|
|
|
|
|
|
Demokrasi sınavı
Erdoğan Diyarbakır gezisiyle terörün sona ermesi için bir el uzattı... Şimdi sıra Kürt kökenli siyasilerde.
Kürt sorunu ifadesini kullanarak yeni bir açılım başlatan Başbakan ve AK Parti lideri Erdoğan, bugün Diyarbakır'da... Gözler şimdi Kürt kökenli siyasetçi ve kanaat önderlerinde.
TERÖRÜN BİTMESİ İÇİN Başbakan'ın terörün sona ermesi ve demokratik reformların sürmesi için yaptığı bu açılımın hayata geçmesi bu kesimin uzatılan ele vereceği yanıta bağlı. Kürt kökenli siyasetçiler ciddi bir sınavda.
Erdoğan'ı bekleyen Diyarbakır
Başbakan’ın aydınlarla buluşmasında verdiği mesajlardan etkilenen Diyarbakırlı’nın yüzü gülüyor: Yaşasın Tayyip Özal.
Yıllar sonra tekrar terörle anılmaya başlanan Diyarbakır, Başbakan Tayyip Erdoğan'ı bekliyor. Erdoğan'ın "Kürt sorunu" tanımı kentte umutları artırmış, yüzler gülüyor. Yediden yetmişe her Diyarbakırlı'nın dilinde iki talep var: Barış ve iş. Ama bugünlerde iş talebi ikinci planda. Ortak tek ses var: Barış ve huzur istiyoruz. Eski günlere dönmek istemiyoruz. Diyarbakır tam bir tezatlar kenti. Nüfus 1990'lı yıllarda 300 binlerde iken, kırsal kesimden göçle 1 milyona çıkmış. Şehrin üçte biri gecekondulardan oluşuyor. Resmi rakamlara göre işsizlik yüzde 50. Ancak şehrin dışında lüks villa inşaatları dikkat çekecek kadar hızlanmış. Fiyatlar 150-200 bin dolar arasında... Sokaklarda son model lüks otomobil dolaşıyor.
"BİR ÖZAL, BİR TAYYİP" Şehirdeki kıraathane sayısı 1650 civarında. Günün her saati dolup dolup taşıyor. Bir bardak çay 300 bin lira. Tarihi Ulucami'nin altındaki kahvedekilerle sohbet ediyoruz. Hükümete kızgın olanlar da, Başbakan'ı "Tayyip Özal" diye niteleyenler de var. Ramazan Kaygısız 42 yaşında, işsiz. Bingöl'de köyü yakılınca 1990'lı yıllarda ailecek Diyarbakır'a göçmüşler. Tek göz odada yedi kişi yaşıyorlar. "İşsizim" diye başlıyor konuşmaya: "PKK, El Kaide bunlar hep boş. Milleti tahrik ediyorlar. Tayyip Erdoğan başbakan olduktan sonra Diyarbakır'a tek bir yatırım yapmamıştır. Yapmış olsaydı bu kahvehaneler dolup taşmazdı. Tayyip Erdoğan, sadece Siirt'in Başbakanı." Masadakiyaşlı Mehmet Lale, müdahale ediyor. "Başbakan daha ne yapsın, barış için elinden geleni yapıyor. Dünkü konuşmasını dinlemedin mi" diye soruyor. Yanıt gelmiyor ama, o da zaten beklemeden devam ediyor: "Emekliyim, şimdi de tespih satıyorum. Tayyip, Özal gibi. Cumhuriyet kuruldu kurulalı ikisi gibi başbakan görmedim."
ÖNCE HUZUR Urfakapı şehrin yoksul semtlerinden... Adım başı su satan ve "Tartalım abi" diyen çocuklar var. Sıcaklık 45 derece civarında. Herkes gölgelik bir yere ilişmiş. Semt pazarında karpuz satan Ömer Ayvacı, Erdoğan'ın Diyarbakır gezisini önemseyenlerden. "Başbakan açıklamalarının arkasında dursun yeter. Ekonomiden vazgeçtik. Önce huzur ve barış. Huzur ve barış olursa ekonomi de kendiliğinden düzelir. Önce olaylar bitsin", diyor. Ayakkabı tamircisi 61 yaşındaki Ahmet Amca destekliyor: "Önce barış, gerisi hikaye." 31 yaşındaki Metin Güzel hamallık yapıyor. 6 çocuğuyla iki odalı bir evde yaşadığını anlatıyor. "Başbakan eğer iyi bir Başbakan ise buralara fabrika yapsın, iş versin" diyor.
"ÇİN'E RAKİP OLURUZ" İş adamlarının talebi de vatandaşla örtüşüyor. Doğu ve Güneydoğu İş Adamları Federasyonu Başkanı Şeyhmuz Akbaş, Başbakan'ın açıklamalarını olumlu buluyor ve iddialı konuşuyor: "Başbakan'ın açıklamaları bizleri çok umutlandırdı. Artık bundan sonra somut adımlar istiyoruz. Kendisine bir rapor sunacağız. Öncelikle kentin bir master planı çıkarılsın. GAP'a ve DAP'a hız verilsin. Diyarbakır'dabir Turizm Koordinasyon Merkezi kurulsun. Bölgede çok genç bir nüfus var. Eğer hükümet destek verirse Çin'le bile rekabet ederiz. İş adamlarına ekonomik kolaylıklar getirilsin Diyarbakır'ı bölgenin Şangay'ı yaparız."
DOPİNG OLDU Guneydoğu Sanayici ve İşadamları Derneği Başkanı Şahismail Bedirhanoğlu da, "Başbakan'ın sözleri tarihi bir konuşmadır" diyor. Bedirhanoğlu, bölgenin sorunları ve alınması gereken önlemler konusunda şu tespiti yapıyor: "Başbakan'ın mesajı bölgeye doping etkisi yaptı. Güvenlik ve huzur sağlamadan ekonomi canlanmaz. Güvenliğin olmadığı bölgeye yabancı yatırımcı da gelmez. Başbakan'ı en layık şekilde karşılayacağız. Biz hükümete her türlü desteği vermeye hazırız. Bölgeye özel ekonomik muafiyet getirilmeli."
SOKAK ÇOCUKLARI İşsizliğin kahvehanelere vurduğu kentte, sokak çocuklarının durumu içler açısı. Sokakta çalışan 10 binden fazla çocuk var. Kap-kaç olayları almış başını gidiyor. Resmi rakamlara göre, uyuşturucu madde bağımlısı çocuk sayısı ise 1000 civarında. Valilik, bu çocukları topluma kazandırma ve rehabilitasyonları için bir merkez kurmuş. Çocuklar için çeşitli aktiviteler yapıldığı merkez, ilgi görüyor.
ŞANSA HÜCUM İşsizlik, illegal şans oyunlarına ilgiyi de artırmış. Kahvehanelerde ve internet kafelerde sanal şans oyunlarında dönen para haftada 5 trilyon lira civarında. Emniyet güçlerinin yoğun operasyonlarına karşın, bu önlenemiyor. İşin mafyası, yurtdışı üzerinden oynanan bu oyunlardan trilyonlar kazanıyor.
Ergun AKSOY / Mürsel ACAY - DİYARBAKIR
|
|
|
|
|
|
|
|
|