|
|
|
|
|
|
Sedef parçaları yerlerde
Ayasofya'daki dertler bunlarla sınırlı değil. Müzenin içinde yer alan I. Mahmut kitaplığında çiniler dökülüyor. Buradaki durum o kadar vahim ki 17. yüzyıldan kalan çinilerin düşmemesi için koli bantlarından medet umuluyor. Çiniler için alınan bir başka önlem ise düşmemeleri için kalaslarla destek vererek duvara tutturmak. I. Mahmut Kitaplığı'nın kilitli kapıları bizim çekim yapabilmemiz için uzunca bir aradan sonra açıldı. Ancak burada çekim yapacağımızı öğrenen müze yönetimi her ne kadar kütüphanede temizlik yapmaya kalksa da bakımsızlığın izlerini silmeyi başaramadılar. Kitaplıkta bulunan 17. ile 19. yüzyıl arasına ait paha biçilmeyen çiniler koli bantlarıyla birbirine tutturulmuş durumdaydı. Koli bandıyla yapıştırılamayacak durumda olan çiniler ise basit kalas parçalarıyla duvara tutturulmaya çalışılmıştı. Kitaplığın okuma bölümünün ise turistlerin camdan görebilecekleri kısmı olabildiğince toplu görünürken diğer tarafta karton koliler ve sedef kakmalı rahlelerin sedef parçaları yerlerde duruyordu. İstanbul'a hükmeden her hükümdar için ayrı bir önemi olan Ayasofya Osmanlı padişahları için de ayrı bir öneme sahipti. Tam beş padişaha ve 18'in üzerinde şehzadenin türbesine ev sahipliği yapan Ayasofya'nın türbelerinin olduğu bölüm de bakımsızlıktan nasibini almış. Ziyarete kapalı olan türbelerin kilitli kapılarını araladığımızda bizi ellerinde süpürge ve küreklerle yine temizlik görevlileri karşıladı. Her biri bir devre imza atan I. İbrahim, III. Mehmet, II. Selim, III. Murad'ın türbelerinin bulunduğu bu bölümde Mimar Sinan'ın da bir eseri bulunuyor. II. Selim türbesi. Ancak bu büyük ustanın yaptığı türbenin çinileri de koli bantlarıyla birbirine tutturulmuş. Ayrıca çinilerin üzerindeki yazılarda bakımsızlıktan kaybolmuş durumda.
|
|
|
|
|
|
|
|
|