 "Başbakan YÖK'ü itham ediyor"
YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, Bahçeşehir Üniversitesi'nin akademik yılı açılışında yaptığı konuşmada ''YÖK'e ağır ithamlarda bulunduğunu'' savunarak, ''Öğrencilerin ailelerinin bulunduğu bir ortamda, bir anayasal kurumun, devlet adabıyla bağdaşması zor sözcüklerle itham edilmesi, bütün üniversite camiasını yaralamıştır'' dedi.
Rektörler Komitesi, Teziç başkanlığında toplandı. Toplantının başlangıcında gazetecilere açıklamalarda bulunan Teziç, Başbakan Erdoğan'ın geçen hafta Bahçeşehir Üniversitesi'nin
akademik yılının açılışı nedeniyle bir konuşma yaptığına değinerek, şunları söyledi:
''Başbakan, yaptığı konuşmada hayli ağır bir üslupla, eleştiriyi aşan bir üslupla YÖK'e itham yöneltiyor. Bunlardan birisi özel üniversitelerin açılmasıyla ilgili. YÖK'ü bu konuda izin vermemekle değerlendiriyor. Burada, kullanılan sözcükleri tekrar etmiyorum. Bunlar çok ağır sözcükler. Bir üniversite ortamında, öğrencilerin ailelerinin bulunduğu bir ortamda, bir anayasal kuruma, devlet adabıyla bağdaşması çok zor sözcüklerle itham edilmesi, bütün üniversite camiasını yaralamış durumdadır.''
'BUNUN YOLU BU DEĞİLDİR'
Üniversite açılışıyla ilgili yasal düzenlemeler bulunduğunu anımsatan Teziç, şöyle konuştu:
''Özel üniversite açılması yönünde bizim engelleyici olmamız değerlendirilirken yürürlükteki kuralları hatırlatmak lazım. Anayasa'nın 130. maddesi iki tip üniversiteden söz ediyor, ki ikisi dekamu kurumu niteliğindedir. Bunlardan biri devlet üniversiteleri, diğeri vakıf üniversiteleridir. Bir özel üniversite kurulması yönündeki ifadenin bu maddede yer almaması karşısında bizim yasaklayıcı olmamız zaten düşünülemez. Büyük bilgi eksikliğinden kaynaklanan bu hususu değerli danışmanlar daha iyi değerlendireceklerdir. Ancak, yetkimiz olmayan bir alanda bizden yetki kullanılmasını istemek, hukuka uygun işlem yapmamayı teşvik etmek anlamına gelir. Kaldı ki Anayasa'nın 6. maddesinde hiçbir kişi ve organ Anayasada, kaynağını Anayasadan almayan bir devlet yetkisi kullanılamaz. Devlet yetkisi millet adına kullanılan bir yetkidir.
Genelde yetkimizin olmadığı bir alanda ithama maruz kalmak çok ağırdır. Eğer, siyasi sorumluluğu yüklenmiş biri bizi hukuksuz alana doğru itme ihtiyacını hissediyorsa, bunun yolu bu değildir. O konularda yeni düzenlemeler yapılarak buna çözüm getirilebilir, ama bizden bir çözüm istenmesi hukuk devleti anlayışı ile bağdaşmaz. Konuşmayla ilgili görüntüyü de izledim. Oradaki jest hareketleri de ifadelerin ağırlığı kadar çok ağır.''
|
