Yazık oldu ama...
İlk 33 dakika Beşiktaş 22 orta yapmıştı. Sahadaki 11 için bu oyun anlayışı ve bu kadar orta doğru bir seçim mi? Beşiktaş dün bildiğimiz, alışılagelmiş 3-5-2 düzeniyle oyuna başladı. Gökhan Zan-İbrahim ToramanKoray'dan oluşan savunma yerli yerindeydi. Ama dün Beşiktaş'taki problem kanatlardaydı. Sezon başlamadan önce hep söyledim: "Beşiktaş'ın sağ ve sol kanatları çok iyi değil. Kanatlardan gol ortaları yapılamıyor. İleri ikili gol pozisyonuyla buluşturulamıyor " İlk haftalarda Beşiktaş'ın bu zaafı görülmedi. Çünkü sol kanatta Adem Dursun diye bir piyango vardı. Kimse fark etmedi. Ama Beşiktaş'ın gollerini iyi analiz ederseniz, görürsünüz ki, gollerin ilk asisti çoğu zaman Adem'den geldi. Onun kafayla indirdiği toplar, A.Hassan'ın pasları ve Ailton'un golleri. Dün Adem yoktu. İbrahim Üzülmez iyi bir sol kanat oyuncusu olabilir. Defansı iyi, ama Üzülmez'in doğru düzgün orta yapamadığı, hücumda iyi olmadığı herkesin bildiği bir gerçek. Solda Adem'in eksikliği, sağda zaten bir türlü tam kıvama gelemeyen Ali Güneş ile Beşiktaş'ın her 2 kanadı hücum yönünde çalışmadı. Beşiktaş ortadan gelecek toplarda gol aradı. Dün Beşiktaş'ın Ailton ile yakaladığı yüzde yüz birçok gol pozisyonu var. Ama daha önceki pozisyonları adrese teslim eden Brezilyalı, dün son vuruşta bir türlü golü yapamadı. İkinci büyük zaaf, Beşiktaş'ın orta sahasında yaşandı. Çalımbay'ın bilmesi gerekiyor ki, eğer solda hücum gücü nisbeten zayıf İbrahim Üzülmez ile oyuna başlamışsa maçın başında, olmadı bir süre sonra sol tarafa Tümer'i mutlaka monte etmek zorunda. Dün benim gözlerim 35. dakikadan itibaren Tümer Metin-Okan Buruk değişikliğine kilitlenmişti. Okan, savunmanın önünde verimli. Ama aynı Okan geçtiğimiz yıldan beri orta sahanın sağ tarafında bal yapmayan arı gibi. Kısa üçgenler içerisinde koşuyor, ama Beşiktaş'ın hücum gücüne büyük bir katkı sağlayamıyor. Rıza Hoca'nın Okan'ın bu durumunu erken fark edip, ayağa çok iyi top yapan, Ahmet Dursun ve Ailton'a çok iyi paslar atabilecek ve İbrahim Üzülmez'den doğan sol kanat eksikliğini giderecek Tümer'i takıma alması gerekiyordu. Oysa Çalımbay 63. dakikaya kadar bu değişikliği yapmadı. Yanımda oturan Beşiktaşlılar benim ikinci devrenin 10 dakikası sadece kulübeye baktığıma ve Tümer'i ne zaman oyuna alacak diye elli defa söylendiğime şahit oldular.
Forvetlerini çıkaran Diyarbakır'a karşı Mustafa Doğan'ı oyuna almak doğru bir seçim miydi? Vaduz maçı gösterdi ki, Beşiktaş'ta savunmayı üçlü yapmanız gerekli. Vaduz da çok zayıf bir takımdı ama savunmanın göbeğinde iki kişiyle maça başlayınca Beşiktaş müthiş pozisyonlar verdi. Bence Çalımbay'ın sakatlanan Gökhan'ın yerine Mustafa'yı alması yanlış değil. Beşiktaş'ta asıl sorun Adem'in ilk 18'de hiç olmaması. Son dakikada bir sakatlığı mı oldu, kimse bir şey söylemedi. Ama Adem'siz bir sol kanat sırıttı. Dünkü Ahmet Dursun'a ve Ahmed Hassan'a özel bir bravo. İkisi de müthiş çalıştılar. A.Dursun'un dünkü performansı, Youla'dan fazlası vardı, eksiği yoktu. A.Hassan ise vücudunda bir damla ter kalmamacasına mücadele etti, top yaptı, terinin son damlasına kadar ikili mücadelelere girdi.
Beşiktaş'ın puan kaybında başka faktör var mı? Söylemek istemiyorum ama maalesef Orhan Erdemir 90 dakika boyunca her avantajı Beşiktaş'ın aleyhine çaldı. Jupi, ikinci sarıdan kırmızı görebilirdi, göstermedi. Diyarbakır kalecisi Murat, maçın 40. dakikasından itibaren sürekli zaman çaldı ve bunu bütün stat gibi gördüğü halde hiçbir uyarı yapmadı. Pozisyonlarda, ikili mücadelelerde düdüğü hep Diyarbakır lehineydi. Bence Erdemir otursun bu maçı videodan bir de kendi başına izlesin. Avantajlarda çaldığı düdüklerin çok sırıttığını görecektir. Neyse... Beşiktaş'ın dünkü beraberliği kimseyi umutsuzluğa sevk etmesin. Bu Beşiktaş sağ ve sol tarafına gerekli aşıları yaptığında, Ailton vuruşlarında şanssız olmadığında böyle puanları o kadar kolay kaybetmeyecek. Diyarbakırspor'a ise koskoca bir tebrik. Önce F.Bahçe, sonra Beşiktaş karşısında arka arkaya İstanbul'da taş gibi bir takım olduklarını gösterdiler. Bu sezon çok can yakarlar.
|