Büyümede sorun ihracatta
Açıklanan veriler ortaya koydu ki, büyüme bu yıl programda öngörüldüğü gibi çıkacak. 3 yıldır yüzde 5 hedeflenen ama bunun üzerine çıkan büyümede bu yıl olumlu bir sapma olmayacak. Ama çekinildiği gibi de, büyüme yüzde 5'in altına fazla sarkmayacak.
Baz yılı etkisi var Çünkü büyümede önemli bir dezavantaj geride bırakıldı. O da geçen yılın aynı dönem büyümesinin yüksekliği. Yani baz yılı etkisi. 2004'ün 2. çeyreğinde GSMH yüzde 15.7, GSYİH yüzde 14.4 gibi rekor düzeyde artmıştı. İşte bu yılın 2. çeyreğindeki büyüme, bu rekorun üzerine eklendi. Dolayısıyla bundan sonraki büyümelerin önündeki engellerden biri aşılıyor. Çünkü geçen yılın 3. çeyreğinde GSMH yüzde 5.7, GSYİH yüzde 5.3 artmıştı. Son çeyrekte de bu rakamlar sırasıyla yüzde 6.6 ve yüzde 6.3 olmuştu. Buradan çıkan sonuç 2. çeyrekte büyümenin dip yaptığı, 3. ve 4. çeyrekte baz etkisinin ortadan kalkmasıyla büyümenin de yükseleceği...
İhracatın katkısı azaldı Yüksek büyümenin 2005'te normale inmesinde asıl etki ihracatın ivme kaybetmesinden... Harcamalar yönüyle milli gelir rakamları, ihracatın katkısının yüzde 4.7 gibi düşük düzeyde arttığını gösteriyor. Oysa kriz sonrası büyüme ihracat üzerine kurulmuştu. Bu geçen yıla kadar da gerçekleşmiş ve yüksek büyümede asıl etkiyi ihracat yapmıştı. 2005'le birlikte ihracat ivme kaybedince büyüme de yavaşladı. İhracatla birlikte sanayi üretimi de hız kesti . Bu nedenle imalat sanayindeki büyüme yüzde 3.2'de kaldı ve büyümeye son dört yılın en düşük katkısını gerçekleştirdi.
İç talep fena değil Dış talepteki yavaşlamaya karşılık yurtiçi talep beklendiği gibi kötü değil. Bu yılın ilk çeyreğinde yüzde 4 artan özel nihai tüketim ikinci çeyrekte yüzde 4.4 büyüdü. Yatırımlardaki artış ivmesi de oldukça iyi. İlk çeyrekte yavaşlayan özel yatırımlar ikinci çeyrekte yeniden hızlandı. Bina inşaatı yatırımı ise yüzde 16.2'lik artışını yüzde 23.5'e yükseltti. İnşaat ekonominin en canlı sektörü olmaya devam etti. İhracatın ivme kaybetmesi yüksek büyümenin en önemli ayağını yavaşlattı. İhracatın yerine gelen inşaat sektöründeki canlanma henüz ekonominin yüksek büyümesini sağlamaya yeterli değil.
Dış açık etkisi Olaya sadece büyüme yönünden değil, bir de dış açık yönünden bakıldığında ihracatın yeni bir ivme kazanması her zamankinden daha gerekli hale geldi. Ama nasıl? Bir yanda dünya ekonomisindeki gelişmeler ihracat artışını zorlaştırıyor, öbür yanda yurtiçinde kurlardaki düşüş ihracatçının rekabet gücünü kırıyor. Girdaptan kurtuluş öyle kolay değil. Ya da bedelsiz değil.
Sonuç: "Zor bir işi geciktirmek onu imkansız bir işe dönüştürür" George Lorimer
|