| |
Of of Ofer!
Birkaç gün gazeteden uzaklaşalım, biraz kafa dinleyelim dedik, Genel Yayın Müdürümüz Babahan kısa kesti: Yazılara ara verme!.. Sanki ben yazmasam, okuyucular isyan çıkartacak... Sırtladık işimizi de öylece gittik dinlenmeye. Bizim işimizi yanımızda götürmemiz o kadar zor değil. Ama mesela hekim olsaydım, böyle bir durumda hastalarımı yanımda götürmem gerekebilirdi.
Döndüğümde yoğun bir gündemin göbeğine düştüm. Bütün gazeteler ateş püskürüyor. Efendim, mahkeme kararı ile Ermeni konferansının yasaklanması demokrasimize ve hukukumuza darbe vurmuşmuş! Bir şeye darbe vurulması için o şeyin olması gerekir. Türkiye'de, hukuk ve demokrasi var mı ki darbe vurulsun! Kaldı ki, nihayet bir grup aydın kendi arasında tartışacaktı, şurada yemin billah ederek söylüyorum ki, halkımızın kimin ne söylediğinden haberi dahi olmayacaktı. Çünkü vatandaş, Ermeni sorunları ile zerre kadar bile ilgilenmiyor. Ben neye gülüyorum biliyor musunuz? Bizde bir iptila oluştu. O an aklımıza ne geliyorsa, "Hadi masaya yatıralım "diyoruz. Yatırıyoruz da... Fakat netice değişmiyor. Yani, Ermeni meselesi masaya yatırılacaktı da ne olacaktı sanıyorsunuz? Devlet hastanelerinde bazı hastaların "hastane enfeksiyonundan" masada kaldığı gibi, bu meseleler de yatırıldığı masada kalacaklardı. Birkaç yıl sonra bir grup daha çıkacak, aynı meseleyi masaya yatıracaktı. Bu böyle gelmiş böyle gider. En güzel karikatürlerden birini kardeşimiz Birol Bayram çizmişti. "Evet arkadaşlar!" diyordu kürsüde konuşan adam: "Ermeni soykırımı yapıldı mı yapılmadı mı konferansı yapılsın mı yapılmasın mı konferansına hoş geldiniz!" Bu arada, Türkiye'de bir anda ünlenen İsrailli işadamı Ofer abimizin maharetleri hususunda da birkaç söz seylemek isterdim. Tabii yerli ortağı Mehmet Kutman beyin üstün gayretleri ile... CHP'nin ortaya attığı son iddia çok ironik: Kuşadası limanı özelleştirme mukavelesinde, "özelleştirilen yer" hanesinde ne yazıyormuş biliyor musunuz: Ege Denizi! Be birader, Ege Denizi dediğin koca deniz, Çanakkale'den Teke Burnu'na kadar iner. Koca denizi nasıl kiralarsınız? Yarın, Çeşme'de denize giren bir vatandaş, Ofer abimizden izin almak zorunda kalırsa, yahut denizde birazcık çimmek için, bir bedel ödemek zorunda kalırsa ne yapacaksınız? Çıkın ulan denizden! Burasını ben kiraladım! Peki abi, emrin olur! Son muhabbetimiz, eroin ve esrardan hayatını kaybeden "zavallı çocuk" Ata ile ilgili olsun. Ölüm raporu açıklandı. Takvim gazetesi şahane başlık atmış: Kanında şehit kanına rastlanmadı! Çünkü çocuğun kanında sadece uyuşturucu ve uyarıcı var. Biraz da hemoglobin falan tabii. Bir hafta boyunca bu ölüm hakkındaki bütün yorumları okudum. "Doğru" bir tek yoruma rastlamadım. Bu çocuk bana göre hem "dominant" hem de "cahil" bir annenin kurbanıdır! BBG evinde, milyonların gözü önünde, oğlunu bu kadar "yücelten" bir o kadar da "kullanan ve emreden" bir kadının, onu evinde büyütürken yarattığı despotizmi tahmin etmek çok mu zor? Ebeveynlerle kurulmuş arızalı ilişkiler, arızalı hayatlar yaratıyor!
|