| |
|
|
Apo'nun sözleri yeni değil
Yıllar önce, 1997'de Abdullah Öcalan ile Lübnan'ın Barelias kentinde bir röportaj yapmıştım. Röportaj dönüşü, MİT'ten bir davet aldım. Ankara'da, Yenimahalle'deki MİT karargahına çağrıldım. Hem röportajın bir kasetini istediler, hem de röportajda edindiğim izlenimi öğrenmeye çalıştılar. Müsteşar Köksal hariç MİT'in o günkü bütün üst düzeyine izlenimlerimi anlattım. Görüşüm şuydu: "Öcalan mücadelenin sonuçsuz olduğunun farkında. Suriye'de kontrol altında yaşamaktan bıkmış. Döne döne Türkiye'yi anlatıyor. Türkiye'yi özlüyor. 'Ben bu işe nereden girdim, bu iş bizi aşar' havasında. Zamanı geriye sarmak elinde olsa sarıp kurtulacak. 'Bir fırsat olsa da Türkiye'ye dönsem. Bu işlerden uzaklaşsam' diye düşünüyor olması kuvvetle muhtemel." Hatta gülerek şöyle bağlamıştım: "OHAL Bölge valisi olmayı bile isteyebilir." Dün Hürriyet'te Öcalan'ın sözlerini görünce o röportajı hatırladım. Terör örgütü lideri Abdullah Öcalan, o zaman da bağımsızlık, ayrılık, federasyon, konfederasyon söylemlerini bir kenara bırakmıştı. Artık böyle bir talepleri olmadığını vurguluyordu. Ancak örgütün taleplerinin artık kendi fikirlerini ve beklentilerini aştığını da gizlemekte zorluk çekiyordu. Ama bunları söyleyen Öcalan, o sözlerden sonra da terörü sürdürdü. Ta ki, Türkiye'nin sabrı taşıp, Suriye'ye ağır baskı uygulayana kadar. Öcalan'ın sözlerinde bir değişiklik yok. Ama eylemlerinde de olduğunu zannetmiyorum.
|