|
 |
 |
 |
|
| Taraftar aktif, seyirci pasiftir
|
|
Tüm bu yaşananlarda taraftarın payı var mı? Çünkü tezahüratlarının takımı gerdiği öne sürülüyor... Şimdi taraftar popülizmi yapmıyorum. Her şeyi açık açık söyleyeyim. Elbette Beşiktaş taraftarının zaman zaman İnönü Stadı'nda kulübün ceza almasında, sahaya atlamasında her takımda görülen olumsuzlukları vardır. Ancak Beşiktaş'ın bugünkü durumunda sorumlu olarak bula bula taraftarı bulmak yapılabilecek en büyük eyyamdır. Beşiktaş'ın son üç sezonuna bir bakalım: 11 puan ileriden üç ayda kaybedilen koskoca bir şampiyonluk... Kulüp başkanlığından ve yönetiminden ayrılan bir kurul... Yeni kurulan takım... Daha sezonun ortasında lige, kupaya ve UEFA'ya havlu atan bir takım... Ve bu sezon 9 haftada 13 puan geriye düşen bir Beşiktaş... Şimdi bana birisi çıksın, dürüstçe söylesin. Beşiktaş taraftarı mı yaptı bunları? Tezahürat futbolcuları geriyormuş. Hangi tezahürat futbolcuları geriyor? 100. yılda Beşiktaş'ı şampiyon yapan tezahürat aynı tezahürat değil mi? Beşiktaş kadrosunun % 50'si, 60'ı o tezahüratla şampiyon olmuş kadro değil mi? Laf bunlar, laf! Kimse sallamasın. Beşiktaş taraftarı kırıp dökmeden, yakıp yıkmadan kapanmış ışıkların altında 1.5 saat daha kalarak sanki maç devam ediyormuşçasına tezahürat yaptı. Her şeye rağmen Beşiktaş'a sahip çıktığını gösterdi. Taraftar böyle olur. Oradakilerin adı taraftar. Seyirci değil. Seyirci pasif, taraftar aktiftir. Bu iki sözcük arasındaki farkı bilmeyenler futbol maçını Kuğu Gölü Balesi zannederler.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
