nda
düzenlenen teknik düzeydeki bilgilendirme ve değerlendirme toplantısının açılışında konuştu.
3 Ekim 2005 tarihinden itibaren Türkiye-AB ilişkilerinin yepyeni bir döneme girdiğini anlatan Babacan, artık Türkiye'nin bir aday ülke değil, katılım sürecine başlamış bir ülke konumuna geldiğini hatırlattı.
''AB'ye uyum demek aslında AB'nin kurum ve kurallarına kendi kurum ve kurallarımızı uygun hale getirmek demektir'' diyen Babacan, AB müktesebatının 35 fasıla ayrıldığını, Türkiye'nin bu 35 başlık altında müktesebatla ilgili konuları tek tek inceleyeceğini söyledi.
Babacan, bu başlıklarda öncelikle ''AB nerede Türkiye nerede''nin karşılaştırmasının yapılacağını, daha sonra AB müktesebatına hangi takvim içinde girileceğinin müzakerelerinin yapılacağını kaydetti.
YIL SONUNA KADAR 6 BAŞLIK TAMAMLANACAK
Türkiye'nin şu ana kadar 35 fasıldan 4'ünde tarama çalışmalarını tamamladığını belirten Babacan, önümüzdeki hafta 2 fasılın daha tarama çalışmalarının tamamlanacağını, böylece yıl sonu itibariyle 6 fasılda tarama çalışmalarının tamamlanmış olacağını söyledi.
Tarama çalışmalarının ''tanıtım ve ayrıntılı tarama'' olmak üzere 2 bölümden meydana geldiğini anlatan Babacan, tanıtıcı taramada AB Komisyonu'nun anlatıcı konumda olduğunu, ayrıntılı tarama da ise Türkiye'nin anlatıcı konumunda bulunduğunu kaydetti.
Babacan, biten 4 fasılda tarama çalışmalarının her iki etabınında tamamlandığını bildirdi.
''KATILIM SÜRECİ TAM BİR UYUM İÇİNDE DEVAM EDİYOR''
Katılım sürecinin hiçbir aksama olmaksızın tam bir uyum ve koordinasyon içerisinde sürdüğünü anlatan Babacan, şöyle konuştu:''Kurumlarımız, kurum temsilcilerimiz Brüksel'de yapılan toplantılarda AB müktesebatına hazırlıklı olduklarını, donanımlı ve birikimli olduklarını somut olarak gösteriyorlar. Benim de AB yetkilileriyle yaptığım toplantılarda açıkçası kurumlarımızın bu heyecanı ve tecrübesi özellikle bana aktarılıyor ve Türkiye'nin gayretlerinden övgü ile söz ediliyor. Biz bu heyecanı kaybetmemek için çalışacağız. Türkiye bu zorlu ve uzun süreçten başarıyla ve alnının akıyla çıkacaktır. Bundan hiç kimsenin en ufak bir şüphesi, en ufak bir tereddüdü olmamalıdır.''
AB SÜRECİYLE İLGİLİ YAPILAN ELEŞTİRİLER
AB süreciyle ilgili zaman zaman eleştiriler yapıldığını ve bu eleştirilere kendilerinin çok değer verdiklerini de anlatan Babacan, ''Ancak eleştirilerden bazıları maalesef kimi zaman aceleci bir tavırla, kimi zaman da ideolojik kaygılarla yapılıyor. Bu da hem bu kişilerin itibarına gölge düşürüyor, hem de ülkemizin ulusal çıkarlarını hedef almış oluyor'' dedi.
Türkiye'nin AB hedefinin bir siyasi partinin veya grubun hedefi olmadığının, bu hedefin arkasında toplumda uzun yıllar boyunca oluştur bir mutabakat ve uzlaşmanın söz konusu olduğunu ifade eden Babacan, şöyle konuştu:
''AB konusunda bugüne kadar pekçok hükümetin katkısı olmuştur, bundan sonra da pekçok kişi ve kuruluşun katkıları olacağını söyledi. Şimdi ulusal boyutu görmeyip (bu hükümet, bunlar başarılı olmasın da Türkiye'ye ne olursa olsun, çamur atalım karalayalım) ve muhalefet için muhalefet yapma anlayışı açıksa söylüyorum aslında bir hastalık belirtisi. AB üyeliğinden kazançlı çıkacak olan herşeyden önce Türkiye'nin kendisidir. Bu sürecin aksamasından da her şeyden önce Türkiye zarar görür.''
''ÇOK ACELECİ YAKLAŞIMLAR GÖRÜYORUZ''
Ancak gerek AB tarafından gerekse Türkiye'nin içinden çok aceleci yaklaşımlar gördüklerini belirten Babacan, Türkiye'nin siyasi reform sürecinin yasaların çıkarılıp kağıt üzerinde yer almasıyla bitecek bir süreç olmadığını söyledi.
Babacan, ''Bu aynı zamanda bir kültürel, zihinsel dönüşüm. Bu da zaman alacak. Aceleci olmamız gerekiyor'' dedi. Uygulamalarda ilgili somut sıkıntılar gördükleri zaman gereğinin yapılacağını belirten Babacan, şu anda başta özgürlükler ve insan hakları olmak üzere Türkiye'nin güçlendirmeye çalıştığı konular bulunduğunu kaydetti.
Babacan, konuyla ilgili şunları kaydetti:''Demokrasinin Türkiye'de daha iyi işliyor oluşu, güçlerin bağımsızlığı, yargının bağımsızlığı bu ilkeleri göz ardına alamayız. Bugün güçlerin ayrılığı ilkesi eğer temel bir prensip ise buna herkesin saygı duyması lazım. AB'nin de saygı duyması lazım, bizim içimizde de saygı duyması lazım. Çok aceleci davranılıyor, bunlar zaman isteyen konular ve mutlaka uygulamayla ilgili somut gelişmeleri özlemlememiz lazım.''
(AA)
|
|
|
|
|
|
|
|
|