| |
Ailton ile 10 kişi
Beşiktaş'ta bu kadar kısa süre içinde ne değişti de böyle oynadı. Youla'yı mı çok aradılar? Youla'nın yokluğu Beşiktaş'a çok fazla bir şey kaybettirmiş değil. Aslında Youla da fazla bu takıma. Ahmet Dursun'un fazla olduğu gibi. Çünkü Ailton şut attığı pozisyonlar dışında yok. Beşiktaş 10 kişi oynuyor. Ailton'u topu çerçeveye atsın diye takıma koyduğunda yanına iki kişilik oynayacak adam lazım. Youla ile Ahmet Dursun'un Ailton'dan farkları yok. Beşiktaş maçın büyük bölümünü dokuz kişi oynadığı için futbolunu genelde fiziği üstüne kuran Diyarbakır yaptığı preslerden çok rahat sonuç aldı. Beşiktaş'ı devamlı top kaybına mahkum etti. Beşiktaş bu yüzden oyun kuramadı. Diyarbakır'ın bu yakın ve baskılı oyununa karşı Beşiktaş'ın oyunu açabilecek adamları Tümer, Pancu, Sergen kenarda oturuyordu. Kanat adamı zaten yok Beşiktaş'ta. Böyle olunca oyunu tam Diyarbakır'ın istediği şekilde ortaya sıkıştırdılar.
Forvetlerini birer birer çıkaran Diyarbakır golü nasıl attı? O golü Diyarbakır atmadı. Beşiktaş savunması yedi. Can Cumhur neredeyse penaltı noktasından kornere kadar koşuyor, topa basıyor, iki metre dışarı çıkıyor, dönüyor, ortalıyor, hâlâ bir Beşiktaşlı savunma adamı yok. Kafayı vuran adam da İlyas. Üstelik bomboş. Orada 1.10'luk cüce olsa, o da vurur kafayı. Can Cumhur ortalarken, İlyas vururken Beşiktaş savunması nerede? Aslında D.Bakır golü yemeyi çoktan hak etmişti. İkinci yarının ortasından itibaren top oynamadılar. Pas yapmadan her topu ileri teptiler. Ve her top da aynen geri geldi. Kendi üzerlerinde bir baskı kurdular. Böyle oynarsan golü yersin. Beşiktaş, beraberliği 90'dan önce sağlasa, maçı da alırdı. D.Bakır, bir süre çok güzel top oynuyor; sonra niyeyse antifutbolla skoru korumaya çalışıyorlar. Ama böyle skor korunmaz. Savunmanın canı çıkar. Canlarının nasıl çıktığını golde gördük. Beş Beşiktaşlı bomboştu. Gol, gol mü? Değil! 85'ten 95'e kadar Orhan Erdemir Beşiktaş lehine fauller yarattı ve D.Bakır lehine faul çalmamak için uğraştı. Arka arkaya iki frikik de tamamen icat. Böyle faul yok.
Rıza Çalımbay'ın Mustafa Doğan'ı oyuna alması doğru mu? Daha ofansif bir isim düşünülemez miydi? Gökhan sakatlanmasa da Mustafa Doğan'ı alacaktı Rıza Çalımbay. Mustafa kenara geldiğinde Koray-Gökhan çarpışması olmamıştı. Belki orta sahadan bir adam çıkaracaktı. Çok yanlış bir tercih. O sırada kenardan gelecek adam Mustafa Doğan değil. Pancu'nun orada bir karış suratla oturuşunu gördük televizyonda. Tribündekiler görrmedi ama biz gördük. Pancu bas bas bağırıyordu "Benim oynamam lazım" diye.
|