Yeni vergilerle kişiler bonoyu bırakıp mevduata bakacak
Finansal araçlar üzerinden alınan vergiler yeni yıldan itibaren değişiyor. Her yatırım aracının kazancı yüzde 15 vergide eşitleniyor. Düşükler bu orana çıkarılıyor, yüksekler indiriliyor. Vergi nedeniyle yatırım araçları arasında tercih nedeni minimuma iniyor. Bu çok önemli bir adım. Yerli ile yabancı arasındaki büyük farklar da kısmen törpüleniyor. Çünkü; 30'a yakın ülkeyle çifte vergilendirmeyi önleme anlaşması yapmışız. Bu ülkelerde yerleşik olan yatırımcılar Türkiye'de finansal araçlara yatırım yaptıklarında, buradaki yüzde 15 oranı yerine kendi ülkelerinde geçerli vergiyi ödeyecekler. Bu ülkeler arasında yüzde 15 stopaj uygulayan da var, yüzde 10 stopaj uygulayan da. Dolayısıyla yabancılar yekpare biçimde yüzde 15 stopaj ödemeyecek. Bu anlamda vergideki eşitlik fiilen bozulacak.
Yenidengekurulurmu? Yeni sistemde vergilenmemiş olan bazı araçlar vergileniyor. Bazı araçların vergi yükü düşürülüyor. Hatta önceki gün Maliye Bakanı ile düzenledikleri basın toplantısında Hazine'den sorumlu bakan AliBabacan"Dengeleryenidenkurulacak" dedi. Yeni sistem kişisel yatırımcılar açısından en çok Hazine kağıtlarını vergiliyor. Çünkü mevcut durumda enflasyon indirimi yapıldıktan sonra yıllık 173 bin YTL Hazine kağıdı faiz geliri için beyanname yok. Stopaj oranı sıfır olarak belirlenmiş. Ancak bu tutarın üzerine çıkan faiz geliri beyana tabii.
Vergikişiyegeliyor Yeni sistemde ise yatırımın veya faiz gelirinin tutarı ne olursa olsun stopajı yüzde 15. Üstelik alım satım kazancı üzerinden de yüzde 15 vergi var. Bu, aynı zamanda ikinci el piyasada kısmen bir zayıflamayı ve kişisel yatırımcıların ilgisizliğini beraberinde getirebilir. İşte yeni dengelerden biri burada kurulacak. Yüzde15'likvergininnekadarınımüşteriler,nekadarınıfaizartışıyoluylaHazineüstlenecek? Bunun yanıtını vermek için Hazine kağıtlarının alıcılarına bakmak gerekiyor. Ağustos sonu itibariyle iç borç stokunun yaklaşık dörtte biri yerli gerçek kişilerin elinde. Geri kalanı yerli kurumsal ve yabancı yatırımcıların portföyünde bulunuyor. Yeni ve eski vergileme açısından kurumlar için değişen bir durum yok. Onlar elde ettikleri faiz kazancından normal kurumlar vergisini ödemeye devam edecekler. Bu oran yüzde 33 idi, 2005 kazançları için yüzde 30'a düşürüldü. Sonuçta stopaj bu vergiden mahsup ediliyor. Üstelik kurumlar üçer aylık dönemlerde geçici vergi ödüyorlar. Yani tam da stopaj ödemelerine denk gelen dönemlerde.
Kişilerbonodançıkar Dolayısıyla kişisel yatırımcıların vergi yükünden dolayı Hazine kağıtlarının faizleri artarsa kurumların yani şirketlerin ve özellikle de bankaların daha yüksek faiz kazancı elde etmelerine ve Hazine bonolarına ilgi göstermelerine yol açacak. Bu bağlamda devlet iç borçlanma senetleri ve piyasası, itfa tarihleri geldikçe şirketlerin ve bankaların eline geçecek. Bu piyasada kişisel yatırımcıların payı azalacak. Dolayısıylafaizlerde,yeniyıldanitibarenotomotikmanvergioranıartışıkadarartmayacak.Artışçokdahamakuldüzeylerdekalabilir.Hattaortamiyiysenormalbirpiyasahareketigibibirgeçişdönemiolabilirde. Hem bankaların hem de şirketlerin bu durumu nedeniyle faizlerin yeni vergiden dolayı artışa direnecek olması, kişisel yatırımcıları devlet iç borçlanma senetlerinden dışlayıcı etki yapacak. Çünkü, bu durum kişiler için bonoya yatırımı önemli ölçüde cazip olmaktan çıkaracak.
Nereyegider? Bono piyasasından dışlanan tasarruf sahiplerinin gidebilecekleri en yakın araç ise yerli para cinsinden mevduat. Üstelik mevduatın 2005 yılın için stopajı yüzde 18 ve yüzde 16 düzeyinde ve 2006'da yüzde 15'e iniyor. Yeni yıla sarkan vadelerin faiz oranı da yeni yıldaki yüzde 15 stopaj oranı ile vergileniyor. O nedenle mevduat şu sıralar gözde. Reponun stopajı yüzde 22'den yüzde 15'e düşüyor. Bankaların ve finansal sistemin ihtiyacına ve tercihine göre para mevduatın yanında repoya da yönlendirilebilir.