Sihir bozuldu
Başkan Canaydın "Taraftarın protestosunun Denizli maçında sona ereceğine inanıyorum" şeklinde görüş belirtmişti ama yanıldı. Eski Açık'ta açılan pankartta "Hanginiz Galatasaray'dan büyüksünüz?" diye yazıyordu. Pankarttaki kelimeler yönetime taraftarın tepkisinin bir ifadesiydi. Taraftar için hep 'velinimet' yakıştırmasını yapmışımdır. Acaba taraftar "Görevimi yerine getiriyor muyum?" diye kendini sorguluyor mu? Galatasaray 9 maçta aldığı 8 galibiyetle rekor kırmıştı, liderlik koltuğuna oturuyordu. Taraftar doldurması gereken tribünleri boş bıraktı, ayıp etti. Denizlispor, Galatasaray'a ters geliyordu. Hakan Şükür'ün ara pasında Hasan ile gelen gol Galatasaray için bir şanstı. Denizlispor depar gücü yüksek Ömer Rıza'yı tek forvet olarak kullanıyor, orta alanı savunmasına yakın ve kalabalık tutuyor, hücuma da kontradan çıkmayı planlıyordu. Galatasaray, rakip kaleye kanatlardan hücum ediyor, Orhan soldan sık bindiriyor, Hasan da sağ kanattan dikine çabuk gidiyordu. Saidou bir ahtapot gibi her yere yetişiyordu. Hakan Şükür orta alana gelip top yumuşatıyor, gelirken de Denizlispor savunmasını mıknatıs gibi peşine takıyor, sağa sola çapraz koşularla markajdan kurtuluyordu. Sarı-kırmızılılar, Denizlispor kalesine gelirken, çabuk ve iyi pas yapıyordu ama kenarlardan, Marek, Cihan ve Hasan'ın yaptığı ortalar bel hizasında olduğu için gol pozisyonları sabun köpüğü gibi eriyordu. Hakem Selçuk Dereli oyunu kesmeme adına ikili mücadelelerde Denizlisporlu oyuncuların omuz atmalarına, taban göstermelerine düdük çalmıyor, sertliğe prim tanıyordu. Oyunu organize etmesi gereken Iliç buluştuğu topları pasa dönüştürürken (Hakan'a verdiği gol pası hariç) isabeti tutturamıyordu.
MAREK ÇIKTI AKORT BOZULDU İkinci yarının başında Hakan Şükür boş kaleye golü atamayınca Denizlispor risk alıp, çok adamla Galatasaray'ın üstüne gelmeye başladı. Tempo yükseldi ve oyun dengelendi. Galatasaray çok adamla yüklenirken, orta alanı kontrol edemiyor, Denizlispor İbrahim Çelik ve Yusuf ile akıllı pas yaparak pozisyon üretiyordu. Song-Tomas ikilisi rakiple çok sıcak temas yaşıyor ve bu yüzden pozisyon hatası yapıyordu. Başına darbe alan ve kendini kötü hisseden Marek'in çıkması Orhan'ın hücum hamlelerini frenlerken, Tomas ile Song'un da dengesini bozdu. Çünkü Marek topu iyi saklıyor, Orhan'ın boşluğunu dolduruyor, kademeye girip savunmayı rahatlatıyordu. Miikka'nın attığı gol G.Saray savunmasının adam paylaşamaması yüzündendi. Gol sonrası şuursuz bir ruha bürünen, paniğe kapılan G.Saray, Dereli ve yardımcılarının da verdiği ters kararlar yüzünden sinirlenip, kontrolünü kaybetti. Sihirli uzatma dakikaları bu kez G.Saray'a göz kırpmadı.
|