| |
|
|
Yasa değişir kafa değişmez
Meclis yeni ceza yasasıyla cinayet suçlarında "Töre" indirimini kaldırmıştı. Biz de, uygar dünyanın uygar ülkesinin vatandaşları olarak alkışlamıştık. Bu değişiklikten sonraki ilk "Medyatik" cinayet davası sonuçlandı. Gayrımeşru çocuk doğurduğu için kardeşleri tarafından öldürülen Güldünya'nın davası. Yargılamayı gerçekleştiren ağır ceza mahkemesinin hakimlerinden biri, diğer iki hakimin "Yeni" yasayı uygulamasından duyduğu rahatsızlığı "Muhalefet şerhi" olarak karara yazdırdı. Hakim Ahmet Vedat Güneş, Güldünya'nın gayrı meşru çocuk doğurmasına ailenin tepkisiz kalamayacağını, toplumun kendilerini ayıplayacağını, ailenin baskı altına alındığını bu nedenle ceza indirimi uygulanması gerektiğini mahkeme zabıtlarına kaydettirdi. Vay, vay, vay İşte Türkiye bu "Hakimlerle" Avrupalı olacak, muassır medeniyet seviyesini yakalayacak, evrensel hukuka uyum sağlayacak. Yasaları değiştiriyorsunuz ama yerleşik kültürü, bırakın Doğu Anadolu'nun mezrasındaki vatandaşın kafasını, hakimin kafasından bile çıkaramıyorsunuz. Hakim Güneş'in muhalefet şerhinden anlıyorsunuz ki, benzer bir vaka kendi ailesinde meydana gelse, ailenin benzer bir tavır almasına karşı çıkmayacak. Olabilir. Kişisel olarak böyle düşünebilir. Ama hakimlik kişisel düşünceleri, geleneksel yaklaşımı değil, "Hukuku üstün tutma" mesleğidir. Hukukun ve yasaların üstünlüğüne inanmıyorsanız, bunu özümseyememişseniz, hatta hayat tarzınız bu olmamışsa hakimlik yapamazsınız. Hakim Vedat Güneş diyor ki, "Avrupa'nın bir çok ülkesinde bile bu olaydan insanların etkilenmeyeceğini iddia etmek mümkün değildir." Olabilir. İnsanlar bu olaylardan etkilenebilirler. Ama Avrupa'nın hiç bir ülkesinde "Hukuk" bundan "Etkilenmez." Ve Avrupa'nın herhangi bir ülkesinde böyle bir muhalefet şerhi yazan adama "Hakimlik yaptırmazlar."
|