|
 |
 |
 |
Meclis'te araştırma komisyonu kurulacak
TBMM, Hakkari ile Şemdinli ve Yüksekova ilçelerinde meydana gelen olayları araştıracak.
TBMM Genel Kurulu'nda, Hakkari, Yüksekova ve Şemdinli'deki terör olaylarına ilişkin verilen meclis araştırması önergeleri birleştirilerek görüşüldü.
TBMM Genel Kurulu'nda, Hakkari ile Şemdinli ve Yüksekova ilçelerinde meydana gelen olaylara ilişkin, AK Parti, CHP ve Anavatan Partisi'nin, Meclis araştırması açılması için verdiği önergeler birleştirilerek ele alındı. Genel Kurul'da hükümet ve muhalef partileri görüşlerini bildirdi.
İçişleri Bakanı Aksu: "Terör olaylarına müdahale edilirken hiçbir şekilde demokrasiden
taviz verilmeyecek."
Anavatan Partisi Başkanı Mumcu:"Bölücülük etrafında yaptığımız müzakereyi bir kimlik tartışmasına dönüştürmek hiçbir zaman fayda getirmez, bölücü örgütün ekmeğine yağ sürer"
CHP İstanbul Milletvekili Atalay: "Olayları örtbas etmek mümkün değil."
***
Hükümet adına İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu, ''Bölgede yaşayan vatandaşlarımızdan en büyük isteğimiz, demokratik haklarını yasaların kendilerine tanıdığı imkanlar ölçüsünde aramaları ve tahriklere kapılarak suçlu duruma düşmemeleridir'' dedi.
TBMM Genel Kurulu'nda, Hakkari'nin Şemdinli ve Yüksekova ilçelerinde meydana gelen olaylara ilişkin AK Parti, CHP ve ANAVATAN'ın meclis araştırması açılması için verdikleri önergelerle ilgili hükümet adına konuşan Bakan Aksu, terör olaylarına müdahale edilirken hiçbir şekilde demokrasiden taviz verilmeyeceğine dikkati çekti.
''Bölgede yaşayan vatandaşlarımızdan en büyük istek ve arzumuz, demokratik haklarını yasaların kendilerine tanıdığı imkanlar ölçüsünde aramaları ve tahriklere kapılarak suçlu duruma düşmemeleridir'' diyen Aksu, vatandaşlardan, bu tür olaylar karşısında tepkilerini ifade ederken, güvenlik güçlerinin moral motivasyonunu bozacak, çalışmalarını engelleyecek tutum ve davranışlardan uzak durmalarını istedi.
Bu tür olayların aydınlatılmasında, siyasi partiler ve sivil toplum örgütlerine de büyük görevler düştüğünü dile getiren Aksu, ''Çünkü bu ülke, doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine, her karış toprağıyla hepimizindir ve her karışında yaşayan insanlar bizim insanımızdır. Biz, büyük bir ailenin fertleriyiz'' diye konuştu.
''EYLEMLERİ SOĞUKKANLILIKLA KARŞILAYIN''
Vatandaşlardan, bu eylemleri soğukkanlılıkla karşılayıp sükunetlerini korumalarını ve her zaman olduğu gibi güvenlik kuvvetlerine güvenmelerini ve desteklerinin devamını isteyen Aksu, basının da kamuoyunun duyarlılığını göz önünde bulunduracak şekilde yayın yapmaları gerektiğini bildirdi.
Aksu, şöyle konuştu:
''Toplumumuzun tüm kesimlerinin, meydana gelen bu olaylardan ders çıkartması, siyasi hesap ve rant kaygısından uzak durması gerekir. Çünkü terör örgütleri bunu istiyor. Bitmek üzere olduklarını hesap edip, öyle ya da böyle, bir şekilde kendilerini gündemde tutmak istiyor. Onun için, bu olayları, bu yönüyle de değerlendirip terör örgütlerinin ekmeğine yağ sürmeyelim. Bu al bayrağın altında, birbirini anlayan, hoşgörüyle yaşayan vatandaşlarımız bizim geleceğimizdir.''
HER TÜRLÜ TERÖRE KARŞI TAVİZSİZ MÜCADELE
Terör örgütlerinin ülkedeki demokratik gelişmeleri ve atılımları, açılımları hedef aldığını vurgulayan Aksu, ''Kaynağı ne olursa olsun, her türlü teröre karşı tavizsiz bir mücadelenin sürdürüleceğinden her vatandaşımız emin olmalıdır. Terörden yılgınlığa düşmemenin, terörle mücadelenin temel şartı olduğu da bilinmelidir. Bu gerçek, terörsüz bir yaşam isteyen insanların ortak tavrı olmalıdır'' diye konuştu.
Bakan Aksu, büyük bir kararlılıkla, olayı bütün yönleriyle ortaya çıkarmak ve suçluları kim olursa olsun yüce adalete teslim etmenin, en büyük görevleri olduğunu sözlerine ekledi.
MUMCU: KİMLİK TARTIŞMASINA DÖNÜŞTÜRMEYİN
Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu, "Hak mı, sonuna kadar evet. Demokrasi mi sonuna kadar evet, eşit fırsat eşitliği mi, adalet mi, sonuna kadar evet, ama birilerinin bölünebilir bir Türkiye hayali içinde olduğunu biliyoruz. Adalete, kardeşliğe, eşitliğe, hakka, özgürlüğe evet, ama bölücülüğe sonuna kadar yüzbin kere hayır" dedi.
İçişleri Bakanı Aksu'nun ardından söz alan Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu, terörle mücadele konusunda hükümeti sert bir dille eleştirdi.
Hükümetin olayı aydınlatmak yerine büyüttüğünü ve "kimlik" tartışmasına yol açtığını ifade ederek, "Yani birden bire bir kimlik tartışmasının odağına getirmek de Türkiye'nin birlik ve diriğine hiçbir katkı sağlamaz. Şu anda tartışılması gereken "kimlik" tartışması değildir. Bölücülük etrafında yaptığımız müzakereyi bir kimlik tartışmasına dönüştürmek hiçbir zaman fayda getirmez, bölücü örgütün ekmeğine yağ sürer" diye konuştu.
"Türkiye'yi derinleşen bir kimlik tartışmasına sürüklemenin kime ne fayda sağlayacağını bilmiyorum" ifadelerini kullanan Mumcu, sorunun sadece etnik, sadece demokrasi, az gelişmişlik sorunu olmadığını bunların da buna katkı sağladığını ifade ederek iktidarın iktidar gibi davranması gerektiğini kaydetti.
Mumcu, "İktidarsanız iktidar gibi davranacaksınız muhalefetseniz muhalefet gibi. Muhayyel hedefler gösterme. İma korkakların dilidir ima, bilgisizlerin dilidir. TBMM imayla konuşulacak bir yer değil. Burada açık yüreklilikle konuşun. Derin devletimi mi kastediyorsunuz? Anayasal değiştireceksiniz çoğunluğu caka satmak için vermedi pazarlama yapmak için vermedi, babalar gibi özelleştirme yapın diye vermedi. Gelip burada milletvekillerinize yalan beyanlarda bulunun diye vermedi. Millet bunu kendinize hizmet etmesi için verdi. Türkiye'nin demokratik şeffaf olması için önündeki engelleri kaldıracaksanız biz hazırız. Yeter ki yapmak iradesine sahip olun. Yoksa karanlığa ateş etmekten vazgeçin, komplo teorileri üretmekten kaçının, yoksa devletin adaletine olan güveni zedeliyor" diye konuştu.
Mumcu, açıklamasında terörle mücadele etmenin demokratik Türkiye ideolojisini bütün fertlerine anlatmasından geçtiğini kaydetti. Mumcu, "Hak mı, sonuna kadar evet, demokrasi mi, sonuna kadar evet, fırsat eşitliği mi, adalet mi, sonuna kadar evet, ama birilerinin bölünebilir bir Türkiye hayali içinde olduğunu biliyoruz. Adalete, kardeşliğe, eşitliğe, hakka, özgürlüğe evet, ama bölücülüğe sonuna kadar yüzbin kere hayır" değerlendirmesinde bulundu.
CHP'Lİ ATALAY: OLAYLARI ÖRTBAS ETMEK MÜMKÜN DEĞİL
CHP İstanbul Milletvekili İsmet Atalay, meydana gelen son terör olaylarını bu noktada örtbas etmenin, görmezlikten gelmenin mümkün olmadığını belirterek, ''vatandaşlar, tehlikelere karşı kamu otoritesinin kendisine kol kanat germesini istiyor'' dedi.
TBMM Genel Kurulu'nda, Hakkari ile Şemdinli ve Yüksekova ilçelerinde meydana gelen olaylara ilişkin AK Parti, CHP ve ANAVATAN'ın meclis araştırması açılması için verdikleri önergelerin görüşmelerinde, CHP grubu adına söz alan Atalay, Hakkari ve ilçelerinde Temmuz ayından itibaren ivme kazanan terör olaylarının, tüm ülkede üzüntüyle karşılanan hassas bir noktaya geldiğini bildirdi.
''Bu noktada olayları örtbas etmek, görmezlikten gelmek ya da bunu sadece o çerçevede bir olay gibi değerlendirmek mümkün değildir'' diyen Atalay, ''olaylar bu aşamaya geldikten sonra hükümetin açıklamalarını ve olayları başka yöne çekmek isteyen tutumunu ibretle izliyoruz'' diye konuştu.
''SANAL BAŞARILAR...''-
Atalay, şöyle devam etti: ''Herhalde Türkiye'de terör sorununa, sanki kendisi bu ülkede yaşamıyormuş gibi aymazlıkla yaklaşan bir siyasi iktidar olmamıştır. Sayın Başbakan her nedense hiçbir yurttaşın hissetmediği sanal başarılardan bahsedip, yöre insanına gayri samimi söylemlerle hitap ederken, terörün, kendisi iktidara geldiğinde bitmiş olduğundan bahsetmiyor.
Evet Sayın Başbakan, terörde üç yıl önce neredeydik, şimdi nereye geldik ve nereye gidiyoruz? Siz önce bu sorunun cevabını verin. Terör, bu siyasi iktidarın iş başında olduğu dönemde ivme kazanmış ve yeni bir aşamaya gelmiştir. Türkiye, terör örgütüyle sizin döneminizde sınır dışında mücadele edemez konuma taşınmıştır.''
Başbakan Erdoğan'ın olaylardan 12 gün sonra bölgeye gittiğini kaydeden Atalay, ''vatandaşlar tehlikelere karşı kamu otoritesinin kendisine kol kanat germesini istiyor. Tüm bunlar, siyasi iktidarın konunun önemini kavramamış ve kafasının karışık olduğunu göstermektedir. Siyasi iktidarın irade ortaya koyamaması, bölgede vatandaşı ve kamu görevlilerini sahipsiz bırakmaktadır. Meydan, fiili güç odaklarına teslim edilmektedir'' dedi.
''O İNSANLARIN KAZANILMASI GEREKİR''
Terörle mücadelenin en büyük dayanağının orada yaşayan insanlar olduğunu, o insanların kazanılması gerektiğini vurgulayan Atalay, şunları kaydetti:
''Onları dışlayacak, onların hukuka ve devlete olan güvenlerini sarsacak yanlışlıklara girerek terör mücadelesini başarıya ulaştırmak mümkün değildir. Biz, bu olayları Türkiye'nin terörle mücadelesine zafiyet getirecek bir anlayışla değerlendirme arayışı içinde olan bir parti değiliz. Biz bu olaylar karşısında, Türkiye'nin terörle mücadelesini zaafa uğratmayı, etkisizleştirmeyi amaçlamıyoruz. Tam tersine Türkiye'nin önündeki terör konusunun çok ciddi olduğunu ve ciddi terör konusuyla Türkiye'nin daha uzun yıllar mücadele etmek zorunda olduğunu bilerek ve Türkiye'nin terörle mücadele kararlılığına, azmine zaaf getirmeden, ama doğruları da dile getirerek bu mücadeleyi götürüyoruz.''
Atalay, kim ne hata yapmışsa o hatanın hesabının sorulması gerektiğini, bunun yapılması halinde terörle mücadelede daha güçlü olunacağını sözlerine ekledi.
ARAŞTIRMA KOMİSYONU KURULACAK
Görüşmeler sonunda oya sunulan önerge kabul edilerek, araştırma komisyonu kurulması benimsendi.
|
|
|
|
|
 |
|
 |
|