| |
|
|
Türk siyasetinde mars gezegeninin etkileri
Mars gezegeni ve bu gezegenin uyduları üzerinde yapılan araştırmalar çarpıcı bilgilere ulaşmamıza yardım ediyor. Bu araştırmalar sadece uzaya giden araçların gönderdiği bilgilere dayanılarak yapılmamakta. Mars'ın uydularından kopup dünyaya çarpan meteoritler de, bilgi kaynakları arasında. Örneğin Mısır'ın "El Nakhla" bölgesine 15 milyon yıl önce düşen ve bulunduğu yerin adıyla bilinen gök taşları (meteorit) ve bunların en ünlüsü ALH84001 meteoriti var bilginlerin elinde. "California Institute of Technology" den David Shuster ve "Berkeley Geochronology Center"dan Benjamin Weiss, "Science" dergisinde yazdıkları makalede, Mars gezegeni ortamında tam 4 milyar yıldır ısının eksi 55 derece olduğunu açıkladılar. Ama daha önce gezegen sıcakmış ve su da varmış. Düşünebiliyor musunuz; 4 milyar yıldır eksi 55 derecede süren ve gezegeni bir buzul kitlesi haline dönüştüren kış mevsimini? Biz yaşadığımız dünyada üç ay süren bir sert kışa rastlayınca bunalıp, "Ah bir yaz gelse" diye zamanı iple çekmeye başlıyoruz. Mars'ta ise kış başlayınca, 4 milyar yıl sürüyor. Görüldüğü gibi "Kozmik Piyango" nun büyük ikramiyesi biz dünyalılara vurmuş. Günlerimiz 24 saat, dört mevsimimiz var ve bunlar üçer ay sürüyor. En uzun uygarlıklar bile en fazla 2000 yıl dayanabiliyor zamana ve değişime. Üstelik modern çağlarda daha da hızlandı süreçler. İdeolojiler bile 100 yıl dayanamaz oldu zamana. Galiba bu dünyada sadece biz Türkler biraz Mars'lı gibiyiz. Milyar yıl olmasa bile bizim siyasal takıntılarımız dünya ölçülerinin ötesindeki uzunlukta sürmekte. Yüz yıl önce yapılan polemikleri bugün de aynı heyecanla sürdürmemizden belli değil mi bu durum? Üstelik bu polemiklerin tarafları, tartıştıkları olay sanki bugün olmuş gibi heyecanlılar. Prof. Dr. Şükrü Hanioğlu, Zaman'daki yorumunda Mars'takine benzeyen bu donukluğun nedenini "İttihatçı İdeoloji" ye bağlamış ve şöyle demişti: - Günümüz siyasal ve toplumsal yaşamının arka plânında var olan bu ideoloji 1908 yılında 23 Temmuz İnkılâbı olarak adlandırılan bir gelişme sonrasında, toplumu yeniden şekillendirme amacıyla iktidara gelmiş ve günümüze kadar da bu mevkii terk etmemiştir. - 1908 Temmuz'unda otuz iki yıllık bir rejimin suhuletle alaşağı edilmesi ve 1922'de her dediklerine boyun eğmekten başka bir çare bulunmadığına inanılan savaş galiplerine karşı zafer kazanılmasından kaynaklanan toplumsal prestiji arkalarına alan siyasi teşekküllerin, "vatan kurtarıcılığı" sıfatları, siyaset mühendisi olarak eleştiriye kapalı bu kurumlara itirazı daha da zor hale getirmiştir. - 1908 sonrasında kendisini "Cemiyet-i mukaddese" olarak gören Osmanlı İttihad ve Terakki Cemiyeti'nin kendisine yönelik eleştirileri vatan hainliği, ülkenin satılması çabalarıyla eşanlamlı kabul etmesi, siyasetin kendi egemenliğinde olması gerekliliğini vurgulamasıyla, günümüzde bir siyasi partinin "Cumhuriyetin kurucusu olma" zemininde politika yapması aynı ideolojik temellere dayanmaktadır. Ne dersiniz. Bu açıdan bizim "Resmi İdeoloji"miz Mars'a daha çok yakışmaz mıydı?
|