Halka arzdan ziyade borsa performansına bak
Vakıflar Bankası'nın 1 milyar dolarlık hisse senetlerine 7 milyar 150 milyon dolarlık alıcı çıkmış. Bu durumda banka biraz daha ek satış yaparak halka arzı 1 milyar 274 milyon dolarda bağlamış. Böylece 2000 yılında Turkcell'den sonra borsanın ikinci büyük arzı gerçekleşmiş oluyor. Vakıfbank'la birlikte 2005'te 2 milyar 977 milyon dolara çıkan halka arzlar İMKB tarihinin en yüksek yıllık rakamına vardı.
Neden beklendi? Bitişikte yıllar itibariyle İMKB-100 Endeksi'nin dolar bazında ortalama değerleri yer alıyor. Halka arzlarla endeksin düzeyi arasında yakın bir ilişki söz konusu. Endeks ne kadar yüksekse halka arzlar da o kadar artıyor. 2005 yılı ortalama endeksi de 2.10 cent ile 2000 yılındaki 2.35'lik değere çok yaklaşmış. Madem, Vakıfbank gibi bir büyük halka arzı yaptık, endeksin düzeyi de buna elverişli, o zaman şimdiye kadar neden beklendi? Bundan sonra halka arzlara devam edebilir miyiz?
Endekslerin yansıttığı Öncelikle Vakıflar Bankası'nın kendine özgü bir halka arz olduğunu belirtelim. Halka arzın ilk kez yüzde 70'i yabancılara tahsis edildi. Yerlilerden çok yabancılara arz yapıldı. Yabancılar ise vakıf kültürüne çok yakın ve onların gözünde bankalar moda. Bu banka da, sektörün beşinci büyük bankası.
* Yabancıların bankalara ilgisinin bir sonucu tabloda yer alıyor. 2001 krizinden bu yana en çok prim yapan sektörlerin başında "Banka" geliyor. Dolar bazında tam yüzde 450 prim yapmış. Çünkü,2001 krizi bankacılıktan çıktı, kriz sonrası en büyük yapılanma da bu sektörde gerçekleştirildi.
* Yine İMKB endeksleri içinde en değerlisi "Banka Endeksi." 4 Ekim'deki değerleri üzerinden en yükseği 5.64 cent ile "Banka Endeksi". Ona en yakın olan ise 5.21 cent ile sigorta endeksi. Bu iki endeksin varlığı ile Mali Endeks 4.15 cent'e çıkmış. 4 cent'i aşan sadece üç endeks var zaten.
* Endekslerin 4,5 yıllık performansı sektörlerin aynası gibi. Örneğin 4 cent'i geçen bu üç endeksi dördüncü sı rada İMKB30 Endeksi izliyor. Yani en büyük 30 şirketin göstergesi. Çünkü kriz sonrası büyükler daha hızlı toparlandığı gibi, yabancıların ilgisi de büyük hisselere.
* Kriz dönemine göre en yüksek primi yüzde 656 ile "Metal Ana" endeksi ve yüzde 506 ile "Taş, Toprak" endeksi yaptı. "Taş, Toprak" endeksi, malum, çimento sektörü ağırlıklı. Ekonominin şu anda en canlı sektörü inşaat. "Metal Ana Sanayi" de yine inşaata ve otomotive ana girdi üretiyor. Para, gideceği yeri iyi bulmuş.
* Tabloda yer alan endeksler içinde en düşük artış yüzde 81 ile "Tekstil, Deri" de. Kurdan ve Çin'den dolayı şu anda ekonominin en zordaki sektörü. Borsada da en düşük performansı bu sektör gerçekleştirmiş. "Tekstil, Deri" endeksi 0.38 cent değeri ile de tüm endeksler içinde en düşük durumda olan sektör. Bir düşünün borsanın ana endeksi 2.66 ile bu sektör endeksinin tam 7 katı yükseklikte. Borsa, burada da kendini tam bir korumaya almış.
* Elektrik endeksinin küçük değerlerde kalması ise imtiyazlı şirketlere el konulmasının sonucunu yansıtıyor.
Piyasaya yararı Yerli yatırımcıların hâlâ halka arzlara ısınamamış olmasına karşılık, Vakıflar Bankası ağırlıklı olarak yabancıya satıldı. Bankacılık, borsanın ve yabancıların en gözde, en yüksek değere sahip sektörü. Halka arzın üçte ikisinden fazlası yabancılara tahsis edilmiş. Zamanlama gayet iyi. Sonuç da başarılı. Yabancıların ilgi gösterebileceği büyüklükte ve güncellikte, gözde sektörlerin şirketleri bu fırsatı pekala değerlendirebilir. Halka arzın başarıyla sonuçlanması hisseleri satanların memnuniyetini garanti eder. Piyasanın ve yatırımcıların memnuniyeti için de, hisse senedinin borsa performansının pozitif olması gerekir. Bu performans, halka arzdan daha önemli.
Sonuç "Herkes kendi geleceğinin mimarıdır" İngiliz Atasözü
|