| |
|
|
Tonya'dan mezar manzaraları
Gir esun'dan Trabzon'a giderken Vakfıkebir ilçesinden geçersiniz. Vakfıkebir'de "sağa... Dağ yönüne" sapan bir yol vardır. Bu "Tonya yoludur." Vakfıkebir'e 20, Trabzon'a 65 kilometredir. Dağların arasına gizlenmiş, yemyeşil bir ilçedir.
Hasan Kalyoncu, emekli öğretmen. 7 yıldır "Tonya Haber" gazetesini çıkarıyor. - Yavuz bey Tonya olarak artık silahla değil, bilgisayarla anılmak istiyoruz. Öteki Tonyalılar da "evet, evet" diyorlar. Ama bellerinde birer tabanca.
Hüsnü Kalyoncu, Karşular Mahallesi' nin muhtarı. Belinde tabancası. - Yavuz bey, tabancami da yazacak misun? - Evet. - Ruhsatlidur diye yazasun daaa.
İlhan Kalyoncu, Anadolu Lisesi Müdürü. Öğrencilere "silah değil, kalem tutun" diyor. - Hocam... Gördük ki Tonya'da herkes silaha meraklı... Neden? - Çocuk doğuyor, evde silah hikayeleri dinliyor... O da "ne zaman büyüyüp, silah taşıyacağım" demeye başlıyor.
Yolda bir teyze görüyoruz. Soyadı "Kalyoncu." Dede görüyoruz. "Kalyoncu." Mezar taşlarına bakıyoruz. Yine hepsi "Kalyoncu." Hasan Kalyoncu gülerek anlatıyor: - Tonya'da köklü aileler vardır... Kalyoncu gibi... Başkan, Kurt, Lermi, Erdoğan, Bektaş, Karadeniz, Öztürk aileleri gibi... Hangisinin mahallesine giderseniz, soyadlar da aynıdır, mezar taşları da.
Tabanca kabartmalı mezar taşlarının resmini çekerken, bir teyze "uşağım" diye seslendi. - Buyur teyze. - Gazeteci uşağım... Bak bu mezar taşinda çiçek resmi var... Onu da çekesun. - Teyze... O bir kadın mezarı... Kadın silah taşımaz... Onun için mezarına çiçek resmi yapmışlar. Teyze sinirlendi: - Uşağım, sana kim dedi kadin silah taşimaz?.. Ha bu cebimdeki, bubanin sigara tabakasi midur? Baktık, teyzenin elinde bir tabanca.
|