|
 |
 |
 |
 |
|
Prof. Dr. Mehmet Ali Kılıçbay: Türkiye'de çay bile vermezler
Fransa'da yaşanan bu "ihanet" olayını değerlendiren siyasetbilimci ve yazar Prof. Dr. Mehmet Ali Kılıçbay, sözlerine "Fransa dıştan göründüğü gibi bir ülke değildir. Aslında oldukça maço bir toplumdur" diye başlıyor. Erkeklerin eşlerini aldatmalarının "iftihar vesilesi" görüldüğünü ifade eden Prof. Dr. Kılıçbay, şöyle devam ediyor: "Ama bir erkeğin karısı tarafından aldatılması üstelik bu kadar aleni ise (bir erkekle el ele olması) ortalama Fransız'ı, Fransızların deyimiyle, sokaktaki Fransız'ı rahatsız eder. Fransızlar bu işe bozuldu. Bozuldukları için Sarkozy ciddi zemin kaybedecek. Ama Fransız sistemi bizdeki gibi, liderlerin çok parlak olmasını gerektiren bir sistem değil. İnsanlar adamlardan çok partilere oy veriyor. Sarkozy şu kritik noktada başkanlık seçimlerine kadar bunu unutturabilirse çok güzel. Hemen boşanması ve bu işi örtbas etmesi lazım." Fransızların seçimlerde bu kez sola doğru kaydığını da dile getiren Kılıçbay, "Bu Sarkozy'nin başarısızlığından olmaz, Fransızların sol ile sağ arasından geçiş yapmasından olur. Sonuç olarak Chirac da hiç ihmal edilecek bir rakip değil. Bu kozu sonuna kadar kullanılacak. Sarkozy ciddi yara aldı" diyor. Kılıçbay'a, "Ya bu Türkiye'de yaşansaydı?" diyoruz. Gelen cevap çok net: "Türkiye, sokaktaki insan imajını erkeklik üzerine kurar. Amiyane tabiriyle söyleyeyim, erkekliği çizen her şey bizi bozar. O lideri (aldatılan) çizerler, işi o gün biter. Her şeyi biter. Çay bile vermezler. Bundan kurtulmanın yolu, karısını ve aşığını vurmasıdır! Eğer yapmazsa, efendi gibi boşanmaya kalkarsa o gün çizeriz onu."
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
