|
 |
 |
 |
  |
|
Kriz son dakikada pazarlıklarla aşıldı
'Uyum Protokolü' imzalanmadan önce Ankara-Londra-Brüksel hattında kıran kırana pazarlıklar vardı. Blair'in uyarısıyla Türkiye 3 Ekim'i tehlikeye atmamak için sert deklarasyon yayınlamadı.
TÜRKİYE ile AB Dönem Başkanı İngiltere'nin dün akşam saatlerinde imzaladığı Uyum Protokolü' ve deklarasyon metni Ankara- Londra-Brüksel hattında kıran kırana pazarlıklara sahne oldu. Başbakan Erdoğan'ın İngiltere Başbakanı Blair ile görüşmesinin ardından "Biz imzaya hazırız" şeklindeki açıklamasına rağmen perde arkasında esas "imzaya hazır" taraf İngiltere'ydi. Blair görüşmede Erdoğan'a, Deklarasyonun tonunu yumuşak tutmazsanız 3 Ekim'e gölge düşer. Avrupa Komisyonu, Türk limanları ve havaalanlarının Rum kesimine açılmasını protokolün bir parçası olarak görüyor. Buna karşı çıktığınızı deklarasyonda ilan etseniz de çerçeve belgesinde Gümrük Birliği müzakerelerinin başlaması için ön koşul olarak karşınıza çıkar" uyarısında bulundu. İngiliz Başbakan, Ankara'dan liman pürüzünü" en kısa zamanda gidermesini istedi. Top artık Türk tarafındaydı. Diplomatlar Londra dönüşü, Blair'den alınan "Müzakere koşullarının ağırlaştırılmaması için dönem başkanlığı olarak büyük çaba harcayacağız" garantisiyle deklarasyonun "tonunu düşürmek" için harıl harıl çalışmaya başladı. İşte Uyum Protokolü'nün imzalanması noktasına kadar işleyen pazarlık sürecinin tüm detayları:
DEKLARASYON YAPMAYIN: AB, protokolün imzalanmasının zaten Rum kesimini tanıma anlamına gelmediğinin 17 Aralık'ta ilan edildiğini belirterek deklarasyondan vazgeçilmesini istedi. Ankara'- nın kararlı tutumu üzerine AB "O zaman tonunu yumuşak tutun" dedi.
LİMAN PÜRÜZÜ: Türkiye, Avrupa Komisyonu Genişlemeden Sorumlu üyesi Olli Rehn ve AB Komisyonu Türkiye Temsilcisi Kretschmer'in birkaç ay önce yaptığı "Türkiye uyum protokolü gereği liman ve havaalanlarını Rum kesimine açmalıdır" açıklamalarından endişe duydu. Çünkü limanların açılması hukukçulara göre "tanıma" anlamına geliyordu.
KARŞI AÇIKLAMA: Deklarasyon konusunda uzlaşma sağlanamayınca AB'den de "karşı deklarasyon" (counter declaration) yapılacağı mesajı geldi.
BLAIR'IN MESAJI: Blair, Erdoğan'a "Deklarasyonun tonunu yumuşak tutmazsanız 3 Ekim'e gölge düşer. Avrupa Komisyonu, Türk limanları ve havaalanlarının Rum kesimine açılmasını protokolün bir parçası olarak görüyor. Buna karşı çıktığınızı deklarasyonda ilan etseniz de çerçeve belgesinde Gümrük Birliği müzakerelerinin başlaması için ön koşul olarak karşınıza çıkar. Deklarasyonu değiştirin, imzaya hazırız" dedi.
ANKARA DÖNÜŞÜ MESAİ: Türk diplomatlar Londra dönüşü, Blair'den alınan "Müzakere koşullarının ağırlaştırılmaması için dönem başkanlığı olarak büyük çaba harcayacağız" garantisiyle de deklarasyonun "tonunu düşürmek" için harıl harıl çalışmaya başladı. Ton yumuşatıldı ve İngiltere'- ye bilgi verildi. İngiliz Hükümeti de diğer AB ülkelerini bilgilendirdikten sonra Ankara'ya dün öğle saatlerinde "Biz hazırız" mesajı gönderdi. Nitekim iç kamuoyunda tartışmalara yol açan protokolün imzası için akşam saatlerinin daha uygun olacağı düşünülüyordu. Türkiye'nin isteği üzerine imzalar özellikle borsanın etkilenmemesi akşam saatlerinde atıldı. Protokol, dün akşam önce İngiltere'nin Brüksel'deki Daimi Temsilcisi John Grant tarafından imzalandı.
Evren MESCİ - ANKARA
|
|
|
|
|
 |
|
 |
|