kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Umur Talu @ SABAH
Tel:
0537 660 71 21
Fax:
0212 280 05 51
 

Dünyanın ruhu

Muhtemelen hemen arkasında cesetler yüzüyor.
Daha doğrusu, takati kesilmiş, pes etmiş insanlar, artık yüzemedikleri için ceset ceset sürükleniyor.
Rengarenk ABD'nin siyah fonu.
Kapkara derinlikte, gözleri donmuş annesinin, o bebek alnına gömülmüş burnu ve dudaklarından şefkatin nefesini alan bir çift minik kara göz.
Simsiyah yoksulluğun, kapkara açlığın, karanlık umutsuzluğun "özel mülkiyet"e zarar vermesini önlemek üzere, "yağmacı siyah" vurmak üzere konuşlanmış, "terörist öldürmeye" şartlanmışken şaşırmış askerler.
Neyin zenginlik...
Neyin demokrasi...
Neyin özgürlük...
Neyin refah...
Neyin mutluluk...
Neyin huzur...
Neyin doğal...
Neyin doğal...
Neyin güvenlik...
Neyin insanlık olduğunu yeniden tanımlamaya muhtaç bir dünya.


Hani, bir sürü yazılar yazmıştık ve bu ülkenin yüzde 80 ahalisiyle birlikte "Amerikan düşmanı" sayılmıştık ya...
Sayılmıştık; çünkü, "dost yazılar, dostça kelamlar" döktürenler varken, öyle olmuştuk.
Şimdi ne olabiliriz mesela diye düşündüm.
"ABD dostları"nın bu yoksulluk, bu acizlik, bu felaket, bu ayrımcılık karşısında nasıl bir derinlikte üzülebileceğini merak ettim.
Genellikle aynı kalemler, aynı vicdanlar, eh yüzde 80'i değilse bile, bu ülke halkının en azından TV ekranına bakıp da üzülebileni, ağlayabileni; o siyah çocuklar, yoksul anneler ve akıp giden cesetler için de bir an olsun acı çektiğinde...
Yani Dicle'de sürüklenen Iraklı cesetleriyle, tsunamide yok olan Açehli çocuklarla, New Orleans'ta sele kapılan Amerikalı cesetleri arasında hiçbir ayrım yapmadan yüreği yandığında...
Dost muyuz, düşman mı ve kime, neye karşı... kimden, neden yana?


Geçenlerde, Spiegel dergisi, Almanya'da ciddi bir çoğunluğun yeniden "Marx'ın kapitalizm eleştirisi"ni değerli bulmaya başladığını duyurmuştu kocaman kocaman.
Fransa'nın ünlü yazarlarından Jacques Attali, "Hiçbir zaman, kelimenin herhangi bir manasında Marksist olmadım" diye açıklık getirerek yeni (muhtemelen çok satacak) kitabını "Karl Marx ya da dünyanın ruhu" adıyla çıkardı.
Mesele belki de, insanların Marksist, şucu bucu olmanın ötesinde, yaşadıkları hayatın, içinde debelendikleri dünyanın, tüketerek mutlu oldukları ama ruhlarını tüketen sistemin, en zengin ülkelerden en yoksullara her yere sinmiş adaletsizliğin ciddi bir eleştirisine muhtaç olmalarıydı.
Ne istediğinin, neyi istemediğinin belki pek ayırdına da varmadan, bu adaletsizliğe dair muhalefet, hayatın başka değerlerine dair sesler, çaresizlikler karşısında dayanışma ihtimaline ihtiyaç duymalarıydı.


Irak... Tsunami... İklim felaketleri... New Orleans...
Varolan uluslararası düzenin, uluslararası işbirliklerinin, sözde dayanışma kurumlarının, hakim globalleşme ve piyasa anlayışlarının, bu kadar askerileşmenin, kağıt üstündeki demokratikleşmeler ile ekonomik, sosyal adalet ufku olmayan insan hakları zihniyetinin geberik olduğunu kanıtlayıp duruyor.
Ruhunu tüketmiş ve çürütmüş bir dünya, ama uhrevi ama dünyevi arayışlara daha çok koşturacak herhalde.
Madde bu kadar da ruhsuz ve kuru kalabilir mi!

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Bir musibet, belki...   / 04-09-2005
 Belki yanlış idi...   / 02-09-2005
 Kim ki kendine bakmaz...   / 01-09-2005
 Haybeye maganda değil!   / 31-08-2005
 Linç ve intikam   / 30-08-2005
 Dere, tepe düz...   / 29-08-2005
 Bir yere gidiyorum, yine geleceğim...   / 09-08-2005
 Buraya kadar...   / 08-08-2005
 Prematüre   / 05-08-2005
 Bebek, doktor, yaşlı   / 04-08-2005
UMUR TALU
Dünyanın ruhu
Muhtemelen hemen arkasında cesetler...
FATİH ALTAYLI
Polisin yobaz hoşgörüsü yeni değil
Yaklaşık 8 yıl önce,...
MEHMET ALTAN
Hasandede Şarapları...
Cumartesi günkü...
ERDAL ŞAFAK
6-7 Eylül ve Brandt cesareti
Yarın tarihimize düşen kara...
'Türkiye yeni çağı temsil ediyor'
İsrail-Pakistan arasındaki ilk resmi temasa arabuluculuk yapan...
'Tecavüz' kasırgası
Katrina felaketi, ABD'de "üçüncü dünya ülkesi" olaylarına yol açıyor.
Şansım olsa kız doğardım
Şansım olsa kız doğardım
Tümer şanssızlığına isyan ediyor: "30 yaşında Milli Takım'a...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu