kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
  » Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Ali Poyrazoglu @ SABAH
 

Yaşasın hayal gücü (1)

Bu yıl ikinci kez düzenlenen Turkcellfest Turkcell'in gençlerle dostluğunu pekiştirmeyi hedefliyor... Ben de Türkiye'nin belli başlı üniversitelerinde gençlerle birlikte düşünürken hangi konulara kafa patlattığımızı sizlerle paylaşayım istedim... Diyorum ki onlara... Buradan mezun olduktan sonra biriktirdiğiniz bilgileri, hocalarınızın süzüp damıtıp sizlere sunduğu bakışları, çalışma hayatında kullanarak, sınayarak kendinizi yeniden eğiteceksiniz. Sıkıştırıyorlar beni çünkü habire sorular soruyorlar... Öğrenmek, aydınlanmak, kafalarındaki sorulara yanıtlar bulmak istiyorlar. Gelecekle ilgili korkularını yenmek istiyorlar. Korkularını yenmek için gelecekle ilgili bir bakış oluşturmak, bir yol haritası çizmek zorunda olduklarını söylüyorum. Ayaklarının daha sağlam yere basması için seçtikleri meslek dalının dışında kalan konularda da bilgi sahibi olmak gerektiğini anlatıyorum. Diyelim ki üniversitenin herhangi bir bölümünden yüz genç aynı yıl mezun oluyor. On beş yıl sonra bu yüz kişilik grubu inceleme altına aldığımızda bazılarının çok başarılı olduğunu, büyük bir kısmının da çok da başarılı olmayan bir meslek yaşamını sürdürdüklerini görüyoruz. Başarılı olanlara baktığımızda değişmez bir biçimde sanatın bir dalıyla ilişkileri olduğunu fark ediyoruz. Resimle, tiyatroyla, sinemayla, müzikle, yazıp çizmeyle amatörlüğün de ötesine geçen yaratıcı çalışmalar yaptıklarını görüyoruz. "Yani işi gücü bırakıp sanatçı mı olalım?" diyorlar. "Sanatı işten güçten saymıyorlar mı acaba" diye geçiyor aklımdan. Hayır öyle değil, bal gibi anlıyorlar sanatla, kültürle, bezenmiş, anlamlandırılmış bir yaşamın daha yaşanılası olduğunu... Öğrenmenin, bilgilenmenin ve bilgileri hayal gücünün emrine vermenin; yaratıcı düşünmenin insanın yaşam kalitesini yükselteceğini anlatıyorum. "Tamam da" diyorlar. "Hayal gücünün kapılarını, pencerelerini nasıl aralayacağız?" Bilinçaltını bilinçli bir yöntemle harekete geçirmenin yolları üstüne saatler süren bir interaktif çalışmanın içine atıyoruz kendimizi... Oyunculuk sanatında kullandığımız değişik yöntemleri, yaratıcı drama çalışmalarını kendilerinde sınayarak nasıl çalışacaklarını anlatıyorum... Herkes daha çok ısınıyor, daha dört elle asılmaya başlıyor çalışmaya... Görüyorum; mutlular, eğleniyorlar, heyecan duyuyorlar, canla başla çalışıyorlar. Birçok yerde profesörler, öğretim üyeleri de gelip katılıyor çalışmalara... Onlar da öğrenciler kadar istekli. Genç olmanın yaşla ilgili olmadığını kanıtlamak istiyorlar öğrencilerine... Yaş nasıl olsa ilerleyecek... Kafayı sürekli genç tutup neşeli, sorgulayan, heyecanını yitirmeyen bakışı korumak gerek. İçindeki genci korumanın yolları ne peki? Başlıyoruz yeni bir kapı açıp düşünmeye, farklı egzersizler yapmaya... Yaşı ilerlemişlere moral olsun diye değil... Gençken elde ettiğin akıl yoluyla dünyaya meydan okuyan ruh halini yitirmeden, bütün yaşamın boyunca dünyayı nasıl kucaklayabilirsin acaba? Zor soru... Olsun, biz cevabın peşine takılıyoruz. Kafalarını en çok kurcalayan şey, sanatın bir dalıyla ciddi bir biçimde ilgilenip ilgilenemeyecekleri... "Ben şiir yazıyorum acaba devam etsem mi?" "Öykülerim var. Yazıyorum habire ama bunlar neye yarayacak ki?" "Ben bu bölüme istemeden girdim. Aslında ressam olmak istiyordum..." "Ailem tiyatro bölümüne girmemi istemedi. Şimdi sosyoloji okuyorum..." "Daha iyi" diyorum, "Sosyoloji okumuş oyuncu, psikoloji okumuş ressam, hukuk okumuş romancıdan alası mı olur?" Hangi işi yaparsan yap sanatın içinde olmak, yaşamını bir sanat eserine dönüştürmek seni mutlu kılacaktır... Peki ilk adım ne olmalı, ne yapalım? Bütün bu konuşmalar nereye mi varıyor?... Haftaya...

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Koş vatandaş sen de Bodrum'a koş   / 25-06-2005
 Gül ki dünya seni kucaklasın   / 18-06-2005
 Kahkaha bir yeraltı hareketidir   / 11-06-2005
 Yağmur Tanrısı'nın bunalımlı oğlu (1)   / 04-06-2005
 Yaşasın hayal gücü (2)   / 28-05-2005
 Yaşasın hayal gücü (1)   / 21-05-2005
 Ne oldu sana, ne oldu?..   / 14-05-2005
 Dillere destan sokak...   / 07-05-2005
 Gözlerimi kaparım vazifemi yaparım   / 30-04-2005
    Cumartesi Yazarlar
  » Güncel
    Yaşama Dair
    Sinema
    Gurme
BALÇİÇEK PAMİR
Ellerini yıka da öyle gel sofraya
Bir yemek kokusu...
FİLİZ AKIN
Beğenilen hanımlar
Saltanat kayığı Esma Sultan Yalısı'na...
ALİ POYRAZOĞLU
Size ne lan! Bunlar bizim içişlerimiz...
Bodrum'da hal...
Türk şaraplarında kalite yükseliyor
Türk şarapçılığı dönüm noktasında. Şaraplarımızı artık yabancılara rahatlıkla...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.