Çiçek'ten, 301'e Baykal formülü...

Ankara'da, YÖK ile hükümet arasındaki kriz sürerken, Brüksel'de de AB ile müzakere süreci dün resmen başladı.
Hem de, "Bilim-Araştırma" başlığıyla ilgili tarama sürecinin tanıtımıyla...
AB, Türkiye'nin uyum sürecinde kat ettiği yol ve yapacağı ödevlere ilişkin İlerleme Raporu'nu ise 9 Kasım'da yayınlayacak.
Bir süredir yayılan AB kaynaklı haberlere göre; İlerleme Raporu'nda Türkiye'ye dönük eleştirinin odağında, değişikliğe uğrayıp yürürlüğe girmesinin üzerinden bir yıl geçmeyen Türk Ceza Kanunu var.
Özellikle de kanunun ifade, din ve düşünce özgürlüğüyle ilgili 301 ve 305'inci maddeleri...
Yani; Türklüğe ve Cumhuriyet'in temel kurumlarına hakaret ile yabancı bir ülkeden maddi veya manevi çıkar sağlayarak "temel milli yararlara karşı fiillerde bulunanların" cezalandırılmasına ilişkin hükümleri...

"Değiştirmeyeceğiz..."
Hükümet, yazar Orhan Pamuk ile Hrant Dink'in yargılanmalarına neden olan, AB'den de eleştiri alan maddeler üzerinde bir değişiklik yapmayı düşünüyor mu?
Adalet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek sorumuza kısa ve net yanıt verdi:
"Hayır düşünmüyoruz, değiştirmeyeceğiz..."
Bakan Çiçek, 301 ve 305'te değişiklik yapmama kararlılığının gerekçesini şöyle açıkladı:
"TCK'daki bu değişiklik bizim değil, bir önceki hükümet döneminde gerçekleşmiş. Bu değişiklik de AB ile yapılan temaslar sonucu olmuş. Ayrıca birçok batılı ülkenin yasasında da aynı hükümler var..."
Çiçek, bu aşamada Hrant Dink'in hakkında davaya neden olan yazısındaki, "Türk'ün zehirli kanı" sözlerine dikkat çekip ekledi:
"Şimdi soruyorum bu ağır bir söz, hakaret mi, değil mi?"
Bakan'a göre bir kişiye "sahtekar" diyen, mahkemede bunu ispatla yükümlü.
"Dolayısıyla, kimsenin hakaret etme özgürlüğü yok, olamaz da..."

"Baykal gibi yapsınlar"
Cemil Çiçek, "eleştiri amacıyla yapılan düşünce açıklamalarının" yasada suç sayılmadığına da dikkat çekip devam etti:
"Eğer beni eleştireceksen, üslubunu da bileceksin. Sayın Deniz Baykal eleştiriyor, hem de en sert şekilde. O kadar söz söylüyor. Hakkında bir tek dava gördünüz mü? Yok. Neden çünkü üslubunu biliyor. Hakaret etmeden eleştiriyor."
Ardından önerisini de getirdi:
"Sayın Baykal gibi konuşsunlar, o zaman suç olmaz. Ama hakaret, aşağılama varsa, herkes bunun cezasını çekmeye hazır olacak."
Konuya ilişkin son noktayı da yine kendisi koydu:
"Dolayısıyla 301'de değişiklik düşünmüyoruz..."

Van Savcısı'na inceleme
Bakan Çiçek ile Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Yücel Aşkın'ın tutuklamasına dönük tepkileri de konuştuk.
YÖK Başkanı Prof. Erdoğan Teziç başkanlığında 50 kadar üniversite rektörünün kendisini ziyaret ederek Aşkın'ın davasına bakan hakim ve savcıdan şikayetçi olduklarını anımsattı.
Çiçek'in yakınması bu aşamada daha çok "Hukuk fakültesinden hocamız" dediği Prof. Teziç'e:
"Bize hukuktaki sorunların çözüm yerinin, yine hukuk olduğunu Sayın Teziç öğretti..."
Savcının olayla ilgili basın toplantısı düzenleyerek, kendisinin koruması gereken soruşturmanın gizliliğini ihlal ettiğini anımsattığımızda da Çiçek'in yanıtı şöyle oldu:
"Hakime dava süreci içinde ret hakkı vardır. Savcının mesleğiyle bağdaşmayan işler yapıldığı söyleniyorsa o zaman ona ilişkin de hukuk yolu açıktır."
Bakanlık olarak bu konuda adım attıklarını açıklayıp ekledi:
"Nitekim, Bakanlık olarak savcı ile ilgili de inceleme yaptırıyoruz..."
AB ile tarama sürecinin ilk adımı atılırken, hükümet cenahında durum böyle...