Kaos üretimi
Daum yine geçen seneyi hatırlamış, sahaya orta saha özellikli tek oyuncu ile çıkmıştı. Bu denemeleri iki senedir sürdürmüş, şampiyon olmuş ama takımına top oynatamamıştı. Aurelio'yu kadroya bile almamış, Selçuk'u da kulübede oturtmuştu. Appiah'ın yanında Tuncay ve Mehmet Yozgatlı vardı. Buna rağmen ilk yarıda Antep'i sahasına itmeyi başardılar. Ama rakip pas yaparak çıktığında problemler başladı. Orta saha oyuncusunun özelliği iyi yer tutması, nereye koşacağını ve pas atacağını bilmesidir. Tuncay ve Mehmet iyi oyuncular. Çok koşuyorlar ama bu temel özelliklere sahip değiller. Ayrıca ofansif yetenekleri bu çaba içinde gelen yorgunlukla minimuma iniyor, hata oranları artıyor. G.Antep, Fenerbahçe'yi kendi ceza alanı önünde çok adamla bekledi. Dripling yapmak için alan bırakmadılar. Temel prensipleri Alex ve Anelka'nın topla hareketlerini önlemekti. Başarılı da oldular. Nobre bu kalabalık içinden kendini kurtaran isimdi. Ama öylesine pozisyonları kaçırdı ki, bundan sonra Hakan Şükür'e laf edecek F.Bahçeliler'i bir daha düşünmek zorunda bıraktı.
DİSİPLİN SORUNU BAŞLADI Gol geciktikçe, Antep'in konsantrasyonu yükseldi. F.Bahçe'de ise disiplin problemleri başladı. Anelka tek başına zorlamalar yapmaya başladı. İlk dakikalardaki yoğun tempo sonrasında üçlü orta saha hücuma çok sık gelemez oldu. İkinci yarı, ilki gibi başladı. Ümit ve Mehmet çizgiye yanaşarak oyun alanını genişlettiler ve yüksek tempo ile Antep'in bilinçli pas yapmasını engellediler. Rakip göbekte çoğaldıkça, bu ikili etkili toplar taşımaya başladılar. Bütün bunlar olurken "Alex ne yapıyordu?" diye sorarsanız, "Kornerleri kullanıyordu" deriz. Sedat'ın markajından kurtulmak için deplase olmak gibi bir çabası olmadığından, arkadaşlarının zorlamalarıyla oluşan ölü toplara koştu. Schalke maçında oynamayacağından Daum'un ne zaman çıkaracağını merakla bekledik. Çıkarmadı. O Alex uzatmada penaltıyı hem aldı, hem de attı. Sadece ayağına top geldiğinde sahada görünen Alex'i kral ilan edenlerin, devamlı üretme çabası içinde hatalar yapan Tuncay'ı, Ümit Özat'ı hayret nidaları ile karşılamaları da ilginç. Onlar da 30 metrede top oynamayı bilirler. Sıfır hata ile de maçı bitirirler. Takdir hakkı insafsız olmamalı. F.Bahçe'nin kendisini tepeye taşıyan sistemden vazgeçip, tekrar kaos üretimine geçmesi maçın sorusudur. Bunlara rağmen maçı rahat kazanacak pozisyonları ürettiğini, direkten dönen iki topu ile 3 puana yakın oynadığını da ifade etmeli.
|