|
|
Dışarıdan para geldiği sürece sorun yok
2006 Bütçesi ve makro ekonomik büyüklükleri belli oldu. Büyüme yüzde 5 ve enflasyon yüzde 5 hedeflenirken ortalama dolar kurunun yüzde 5.5 artacağı tahmin edilmiş. Bu yılki faiz ödemeleri 56.4 milyar YTL hedeflenmişken, gerçekleşme 46.4 milyar lira bekleniyor. Bütçedeki asıl iyileşme kalemi de buradan geliyor. Gelecek yıl için 46.2 milyar lira ile bu yılki gerçekleşme düzeyinde faiz gideri bütçeye konulmuş. Bütçe açığındaki azalmayı da, bu kalem sağlayacak. Artışı olmayan tek harcama kalemi bu. Hem tahmin edilen dolar kuru hem de faiz giderlerinin artmaması, Ankara'nın 2006 yılında da 2005'in bir devamı ile işlerin bozulmayacağını beklendiğini gösteriyor.
Nasıl bir 2006? Ankara'nın bu beklentisi gerçekleşebilir mi? Bu pekala mümkün ama bazı şartları var. * Küresel likiditenin gelişmekte olan ülkelere ve bu arada Türkiye'ye olan yönünün değişmemesi. * ABD'nin Suriye ve İran ile büyük bir gerginlik yaşamaması. * Hükümetin bir erken seçim kararı almaması, ekonomide büyük hatalar yapmaması. Bu koşullar altında 2006 yılı da 2005 yılına benzer bir ekonomik performansla sonuçlanabilir. Hatta Türkiye'den para çıkışı, komşularda bir istikrarsızlık durumunda bile, hükümetin atacağı adımlar, yapacağı reformlar olumsuz etkiyi törpüleyebilir, durumu kurtabilir. Ama bu tamamen hükümetin performansına bağlı.
Seçim olasılığı Şartların irdelenmesine sonuncusundan başlayalım. Hafta sonunda Başbakan'ın yakın çevresinden AKP Milletvekili Egemen Bağış erken seçim konusunda şunları söyledi: "Türkiye'nin şaha kalktığı bir dönemde ve Cumhurbaşkanı'nı seçmeden neden erken seçim kararı alalım? Erken seçim böyle bir ortamda siyasi intihar olur. 2006 yılında erken seçim yok. Herkes planını buna göre yapsın." Yaklaşım mantıklı. Ama işlerin kötüye gitme olasılığı karşısında, erken seçime yaklaşımın da değişebileceği sonucu çıkartılabilir bu cümlelerden. Bir de, şimdiye kadar ki hükümetler, erken seçime ilan ede ede gitmediler. Bunu hep bir baskın şeklinde yaptılar.
Suriye-İran gündemi Suriye konusu şimdiden gündeme gelmeye başladı. İran da 2006'da gündeme daha yoğun biçimde gelebilir diye bekleniyor. Söylenebilecek fazla bir şey yok. Bu ülkelerle ABD'nin Irak benzeri bir savaşa girmesinin beklenmesi abartı olabilir. Ama gerginliğin artması bile, Türkiye ekonomisini etkileyebilir.
Dışa bağımlılık Dışarıdan para girişi olduğu sürece sorun yok ama net sermaye çıkışı başladığında yarattığı bütün olumlu etkileri tersine çevirmeye başlayabilir. Son yıllarda giderek artan dış sermayenin etkisinden dolayı ekonomi hiç olmadığı kadar küresel konjonktüre bağlı.
Sonuç "Müzik değiştiğinde, dans da değişir" Nijerya Sözü
|