| |
|
|
Azeri kızların altın dişi seksi öldürür mü?
- ABİİİ . Savaş abiii. Gelsene be abi. Dursana şurada (telaşlı işaretlerle). Hişşşt kardeş, yer açın Savaş abimin arabasına. Kaldırın o saksılığı. Yanaş oraya, gel abim. Alkolün şişirdiği dili; ağzından çıkan lafları kuyudan ses geldi kıvamına getiriyor ama yine de anlaşıyoruz.
Ayıklama işlemi Çocuk sanki o pavyona müşteri gelmemiş, ihalesine girip kazanmış. Havası bin beş yüz. Kapı önü bodyguardları bu densizi dakikada ayıklayacak ama, gözümün önünde diye ilişmiyorlar belli. Kameraman soruyor: - Kaptan inelim mi biz de? - İnin. Ama kamera filan kaldırmayın. Huzursuz etmeyelim milleti. Sonra dedim ya, o delikanlı kulağıma eğiliyor, soruyor: - Sen olsan nefsin körelmez mi abi. Haksız mıyım yani? - !!!!!!!! - Aşağıya in bak kendin gör abi. Azeri kızları çalışıyor bi tek. Güzel kızlar, lisan da konuşuyorlar ama dişlerinde altın var, görünce tadın kaçıyor be abi. Seksin ölüyor. - Niye söylüyorsun ki bana? Diş doktoru muyum ben?
Boş çıktık Sesimin tonuna mı, verdiğim yanıta mı, her neyeyse bozulup küsüyor. El kol hareketleri yaparak uzaklaşıyor oradan. Yalpalayarak gidişini izlerken tek cümlesini anlayabiliyorum: - Sen de boş çıktın be Savaş Ay. - Pavyonun müdürü koluma dokunuyor: Gelmez misiniz biraz. Bir şeyler içseniz. - Olur geleyim de fazla vaktim yok. - Bi duble bir şeyimizi için. Kamera filan yok di mi? - Yok. Zaten bir bakar çıkarım.
Suzan Avcı çıkar mı? Kırmızı ölü ışıklar, merdiveni tekmil kaplamış kırmızı halıların üzerine vurunca tuhaf bir atmosfer yaratmış . 30 saniye önceki hallerimden eser kalmadı. Az ötedeki iki kanatlı, kallavi, siyah, ahşap kapının ardından hortlak da çıkabilir, Doberman köpekler de.. Genç yılların Suzan Avcı'sı da yüz gösterebilir, kara gözlüklü Turgut Özatay' la çetesi de..
Son tercih Kapıyı kendim açınca fikir firarım son buluyor. Ovvv. Esas kırmızılık içerideymiş. Ben loşluktan boşluklara bakar gibiyim. İçerdekilerin gözleri karanlığa alışık. Anında fark ediyorlar ki ' medya' geldi. Başka yerde karşılaşsak masalara buyur ederler. Böyle bir mekanda karşılarına çıkmak için son tercihleriyim. Kaynaşma, kıpırdaşma, fısıldaşma ve ellerle kapanan yüzler . Masa altına eğilip düşmüş bir şey arıyor numarası yapan da var; kızlara "dikkat olun!" çeken garsonlar da. Şıpın işi donanıyor masa. Selpaklardan tabak altı örtüsü yapılmış, minik kayık tabaklarda karpuz, kavun, peynir, üzüm, şeftali, fındık fıstık üşüşmüş bile.
İçeyim gideyim Müdür soruyor: - Ne içeriz abim? - Seni bilmem ben çay isterim. - !!!!! - Cam bardakta isterim. - Çay mı?.. Yok be abi. - Çay yok mu? - Hayır çay var da çay içmene yok be abi dedim. Viski açayım ağabeyime. - Valla istemem. Çalışıyoruz bak. İçeyim çayımı gideyim.
İnsan yüzleri Dans pistinde oynayan oynaşanlar var. Onlar o gürültüde durum değişikliğini henüz kavramamış olan kızlar ve müşteriler . Kenarı, arkası koca aynalarla kaplı pistte sırtlarını salona, yüzlerini aynalara dönüp, kendilerini kontrol ederek oynuyorlar. Görüntüsünden memnun insan yüzleri yansıyor aynaya.
Polis tepemizde Müdür temkinli sorular soruyor: - Abi Aksaray bitti diyorlar. Sen orayla da ilgili bir şeyler yazmıştın. - Eğlence yerine karşı değiliz ki. Uluorta fuhuş olmasın için yazıp çizdi arkadaşlar. - Polis de çok teyakkuzda abi. Hafta sekiz gün dokuz tepemizdeler. - Doğru dürüst mekancıların sıkıntısı olmaz arkadaş. Bazıları mebus maaşı kadar hesap getiriyor masalara. Başka bir alay paçozluk döndürüyorlar. Aksaray'da benim de gittiğim, rahat rahat oturduğum 35 iyi yer de var. Onlara kim ne diyecek ki? - Abi o tercüman dedikleri zavaklar bozuyor düzeni. Geleni geçeni çevirip pazarlama yapıyorlar. Kuru yanında yaş yanıyor. - Sirkeci'de böyle bir mekan enteresan. Neyse biz kalkalım. Bak herkes taşikardi oldu. Kızlar da, masalar da ufak ufak cızlamı çekiyor. - Her zaman gel abi. Kamerasız gel, başımız üstüne.
Anama kurban olam Çıkarken basamakların ortasında 2 kızla karşılaşıyorum. Yüzleri bebekler gibi güzel, masum. Tanıyınca gülüşmeye başlıyorlar. Altın dişleri görünüyor açılan ağızlarından. Azerilerin altına "kızıl" dedikleri geliyor aklıma. Sonra o sözcükten mülhem bir Azeri türküyü anımsıyorum: " Kızıl yüzük nahladım / Verdim anam sakladı / Anama kurban olam / Beni tez adakladı." Oooy voy!.. Kızıl diş seksi öldürür mü bilmem. Lakin bu kızların 'ana adakları' çoktan mı ölmüş ne?
|