|
|
Körebe..
Şimdi, herkes başlayacak günah keçisini aramaya.. Ata öldü, şimdi sırada toplumsal linç var.. İlgili ilgisiz herkes, ahkam kesmeye başlayacak şimdi.. Yok öyleydi, yok böyleydi.. Günlerce kimi bulurlarsa onu linç edecekler kanını emecekler, içlerindeki cerahati kusacaklar.. Görünürde de Ata'nın hayatını sahiplenmiş olacaklar.. Oysa ne Ata'nın hayatı, ne başka bir şey onların umurunda değil.. Umurunda olsa, Ata öyle yapayalnız kalmazdı zaten.. Aklımda kalan çok önemli bir söz var.. Semra Hanım "Sinem'e aşığım anne" diyen Ata'ya söylemişti: " Sen aşık olduğunu sanıyorsun.. Aşık olacağın zamanı ben sana söylerim.." Oğlunu, her şeyden korurken, kolay kolay yaşam hakkı vermeyen bir anne.. Her kararı annesi tarafından yargılanan ve kendi kararlarını vermekte zorlanan genç bir erkek.. Baskıcı ve "dediğim dedikçi" bir annenin psikolojik ağırlığını üzerinde hisseden bir çocuk.. Annesi istemedi diye aşkından vazgeçebilecek kadar, anneye bağlı bir genç.. Bir anda gelen şöhret.. Bir anda giden şöhret... Dönme dolap gibi yaşanan bir hayat... Yeni gelen aşklar ve kararsızlıklar.. Doğumundan 24 yıl sonra bile, bir türlü anneden kesilemeyen göbek bağı.. Anneye bağlı göbek bağıyla, yaşanan sanal şöhret.. Zikzakların ve kadınların arasında "körebe" oyunu oynatılan bir çocuk.. Hep veren, hep veren bir anne.. Karşılığında hep isteyen, her şeyi isteyen bir anne.. Onun binde biri kadar veremeyen genç kadınlar.. Genç kadınlardan alamayan, ama her şeyi isteyen anneye de yeterince veremeyen, bir genç çocuğun köşeye sıkıştırılmış, nefes alamayan egosu.. Hayal kırıklıkları ve mutsuzluklarla ağırlaşan ruhsal bir ortam.. Teselli aranan kadehlerde, yönünü kaybeden bir körebe oyunu... Oyun nihayet bitti.. Körebe, kimseyi yakalayamadan, gözleri bağlı hayata veda etti.. Şimdi oyun bittiğine göre, körebenin gözlerindeki bağı açmanın zamanıdır.. Hiç olmazsa bundan sonra ruhu rahat etmelidir..
|