  |
|
Peki sizin işiniz ne?
Sportif faaliyetlerin en ayrıcalıklı, en karlı, rantı en yüksek dalı futbol. Bu nedenle yıllarca 'dirsek çürütüp' vali, rektör, emniyet müdürü ya da devlet görevlisi olacağına Türk futbolunun yöneticisi ol. Bir ayda manşetlere çık! Herkes seni tanısın! Basında bol bol ahkam kes! Hatta zaman zaman sportif koordinasyon toplantılarında birilerine karşı çık! Emniyet müdürü, yanlışlıkla futbolun zenginliğinden memurları için pay mı istedi. "Hop" de! Nasıl olsa özerklik var. 'Amirin yok, memurun çok.' Maça da yarım saat kala gel; protokol tribününün önüne kadar yanaş ve sunulan koltuğa çök! * Statlar beden terbiyesinden. * Güvenlik önlemleri devletten. * Özel güvenlik kulüplerin kesesinden. Oh ne ala memleket! ' Yetki çok sorumluluk hiç yok.' Hasbelkader emniyet müdürü de mesai harici görevlendireceği memuru için ücret isteyince garip karşıla; "Yok" de. Bırakınız ekstra ücreti... Vatan evlatlarını sabah saat 10:00 - akşam 10:00 'yarım ekmek bir ayrana mahkum et.' Sonra da "Bu kulüplerin işi" diye es geç. Ardından da "Paranız var stat yapın" önerisine yan çiz... Fevkalade tecrübeniz varmış gibi, "Stat yapmak bizim işimiz değil" de. Peki işiniz nedir kardeşim? Futbol Federasyonu üyesi olmak varmış vallahi.
|